İnsanlar, sosyal varlıklar olarak derin ilişkiler kurma ihtiyacı duyarlar. Bu ilişkilerde temel kavramlardan biri güvendir. Güven, ilişkilerde bağlılık, niyet ve beklentileri kapsayan çok yönlü bir kavramdır. Kişinin kendi isteklerini, iç sesini duymasını ve buna bağlı olarak sınırlarını belirlemesini etkiler. İlişkide dürüstlük, özgüven ve sadakat gibi unsurlar da güveni destekler.

Güven duygusunun sarsılması, bir ilişkinin sonlanmasına kadar gidebilir. Çünkü güven, ilişkinin temeli ve kişinin düşünce ve davranışlarını etkileyen önemli bir faktördür. Güven duygusu, hem kişinin hem de ilişkinin sağlam temeller üzerine kurulmasını sağlar. Güven eksikliği ise hüzün, öfke, üzüntü, kıskançlık ve endişe gibi duygulara neden olabilir, bu da ilişkiye zarar verebilir.

ERKEN YAŞTA SORUMLULUK...

Erken yaşta sorumluluk almak zorunda kalmak, çocukluk travmaları, sosyal dışlanma, zorbalık, toksik ilişkiler ve yaşanan diğer travmalar güveni zedeleyebilir. Güven sorunu yaşayan kişiler genellikle partnerlerine şüpheyle yaklaşır, sürekli kontrol etme ihtiyacı duyar ve ayrılık korkusu yaşarlar.

Uzman Klinik Psikolog Fulya Artukoğlu Tepret, "Sürekli şüphe içinde olmak hem kişi hem de partneri için yorucu olabilir. Bu duyguları açık bir iletişimle paylaşmak önemlidir. Güven sorunu yaşayan kişilerin partnerlerine özel bir alan tanımaları gerektiğini anlamaları önemlidir. Partnerinizin size zaman ayırmaya ihtiyacı olduğunu unutmayın. Kendi duygularınızı paylaşmak ve terapi desteği almak da önemlidir" dedi.

Muhabir: Efe Çapman