Güncel

Aydın saklı cenneti: Unutulmaz bir tatil için Kuşadası'nda 5 harika yer!

Abone Ol

Ege’nin gözde tatil beldelerinden biri olan Kuşadası, sadece denizi ve plajları ile değil, aynı zamanda tarihi ve kültürel zenginlikleri ile de dikkat çekiyor. Aydın’ın saklı cennetlerinden biri olan bu eşsiz belde, her zevke hitap eden birçok aktivite ve gezilecek yer sunuyor. Tatilinizi unutulmaz kılmak için Kuşadası’nda mutlaka keşfetmeniz gereken 5 harika yerden bahsedeceğiz. İşte detaylar haberimizde...

Kuşadası'na Nasıl Gidilir?

Kuşadası, Aydın ilinin merkezi bir ilçesi olup, ulaşımı kolay ve çeşitli yöntemlerle sağlanabilen bir tatil beldesidir. İstanbul, Ankara, İzmir ve Bursa gibi büyük şehirlerden Kuşadası'na otobüs seferleri düzenlenmektedir. Yaz mevsiminde bu seferler oldukça sıklaşırken, kış mevsiminde ise seyrekleşmektedir.

  • Uçak ile Ulaşım: Kuşadası'na uçakla gitmek isteyenlerin İzmir Adnan Menderes Havalimanı'na iniş yapması gerekmektedir. Havalimanından Kuşadası'na olan mesafe 65 kilometredir. Havalimanından Kuşadası'na düzenli otobüs seferleri de bulunmaktadır.
  • Tren ile Ulaşım: Demiryolu tercih eden yolcular, Adnan Menderes Havalimanı'ndan Denizli trenine binerek Selçuk İstasyonu'na gelmelidir. Buradan dolmuşlarla Kuşadası'na geçiş yapabilirler.
  • Özel Araç ile Ulaşım: Özel araçlarıyla karayolu üzerinden gelecek misafirler için iki farklı rota bulunmaktadır. İzmir, İstanbul, Ankara yönünden gelenler İzmir-Aydın karayolunu takip ederek Kuşadası'na ulaşabilirler. Aydın, Denizli ve Antalya yönünden gelenler ise Aydın-Söke yolunu kullanarak Kuşadası'na varabilirler.

En Güzel Kuşadası Koyları Hangileridir?

Kuşadası, tarihi ve doğal güzellikleri ile ünlü bir liman kentidir. Her yıl pek çok ziyaretçiyi ağırlayan bu ilçe, mavi bayraklı plajları ve tertemiz koyları ile dikkat çekmektedir. İşte Kuşadası'nda görülmesi gereken bazı koylar:

Kadınlar Plajı: İlçe merkezine 3 kilometre güneyde yer alan Kadınlar Plajı, Osmanlı döneminde sadece kadınlar tarafından kullanıldığı için bu adı almıştır. Bugün ise halka açık bir plaj olup, giriş ücreti bulunmamaktadır. Ancak, plajda şezlong ve şemsiye kiralamak isteyenler belirli bir ücret ödemek zorundadır. Plajda yeme içme yerleri bulunmamakla birlikte, plaj caddesi üzerinde pek çok işletme hizmet vermektedir.

Davutlar Plajı: Davutlar, sahil ve dağ tarafı olmak üzere iki bölüme ayrılmaktadır. Sahil tarafında yazlıkçılar, dağ tarafında ise yerli halk yaşamaktadır. Ülkemizin en uzun plajlarından biri olan Davutlar Plajı, Kuşadası'nda mutlaka ziyaret edilmesi gereken yerlerdendir. Ulaşımı oldukça kolay olan bu plaja, Aydın'dan kalkan otobüslerle ve İzmir Basmane Garı'ndan Selçuk'a trenle gidilebilir. Selçuk'tan sonraki Çamlık durağında inip dolmuşlarla plaja ulaşmak mümkündür.

Kuştur Plajı: Kuşadası'nın mavi bayraklı plajlarından biri olan Kuştur Plajı, ilçenin oteller bölgesinde yer almaktadır. Plaja giriş ücreti bulunmamakla birlikte, şezlong ve şemsiye kiralamak için ücret ödenmektedir. Plajın bir kısmı kumluk, bir kısmı ise çakıllı ve taşlıktır.

2000 yılında kapsamlı bir restorasyon geçiren Kuştur Plajı, duş, tuvalet ve kafe gibi hizmetlerle donatılmıştır. Ayrıca, plaj voleybol ve futbol gibi sportif faaliyetler için de oldukça elverişlidir.

Kuşadası'nda tatilinizin rotasını değiştirecek 5 saklı güzellik!

