Kullanıcılar, 4 Temmuz Çuval Olayı hakkında daha fazla bilgi sahibi olmak istiyor. 2003 yılında Irak'ın kuzeyinde gerçekleşen bu olay, Türk askerlerinin Amerikan güçleri tarafından gözaltına alınmasıyla sonuçlanmış ve iki ülke arasında ciddi bir kriz yaratmıştı. Çuval Olayı'nın arka planı ve etkileri hakkında tüm detaylar haberimizde...

Çuval olayı nedir?

4 Temmuz 2003 tarihinde, Kuzey Irak'ın Süleymaniye kentinde Türk Silahlı Kuvvetleri'ne mensup 11 asker ve Türkmen mihmandarlar, Amerikan 173. Hava İndirme Tugayı'na bağlı askerler tarafından beklenmedik bir baskınla gözaltına alındı. Askerlerin başlarına çuval geçirilerek 60 saat boyunca sorguya çekilmesi, iki ülke arasında diplomatik bir krize neden oldu. Olay, "Çuval Olayı" olarak tarihe geçti.

Operasyonun, ABD'nin en önemli millî bayramı olan 4 Temmuz'da gerçekleştirilmesi ve bu tarihin bir cuma gününe denk gelmesi, yetkili Amerikan makamlarına ulaşmanın zorlaşmasına neden oldu. Bu durum, Türk askerlerinin 60 saat boyunca gözaltında kalmasına ve olayın provokasyon olarak yorumlanmasına yol açtı. Amerikan askerlerinin kasıtlı olarak küçük düşürücü hareketlerde bulunması da bu görüşü destekledi.

4 Temmuz Cuval Olayi Nedir Cuval Olayi Nerede Yasandi1

Olayın arka planında, ABD'nin Irak'ı işgal etmek istemesi ve Türk hükümetinin bu isteği reddetmesi yatıyor. ABD'nin Kuzey Irak'a serbest geçiş ve İncirlik Hava Üssü'nün kullanımı talepleri, TBMM tarafından 1 Mart tezkeresi ile reddedildi. Bu olay sonrası Irak'taki direnişin uzaması, ABD ekonomisine büyük maliyetler getirdi. Neo-conların tasfiyesi ve ABD Savunma Bakanlığı'na Robert Gates'in getirilmesi ile süreç farklı bir yöne evrildi.

İddialar ve Tartışmalar

Gazeteci-yazar Turan Yavuz, baskının dönemin ABD Savunma Bakan Yardımcısı Paul Wolfowitz’in emriyle yapıldığını öne sürdü. Wolfowitz’den Irak İşgal Yönetimi Başkanı Paul Bremer’e ve oradan da Michael Rubin'e uzanan bir emir zinciri olduğu iddia ediliyor. Süleymaniye’deki operasyonun IKYB lideri Celal Talabani’nin verdiği bilgiler doğrultusunda başladığı belirtildi. Wikileaks belgelerine göre, Talabani, Amerikalı işgal güçlerine Türkler tarafından suikast düzenleneceğini ihbar etmişti.

Recep Tayyip Erdoğan-2

Olay, Türkiye'de büyük tepkiyle karşılandı. Dönemin başbakanı Recep Tayyip Erdoğan, ABD'ye nota verilmesi taleplerine karşılık "Ne notası veriyorsun? Müzik notası mı bu?" şeklinde yanıt verdi. Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök ise Amerikalıların bu olayın Türkiye'yi rencide edeceğini düşünmediğini belirtti. Olaydan sonra Türk Silahlı Kuvvetleri'nde çeşitli görev değişiklikleri ve terfi engellemeleri yaşandı.

Irak işgalinin ardından Türkmenlere ait tapu kayıtlarının yakılması, bu kayıtların Süleymaniye'deki Türk özel kuvvetlerince kopyalanarak Türkiye'ye gönderildiği iddialarına yol açtı. Eski Genelkurmay İstihbarat Daire Başkanı İsmail Hakkı Pekin, bu olayın Türkmenlerle ilgili arşivlerin ele geçirilmesiyle bağlantılı olduğunu öne sürdü. Pekin'in kitabında, Türkmen liderlerin suikastler ve şaibeli trafik kazaları ile öldürüldüğü iddialarına yer verildi.

Çuval Olayı, iki ülke arasındaki ilişkilerde derin izler bırakan ve hala tartışılan bir olay olarak hafızalarda yer almaktadır.

Kaynak: HABER MERKEZİ