Ağustos ayı Antalya'da gezginler için birçok fırsat sunuyor, ancak bu şehirdeki en popüler yerler gerçekten keşfedilmeye değer mi? Antalya'nın hangi mekanları bu yaz sezonunda öne çıkıyor ve neden bu kadar çok ziyaretçi çekiyor? İşte, Antalya'da Ağustos ayında gidilmesi gereken 10 yer...

Antalya'da Ağustos ayında gidilmesi gereken 10 yer...

1. Düden Şelalesi

Antalya şehir merkezine yalnızca 10 km uzaklıkta bulunan Düden Şelalesi, şehrin gözde doğal mekanlarından biridir. Kepez ilçesinde konumlanan bu şelale, etkileyici bir doğa manzarası sunar. 40 metre yüksekliğinden Akdeniz'e dökülen sular, etrafında bulunan ahşap yürüyüş yolları, seyir terasları ve kafeler sayesinde rahatlıkla izlenebilir. Ziyaretçilerin dinlenebileceği restoranlar ve çay bahçeleri de mevcut, bu da bölgenin her saat kalabalık olmasına yol açar. Özellikle yaz aylarında şelale, serinletici etkisiyle popülerdir.

2. Olimpos Antik Kenti

Antalya’nın güney kıyısında yer alan Olimpos Antik Kenti, tarih severler için oldukça ilgi çekicidir. M.Ö. 160 yıllarında kurulduğu ve Rodos şövalyeleri tarafından 11. ve 12. yüzyılda yeniden inşa edildiği düşünülmektedir. Bu antik kent, hem kültürel hem de tarihi önem taşır ve popüler bir tatil noktasıdır. Olimpos, kamp alanları ve çeşitli konaklama seçenekleri sunarak ziyaretçilere hem tarih hem de rahatlama fırsatı sağlar. Antik kent, ziyaretçilere eski yapılar ve kalıntılar arasında dolaşma imkanı tanır.

3. Kurşunlu Şelalesi

Antalya şehir merkezine 20 km uzaklıkta bulunan Kurşunlu Şelalesi, doğal güzellikleri ve zengin bitki örtüsüyle ünlüdür. Şelale, 18 metre yüksekliğinden akan bembeyaz suyu ile dikkat çeker. Çevresindeki geniş doğal park, ziyaretçilere yürüyüş yapma ve doğanın tadını çıkarma imkanı sunar. 33 hektarlık alanda pek çok bitki türü bulunur ve şelale, tropikal bir manzaraya sahip olup, çevresindeki hayvan çeşitliliğiyle de bilinir.

4. Sapadere Kanyonu

Sapadere Kanyonu, Antalya'nın doğa harikalarından biridir ve 400 metre yüksekliğindeki dik kaya duvarları arasından süzülen serin suyu ile tanınır. Kanyon, ziyaretçilere hem doğa yürüyüşü hem de kanyonun içerisindeki buz gibi su havuzlarında yüzme fırsatı sunar. Kanyonun dar geçitleri, mağaraları ve kaya havuzları keşfetmek için mükemmel bir ortam sağlar. Ayrıca, kanyonun etrafındaki yürüyüş parkurları, doğa severler için ideal bir keşif alanıdır.

5. Aspendos Antik Kenti

Aspendos, Antalya'nın 46 km doğusunda yer alan bir antik kenttir ve Roma dönemine ait en iyi korunmuş yapılarından bazılarına ev sahipliği yapar. M.Ö. 10. yüzyılda kurulduğu tahmin edilen bu antik kent, özellikle büyük ve etkileyici tiyatrosu ile ünlüdür. Tiyatro, hem tarihi hem de mimari açıdan önemli bir yapıdır ve çeşitli kültürel etkinliklere ev sahipliği yapar. Aspendos, hem tarihi yapıları hem de etkinlikleri ile ziyaretçilere zengin bir deneyim sunar.

6. Damlataş Mağarası

Damlataş Mağarası, 1948 yılında bir taş ocağında keşfedilmiştir ve Türkiye’nin ilk turizme açılan mağaralarından biridir. Mağara, 50 metre uzunluğunda bir geçitle iç kısımlara bağlanır ve etkileyici sarkıt ve dikit oluşumlarına sahiptir. Mağaranın nemli ve temiz havası, astım hastaları için faydalı olarak bilinir. Aydınlatmasıyla yürüyüş yollarını rahatça keşfetmek mümkündür ve doğal ortamı ile ilgi çeker.

7. Likya Yolu

Likya Yolu, Fethiye'den Antalya'ya kadar uzanan ve dünyaca ünlü bir antik yürüyüş yoludur. 35 kilometrelik bu güzergah, Ege ve Akdeniz’i birbirine bağlar ve antik kentlerin izlerini taşır. Yürüyüş yaparken, muazzam doğa manzaraları ve tarihi kalıntılar arasında ilerleme fırsatı sunar. Yolda çeşitli bitki örtüleri ve vahşi yaşam gözlemlenebilir. Bu yol, hem kısa süreli yürüyüşler hem de uzun süreli kamplı geziler için uygundur.

8. Alanya Kalesi

Alanya Kalesi, Akdeniz'e hakim bir tepeye inşa edilmiştir ve 13. yüzyılda yapılmıştır. 83 kule ve 140 burcu ile dikkat çeker ve geniş bir alanı kaplar. Kale, tarihi yapıları ve içindeki çeşitli kompleksleri ile ziyaretçilere tarihi bir keşif sunar. Kaleye tırmanarak, muazzam deniz manzarasını ve çevredeki tarihi yapıları gözlemlemek mümkündür. Kale, hem yerli hem de yabancı turistlerin ilgisini çeken önemli bir yapıdır.

9. Kızıl Kule

Kızıl Kule, Alanya'nın en önemli simgelerinden biridir ve 1226 yılında inşa edilmiştir. Selçuklu mimarisinin etkileyici bir örneği olan kule, 33 metre yüksekliği ile dikkat çeker. Dikdörtgen şeklindeki kule, tarihi bir yapı olarak Alanya'nın etnografik geçmişini sergiler. Kulede bir müze bulunur ve zirveye ulaşmak için taş basamaklardan çıkmak gerekmektedir.

10. Tazı Kanyonu

Tazı Kanyonu, Köprülü Kanyon Milli Parkı sınırları içinde yer alır ve etkileyici yüksekliği ile dikkat çeker. Kanyon, dar geçitler, kayalık duvarlar ve yemyeşil manzaraları ile ünlüdür. Kanyon içinde trekking ve dağcılık gibi doğa aktiviteleri yapılabilir, ayrıca vahşi hayvanları gözlemleme fırsatı sunar. Kamp alanları sayesinde, ziyaretçiler burada birkaç gün geçirme şansına sahiptir. Tazı Kanyonu, doğal güzellikleri ve çeşitli aktiviteleri ile dikkat çeker.

Kaynak: HABER MERKEZİ