Bosna Hersek, 29 Şubat-1 Mart 1992'deki referandumla Yugoslavya'dan ayrılarak bağımsızlığını ilan etti. Ancak, bu bağımsızlık ilanı savaşın patlak vermesine zemin hazırladı. Müslüman Boşnakların nüfusunun yarısından fazlasını oluşturduğu ülkede, Hırvatlar ve Sırplar arasındaki etnik ve dini gerilimler savaşın ana nedenlerinden biriydi. Savaş boyunca, Müslüman Boşnaklara karşı yapılan etnik temizlikler ve sivil katliamlar, dünya kamuoyunun dikkatini çekti.

Dayton Barış Antlaşması, savaşı sona erdirdi ancak ülkeyi karmaşık bir siyasi yapıya sürükledi. Bu antlaşma, Bosna Hersek'i iki entiteye ayırarak istikrarın önünde engel oluşturdu. Bosna Hersek'in zengin kaynaklara, önemli yatırım projelerine ve ucuz iş gücüne sahip olmasına rağmen, işsizlik ve göç sorunlarıyla boğuşması, ülkenin ekonomik açıdan zorlu bir süreçten geçtiğini gösteriyor.

Bosna Hersek'in Avrupa Birliği'ne üyelik hedefi, ülkenin dış politikasının önemli bir parçasını oluşturuyor. Ancak, bu süreçte Rusya'ya yakınlığıyla bilinen Bosnalı Sırp yetkililerin NATO üyeliğine karşı çıkması, ülkenin iç siyasi dinamiklerini de etkiliyor.

Ülkenin nüfus yapısı da önemli bir konu. Boşnakların ve diğer Müslümanların ülkedeki oranı yüksek olmasına rağmen, Hırvatlar ve Sırplar da önemli bir nüfusa sahip. Bu etnik ve dini çeşitlilik, ülkenin siyasi ve toplumsal yapısını şekillendiriyor.

Bosna Hersek'in karşı karşıya olduğu bu karmaşık sorunlar, ülkenin içinde bulunduğu durumu anlamak ve geleceğini planlamak açısından önem taşıyor.

Kaynak: AA