Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) verilerine göre, doğurganlık hızı, 1,51 ile nüfusun yenilenme düzeyi olan 2,1'in altında kaldı. Doğurganlık hızının düşmesi ve Türkiye’nin ilk kez OECD ülkeleri ortalamasının altına düşmesi nedeniyle hükümet doğum oranını artırmak adına çalışmalara başladı.
Bu kapsamda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın başkanlığında yapılan MYK toplantısında yeni teşvik önergeleri hazırlandı. Toplantıda doğum hızının artırılması için yapılabilecek iyileştirmeler ile ilgili sunum yapan AK Parti Kadın Kolları Başkanı Ayşe Keşir, tek seferlik maddi teşviklerin, çocuk sahibi olma kararını çok fazla etkilemediği, en başarılı sonuçların alındığı uygulamanın kamu destekli çocuk bakım hizmetleri olduğunu belirtti.
Kısmi süreli çalışma
Keşir, sunumda, “Tüp bebek tedavisinde devlet desteği için öngörülen yaş sınırı, 40'tan 45'e çekilmeli. 'Anne dostu hastane' gibi uygulamalar yaygınlaştırılmalı, devlet hastanelerinde doğum yapma cazip hâle getirilerek doğumun ekonomik ve psikolojik yükü düşürülmeli. Doğum izinlerinden sonra annelere çocuklarının ilkokula başlamasına kadar kısmi süreli çalışma hakkı getirilmeli. 3 ve üstü çocuk sahibi olan ailelere kademeli olarak asgari ücret tutarında bakım desteği verilmeli.
Yenidoğan çocuklar için iki yıl süreyle bez ve mama yardımı yapılmalı. İki ve üstü çocuğu olan ailelere araç ve konut alımı başta olmak üzere kademeli olarak vergi indirimleri ve avantajlar sunulmalı. Aile ve Gençlik Fonu uygulaması, kapsamı genişletilerek çocuk teşvikleri için de kullanılabilmeli. Doğum parası olarak verilen, 1'inci çocuğa 300 TL, 2'nci çocuğa 400 TL, 3 ve üzeri çocuğa 600 TL olan rakamlar güncellenmeli” gibi maddelere yer verdi.
"Sorunu yanlış okumuşlar"
Türkiye'de nüfus artış hızının düşmesinin nedeninin, teşviklerin az olması veya kadınların doğum izinlerinin az olması ile bir alakası olmadığını belirten Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İzmir Milletvekili Rıfat Nalbantoğlu, AK Partililerin mevut durumu yine yanlış okuduklarını kaydetti. Nalbantoğlu, Türkiye'nin yaşanabilir bir ülke olmaktan çıkarılmaya çalışıldığını vurgulayarak, "Her konuda olduğu gibi bu konuyu da yanlış okumuşlar. Nüfusumuzda, genç sayımızda düşüş olduğu iddialarını görüyoruz. Bunun sebebi doğum teşviki veya doğum izni midir? Mevzuyu bir türlü doğru okuyamıyorlar. Bu ülkeyi yaşanabilir bir ülke olmaktan çıkardılar. Bu ülkenin gerçek sahiplerinin, bu ülkede rahatça yaşayabileceği bir alan bırakmadılar. Vatandaşı ekonomik olarak doğru bir geleceği göremez hale getirdiler" dedi.
"Bu koşulda çocuk istemiyorlar"
Türkiye'de kadınların can güvenliklerinin tehdit altında olması ve ekonomik durumun gidişatı nedeniyle çocuk sahibi olmak istemediğini belirten Nalbantoğlu, "İnsanlar bu koşullarda çocuk sahibi olmak istemiyorlar. Bu durumun nedeni onlar. İnsanlar gerek can güvenlikleri, gerekse ekonomik sorunlar nedeniyle geçinemeyeceklerini görüyor, doğacak çocuklarını da bu kötü duruma sokmak istemiyorlar. Türk vatandaşları için yaşanabilir bir ülke inşa edildiği takdirde, bu teşviklere gerek bile kalmaz. O zaman zaten nüfus artışının düşük olma iddiaları da ortadan kalkar. Sorunu doğru okuyup ona göre aksiyon alsınlar" ifadelerini kullandı.
