Av yasağının başladığı 15 Nisan’dan bu yana limanda olan balıkçıların deniz hasreti 1 Eylül itibariyle bitti. Balık sezonunun başlamasıyla gemiler denize açılmaya başladı. Bir yandan balıkçılar sezonun başlaması nedeniyle sevinçliyken öte yandan ise vatandaşlar geçen haftalarda İzmir Körfezi’nde yaşanan balık ölümleri nedeniyle balık tüketimi konusunda endişeli. Uzmanlar körfezden tutulan balıkların tüketilmemesi konusunda uyarılarda bulunurken, hallerde satılan balıkların ise açık denizden tutulduğu ve sıkı denetimler sayesinde tüketilmesinde hiçbir sorun olmadığı kanaatinde. Gıda mühendisleri ise, balık tüketiminde mutlaka dikkatli olunması gerektiğini belirtti.

1979’dan beri yasak

1 Eylül itibariyle başlayan balık avı sezonundan umutlu olduklarını dile getiren İzmir Balıkçı İş Adamları Derneği Başkanı Şahin Çakan, İzmir Körfezi’nde balık tutulmasının 1979’dan bu yana yasak olduğunun altını çizdi. Çakan, Körfez’de sadece sportif amaçlı olta balıkçılığının devam ettiğini ancak son gelişmelerle birlikte onların da yasaklandığını kaydetti. 

Şahin Çakan (1)

İzmir’de balıkların açık denizden çıkarıldığını belirten Çakan, “Vatandaşımızın gönlü rahat olsun. Balıkçılarımız, balıklarını hale götürürken mutlaka menşei dediğimiz, üzerinde balıkların tutulduğu yerin, hangi gemi ile tutulduğunun, denizin neresinden çıkarıldığının ve hangi saate çıktığının yazdığı belgeleriyle gelmek zorundalar. Bu belgesi olmayan balıkçıların getirdiği balıklar halden içeri alınmaz. Gerek Tarım ve Orman Müdürlüğü ekipleri gerekse İzmir Büyükşehir Belediyesi ekipleri tarafından oldukça sıkı bir denetim yapılmaktadır. Ekipler balıkların boyundan bayat olup olmadığına kadar her şeyini denetliyor. İzmir Türkiye’nin balıkçılık konusunda en önemli şehirlerinden biri. Haliyle burada vatandaşımızın sağlığını bozacak herhangi bir ürünün satılması riskini almamız mümkün değil. Dolayısıyla vatandaşlarımız gönül rahatlığıyla balık tüketimi yapabilirler” dedi.

“Risk var”

İzmir Gıda Mühendisleri Odası eski Başkanı Uğur Toprak, İzmir Körfezi’nde yaşanan balık ölümlerinin iklime bağlı olarak belirli dönemlerde görülmesinin normal olduğunu ancak bu balıkların ölümünden sonra uzun süre bozulmaya maruz kalmış balıkların kötü niyetli kişiler tarafından satıldığı takdirde gıda zehirlenmelerine sebebiyet verebileceğini belirtti. 

Uğur Toprak-4

Tazeliğinden emin olunmalı 

Kıyıya vuran balıkların tüketilmesinin sağlık açısından riskli olduğunu kaydeden Toprak, “Balıkların ne zaman öldüğü ve ne kadar süre bozulmaya maruz kaldığını takip etmek çok zor olduğu için kesinlikle tüketilmemesi gereklidir. Halkımızın önümüzdeki günlerde bu konuda dikkatli olmasını tavsiye ederiz. Her zaman söylediğimiz gibi tazeliğinden emin olmadıkları ve özellikle seyyar tezgahlarda, araba arkalarında satılan balıklardan uzak durmalı; bu ürünleri satın alıp tüketmemelidirler” diye konuştu.

“Hijyene dikkat edilmeli”

Balığın insan beslenmesinde protein kaynağı olarak oldukça önemli olduğunu ancak yapısal yönden ise bozulmaya çok açık olduğunu belirten Toprak, av yasağının başladığı sezonda pazar yerlerinde satılan balıklarda risk görülebileceğini söyledi. Toprak, “Vatandaşımızın sağlıklı balık tüketebilmesi için, avcılıktan itibaren uygun koşullarda muhafazası, taşınması ve mümkün olan en kısa sürede tüketiciye ulaştırılması gerekmektedir.Taze balığın gözleri parlak ve lekesiz, solungaç kısımları kırmızımsı pembe, pulları ve yüzgeçleri diri olur. Balığın kaslarına basıldığında parmağın bıraktığı iz hemen düzelmeli ve ele alındığında kuyruğu sert durmalıdır. Ayrıca pazar tezgahlarının hijyenine dikkat edilmeli, balıklar dondurucularda muhafaza edilmelidir” ifadelerini kullandı. 

Kaynak: MURAT ERVİN