1997 ile 2012 yılları arasında doğan bireyleri tanımlamak için kullanılan Z kuşağı, günümüz gençliğini temsil ediyor. Ancak, yeni bir araştırma bu kuşağın daha hızlı yaşlandığını bilimsel olarak kanıtladı. Washington Üniversitesi Tıp Fakültesi’nin raporu, Z kuşağının biyolojik olarak daha hızlı yaşlandığını ortaya koyarak dikkatleri üzerine çekti.
Washington Üniversitesi Tıp Fakültesi tarafından düzenlenen bir konferansta yayımlanan rapor, genç bireyler arasında akciğer, mide, bağırsak ve rahim gibi kanser türlerinin yaygın olduğunu gösterdi. Araştırma, gençlerin hücresel düzeyde hızlı yaşlanmasının bu kanser türlerinin artmasında etkili olduğunu belirtti. Çalışmada, gençlerin hücre yaşlarının, kronolojik yaşlarından daha büyük olduğu ortaya çıktı. Biyolojik yaş, kandaki hücreler incelenerek ölçüldü ve sonuçlar gençlerin beklenenden daha hızlı yaşlandığını gösterdi.
Bilim insanları, Z kuşağındaki hızlı yaşlanmanın ve artan kanser riskinin, günümüzün stresli ve belirsiz yaşam koşullarına, kötü beslenme alışkanlıklarına ve sigara kullanımına bağlı olduğunu vurguluyor. Birçok araştırma, modern yaşamın hızının, fast food tüketiminin, sigara bağımlılığının ve doğadan uzak yaşam tarzının yaşlanma sürecini hızlandırdığını ortaya koyuyor. Ayrıca, Z kuşağındaki genç kadınların ciltlerine zarar veren kozmetikler kullanmasının da bu süreci etkilediği belirtiliyor.
ABD’de yapılan akademik çalışmada, biyolojik olarak yaşlanmış Z kuşağı bireylerinde akciğer kanseri riski iki kat, mide kanseri riski %60, rahim kanseri riski ise %80 daha yüksek bulundu. Akademisyenler, 1965’ten sonra doğan her nesilde hızlı yaşlanma ve buna bağlı olarak kanser riskinin arttığını belirtiyor. Bu bulgular, Z kuşağının aile büyüklerine kıyasla daha erken yaşta kansere yakalanma riskinin olduğunu gösteriyor.
Bu yeni bulgular, Z kuşağının sağlık sorunlarına yönelik farkındalığın artırılması ve bu gençlerin yaşam tarzlarını gözden geçirmeleri gerektiğine işaret ediyor. Araştırmacılar, gençlerin sağlıklı beslenme, düzenli egzersiz ve stres yönetimi konularında bilinçlenmelerinin önemine dikkat çekiyor.