Seyahat

Afyonkarahisar'da tarihin derinliklerine yolculuğa çıkaran 5 antik kent...

Afyonkarahisar, zengin tarihi ve kültürel mirasıyla dikkat çeken bir şehir. Bu topraklar, geçmişten günümüze birçok medeniyete ev sahipliği yaparak, tarih tutkunları için eşsiz bir keşif alanı sunuyor. Afyonkarahisar'da yer alan antik kentler, sadece yerli ziyaretçilerin değil, aynı zamanda yabancı turistlerin de ilgisini çekiyor. İşte Afyonkarahisar'da tarihin derinliklerine yolculuğa çıkaran 5 antik kent...

Abone Ol

Afyonkarahisar, tarihi zenginlikleriyle dolu bir bölge olarak, antik çağlardan günümüze ulaşan izleri barındırıyor. Bu şehirdeki antik kentler, sadece arkeolojik açıdan değil, aynı zamanda kültürel değerleriyle de büyük öneme sahip. Hititler’den Romalılara, birçok medeniyetin izlerini taşıyan bu alanlar, tarih severler için adeta bir açık hava müzesi niteliğinde. İşte Afyonkarahisar'da tarihin derinliklerine yolculuğa çıkaran 5 antik kent...

Afyonkarahisar antik kentleri

Synnada

Synnada, Şuhut ilçesi merkezinde yer alan antik bir yerleşimdir. Tarihinin M.Ö. 3. yüzyıla kadar uzandığı düşünülmektedir. Hellenistik, Roma ve Bizans dönemlerinde Frigya'nın merkezi olarak önemli bir konuma sahip olmuştur. Bu kent, Hellen döneminde tam özerk bir yönetim sergilemiş, Roma döneminde ise yarı özerk bir statü kazanmıştır. İmparator adına gümüş cistophorus ve bronz sikkeler basılmıştır. Bu nedenle, Synnada antik dönem ticaretinin ve kültürünün önemli bir merkezi haline gelmiştir.

Apameia

Apameia, günümüzde Dinar ilçesi sınırlarında yer alan antik bir kenttir. Önceki adı Keleneia olarak bilinir ve Pers, Hellen ve Roma dönemlerinde Batı Anadolu'nun satraplık merkezi olmuştur. Ephesus ile birlikte, döneminin ikinci büyük kenti olarak tanınan Apameia, Hellenistik dönemdeki özerk yapısı ile imparator adına gümüş cistophorus ve bronz sikkeler basmıştır. Kent, Roma döneminde de yarı özerk bir konumda kalarak önemli bir ticaret merkezi olmuştur.

Docimeium

Docimeium, İscehisar ilçe merkezinde yer alan Hellenistik dönemde Makedonyalılar tarafından kurulan bir antik kenttir. Kent, Roma döneminde yarı özerk bir statü kazanmış ve imparator adına bronz sikkeler basılmıştır. Bu kent, özellikle mermer işçiliği ile ünlüdür; zira bu bölgede bulunan mermer ocakları, antik çağda büyük bir ekonomik değere sahip olmuştur.

Amorium

Amorium, Emirdağ'a bağlı Hisarköy'de bulunan bir antik kenttir ve tarihinin M.Ö. 3. yüzyıla kadar uzandığı düşünülmektedir. Hititler döneminde "Aura" olarak adlandırılan bu kent, Hellenistik dönemde tam, Roma döneminde ise yarı özerk bir konumda olmuştur. Amorium, Bizans döneminde İstanbul'dan sonra ikinci büyük şehir haline gelmiştir ve burada Frig Sülalesi olarak bilinen sülalenin kökeni bulunmaktadır. Bu kent, tarihin farklı dönemlerinde önemli yöneticiler yetiştirmiştir.

Beudus Vetus (Palaeobeudus)

Beudus Vetus, Bolvadin ilçesine yakın bir bölgede yer almaktadır ve halk arasında Dura Yeri olarak adlandırılmaktadır. Hadrianus'un kenti ziyareti sırasında burada bronzdan sikkeler bastırılmıştır. Antik dönemlerde önemli bir yerleşim olan Beudus Vetus, tarihsel süreçte birçok medeniyetin izlerini taşımaktadır. Bu kent, bölgedeki antik yerleşimlerin ticaret ve kültürel etkileşimdeki rolünü göstermektedir.