Son dönemlerde dikkat çeken esrarengiz hikayelerden biri de Bitlisli Belkıs'ın hikayesidir. İnsanlar, hayaletler, efsaneler ve ruhlar gibi mistik konulara tarih boyunca büyük ilgi duymuştur. Özellikle teknoloji öncesi dönemlerde, bu tür konular uzun sohbetlerin ana teması olur, insanlar birbirlerine bu türden esrarengiz hikayeler anlatırlardı. Peki Bitlisli Belkıs olayı nedir? Bitlisli Belkıs olayı gerçek mi? İşte cevapları...
Bitlisli Belkıs olayı nedir?
Bitlisli Belkıs'ın hikayesi, Bitlis'in köylerinde yeni doğan bebeklerin garip bir hastalıkla dünyaya geldiği dönemlerde başlar. Köylüler, bu tuhaf hastalığın kaynağını çözemezler. Yeni doğan bebeklerin bazılarının elleri ve ayakları eksikken, bazılarının ise sadece ayakları eksiktir. En korkuncu ise, bazı bebekler tek gözlü doğar ve ciltleri yılan derisine benzer bir hale gelir. Bu tuhaf rahatsızlıkların ardından, köylüler büyücülüğüyle tanınan bir kadına, Belkıs Ana'ya başvurur. Belkıs Ana, köy halkı tarafından korkutucu bir figür olarak bilinir. Köylüler, bebeklerin yaşadığı bu durumu açıklamak ve bir çözüm bulmak için ona giderler. Belkıs Ana, köylü anneleri toplar ve bebeklerin etrafında dua ve ayetler okumaya başlar. Ardından, bebeklerin eksik gözlerinin olduğu bölgelere semboller ve Arapça yazılar çizer. Bu sırada yüksek sesle bağırır ve siyah bir gölge bebekleri alarak kaybolur.
Korkunun ve Gizemin Merkezi
Olaylardan sonra Belkıs Ana'nın evine geri dönülür, ancak ev terk edilmiş gibi görünür. Evin içindeki manzara, birçok insanın köyü terk etmesine neden olur. Evin yıllardır kullanılmamış gibi görünmesi, halkın Belkıs Ana'yı bir cin veya ifrit olarak düşünmesine yol açar.
Bitlisli Belkıs'ın büyülediği bebeklerin ve gölgelerin akıbeti hala bilinmemektedir ve bu hikaye gizemini korumaktadır. Olaylara tanık olan birçok kişi, Belkıs Ana'nın bu topraklarda yaşamış bir cin veya ifrit olduğuna inanır. Bitlisli Belkıs'ın hikayesi son zamanlarda internette gündem oldu ve insanların ilgisini çekmeye devam ediyor.
Geçmişte, özellikle de teknolojinin olmadığı dönemlerde, uzun kış akşamlarında büyükler çocuklara ateş başında masallar ve hikayeler anlatırdı. Bu hikayeler arasında bazen gerçeküstü olaylar ve kişiler de yer alırdı. Günümüzde de benzer hikayeler anlatılmaya devam ediyor ve Bitlisli Belkıs'ın hikayesi de bunlardan biri olarak öne çıkıyor.
Hikayenin Anlatıldığı Şekliyle:
"Çok uzun zaman önce, Bitlis'in tam olarak nerede olduğu bilinmeyen köylerinde yeni doğan bebekler hastalıklı doğuyorlardı. Köylüler, bu durumun nedenini bir türlü öğrenemedi. Yeni doğan bebeklerin bir kısmı el ve ayakları eksik, bazıları ise sadece ayakları eksik doğuyordu. En korkutucu olanı ise bebeklerin tek gözlü ve yılan derisine benzeyen ciltlerle doğmalarıydı.
Belkıs Ana'nın Tanınmışlığı
Bu hastalıklar sonrası köylüler, üzerlerinde bir lanet veya büyü olduğunu düşünmeye başladılar. Çare aramak için, büyücülüğü ile tanınan Belkıs Ana'ya gitmeye karar verdiler. Belkıs Ana, civardakilerin korkutucu görüntüsüyle tanıdığı bir büyücüydü.
Tanıkların Anlatıları
Olaylara tanık olan biri, Belkıs Ana'nın mucizelerini şöyle anlatıyor: "Onu sadece bir defa uzaktan gördüm ve onun mucizelerine tanık oldum. Bir gece hastalıklı bir bebeği ona götürdüler. Belkıs, diğer çocukların annelerini evin bahçesinde topladı. Anneler ayetleri okurken, Belkıs yeni doğan ve iki gözü de olmayan bebeği beşiğe koydu. Bebeğin gözlerinin olmadığı yerlere semboller çizdi ve Arapça yazılar yazdı. Ardından yüksek sesle bağırmaya başladı. O esnada simsiyah bir gölgenin beşiğin yanına yaklaştığını gördük. O gölge bebeği alıp kayboldu. Herkes çığlık attı. Bu olayın daha önce de yaşandığını duydum, ancak gölgenin ne olduğunu öğrenemedik."
Bitlisli Belkıs olayı gerçek mi?
Birkaç yıl sonra, köylüler Belkıs Ana'nın evine geri döndüler ancak onu bulamadılar. Evin terk edilmiş ve yıllardır kullanılmamış görünmesi, köylülerin köyü terk etmesine neden oldu.
Jandarma köye gelip araştırma yaptı, ancak kadının köyde yaşadığına dair hiçbir kayıt bulunamadı. Bu nedenle Bitlisli Belkıs'ın kim olduğu halen bilinmiyor. Tanık olan birçok kişi, Belkıs'ın insan suretinde bir cin veya ifrit olduğuna inanıyor. Bitlisli Belkıs'ın hikayesi, büyülerde kullandığı çocukların ve gölgeler tarafından alınan bebeklerin akıbetiyle hala gizemini koruyor.