Kurşunlu Manastırı

Kuşadası’na bağlı Davutlar Köyü’ne 10 km uzaklıkta olan Kurşunlu Manastırı, saldırıdan korunmak amacıyla kayalık ve ormanlık bir alanda inşa edilmiştir. 11. yüzyılda Bizanslılar tarafından yapıldığı tahmin edilen bu manastıra, Güzelçamlı’dan da ulaşmak mümkün. Ancak, Davutlar’ın arka taraflarında bir tepede yer aldığı için mutlaka yolu bilen birilerinden tarif almanız gerekiyor.

Pek çok kez restore edilen Kurşunlu Manastırı’ndan günümüze sadece kilise kısmı ulaşabilmiştir. Kilisenin dışındaki keşiş odaları, yatakhane ve mutfak kısımlarının kalıntılarını görebilir ve kuşbakışı körfez manzarası karşısında büyülenebilirsiniz.

Güvercinada Kalesi

Kuşadası’nda mutlaka görmeniz gereken tarihi yerlerden biri de Güvercinada Kalesi’dir. Kuşadası’nın simgesi konumundaki bu kale, Barbaros Hayrettin Paşa’nın Yılancıburnu’ndan getirttiği taşlarla yaptırılmıştır. İlyas Ağa’nın, Mora İsyanı esnasında denizden gelebilecek saldırılara karşı önlem olarak yaptırdığı surlar ise kaleyi çevrelemektedir. Surlar, adını kaleden alan Güvercinada’yı çepeçevre saracak şekilde tasarlanmış olup, yaklaşık 3 metre yüksekliğe sahiptir. Tarihi ve kültürel gezileri sevenler, adanın görkemli atmosferinde tarihin izlerini sürebilir.

Kaleiçi Hamamı (Öküz Mehmet Paşa Kervansarayı)

Kuşadası İskelesi’ne yakın konumda bulunan Kaleiçi Hamamı, 1618 yılında Sadrazam Öküz Mehmet Paşa tarafından yaptırılmış bir kervansaray olup, Kuşadası’nın en popüler tarihi yerleri arasında bulunmaktadır. Geniş bir avlusu ve sıra sıra odaları bulunan kervansaray, Kurşunlu Han adıyla da bilinir. İki katlı avlulu yapısıyla günümüzde otel ve hediyelik eşya dükkanlarının bulunduğu turistik bir tesis olarak kullanılan Öküz Mehmet Paşa Kervansarayı, Evliya Çelebi’nin Seyahatnamesi’nde de detaylı olarak anlatılmıştır.

Kuşadası Milli Parkı

Kuşadası ve Söke ilçeleri arasında bulunan Kuşadası Milli Parkı, sakin ve huzurlu atmosferiyle tatilinize keyifli bir mola verebileceğiniz noktalar arasındadır. Kuşadası’na yaklaşık 28 km uzaklıkta olan bu park, görmeniz gerekenler listesine mutlaka eklemeniz gereken bir rotadır. 209 kuş türünü görebileceğiniz bu doğa harikası alanda, deniz kaplumbağalarından foklara kadar pek çok hayvan türünü görebilirsiniz. Doğa fotoğrafçılarının sık sık ziyaret ettiği parkın biyolojik çeşitliliği göz kamaştırıcıdır. Tepeli pelikanların kuluçkalama alanlarından biri olan Kuşadası Milli Parkı’nda nesli tükenmekte olan cüce karabataklar da bulunmaktadır.

Zeus Mağarası

Dilek Yarımadası’nın girişinde bulunan Zeus Mağarası, dağlardan gelen soğuk su ile denizin tuzlu suyunun karışması sonucu oluşan doğal bir maden suyuna sahiptir. Suyunun ve yaklaşık 4 metre derinliğe daldığınızda ulaşabildiğiniz çamurunun cilde iyi geldiği söylenen Zeus Göleti’nde yüzerek tatilinizin en farklı deneyimlerinden birini yaşayabilirsiniz.

Mağara, ismini Zeus ile aşk ve güzellik tanrıçası Afrodit’in bu suda yıkandığı efsanesinden almıştır. Mitolojiye konu olan mağara hakkında pek çok söylenti bulunmaktadır. Bunlardan biri de Zeus’un kardeşi Poseidon’ı kızdırdığında onun sakinleşmesini beklemek için bu mağaraya sığınıp dinlendiği yönündedir. Mitolojiye birazcık ilgisi olanlar Tanrı Zeus’un bile Poseidon’un gazabından korkma sebebini çok iyi anlayacaktır.

Her yıl binlerce yerli ve yabancı turistin ziyaret ettiği mağaranın sağında ve solunda bulunan ağaçlara dilekler dilenip bez parçaları asılmaktadır. Yarımadanın adının Dilek olması da buradan gelmektedir.