Alman hava yolu devi Lufthansa, Orta Doğu'daki gelişen güvenlik durumuyla ilgili endişelerden dolayı Tahran uçuşlarını geçici olarak askıya aldığını duyurdu. Bu kararın, İran'ın başkentine ve Tahran'dan gerçekleştirilmesi planlanan seferlerin güvenliği açısından alındığı belirtildi.

Şirket yetkilileri, Orta Doğu'daki gerginliğin artmasıyla birlikte, Tahran'a yönelik güvenlik tehditlerinin ciddi boyutlara ulaşması sebebiyle bu kararı aldıklarını açıkladılar. Özellikle, İsrail'in Şam Büyükelçiliği'ne düzenlenen hava saldırısına karşı İran'ın olası misillemesine dair endişeler, Lufthansa'nın Tahran rotasını askıya alma kararında etkili oldu.

Bu kararın ardında, İran medyasının X platformunda yer alan ve Tahran hava sahasının askeri tatbikat için kapatıldığına dair yayınladığı ancak kısa süre sonra geri çektiği haber de dikkat çekti. Bu tür haberler, bölgedeki gerilimi tırmandırma potansiyeline sahip olduğundan, Lufthansa gibi uluslararası havayolu şirketlerinin tedbirli davranmasını teşvik etti.

Lufthansa'nın Tahran'a yapılacak uçuşları 11 Nisan tarihine kadar askıya aldığı bilgisi verildi. Şirket sözcüsü, güvenlik önlemlerinin sürekli olarak gözden geçirildiğini ve yetkililerle yakın temas halinde olunduğunu vurgulayarak, "Misafirlerimizin ve mürettebatımızın güvenliği Lufthansa'nın en önemli önceliğidir" dedi.

Bu kararla birlikte, Lufthansa ve iştiraki Austrian Airlines, Türk Havayolları ve Orta Doğu menşeli havayolu firmalarının ağırlıkta olduğu Tahran'a uluslararası uçuş gerçekleştiren tek Batılı havayolu şirketi konumunda bulunuyor.

Tahran'daki gelişmeler, bölgedeki genel gerilimin tırmanma eğiliminde olduğunu gösteriyor. İran'ın dini lideri Ayetullah Ali Hamaney'in, İsrail'in Şam Büyükelçiliği'ne düzenlenen saldırı için "cezalandırılması gerektiği ve cezalandırılacağı" yönündeki açıklamaları, bölgedeki tansiyonu yükselten unsurlar arasında yer alıyor.

ABD ve müttefikleri arasında da İran'a karşı artan endişeler bulunuyor. Özellikle Amerikan medyasının, İran veya destekledikleri grupların İsrail'e yönelik olası füze veya insansız hava aracı saldırılarının yakın olduğuna dair haberleri, bölgedeki gerilimi artırıcı bir etken olarak öne çıkıyor.

ABD Dışişleri Bakanlığı, İsrail'e verdiği destek mesajlarıyla da dikkat çekiyor. Bakan Antony Blinken'in İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant ile yaptığı telefon görüşmesinde, Washington'un İran'dan gelebilecek her türlü tehdide karşı İsrail'in yanında yer alacağı açıkça ifade edildi.

Bu gelişmelerle birlikte, bölgedeki tansiyonun düşürülmesi için diplomatik çabalara da başvuruluyor. ABD Ulusal Güvenlik Konseyi (NSC) Orta Doğu Koordinatörü Brett McGurk'un Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri, Katar ve Irak dışişleri bakanlarıyla yaptığı görüşmeler, İran'a tansiyonu düşürme çağrısı niteliğinde.

Kaynak: Haber Merkezi