Ağustos ayında Bitlis’te tatil yapmayı düşünenler için harika önerilerimiz var. Bitlis, hem doğal güzellikleri hem de zengin kültürel mirasıyla dikkat çekiyor. İşte, Bitlis'te Ağustos ayında gidilmesi gereken 10 yer...

Bitlis'te Ağustos ayında gidilmesi gereken 10 yer

1.Nemrut Krater Gölü

Nemrut Krater Gölü, Türkiye’nin doğal güzelliklerinden biri olarak dikkat çekiyor. Yeşil doğanın kucakladığı bu muazzam göl, hem oluşumundaki eşsiz mucize hem de çevresindeki nefes kesici manzaralarla göz kamaştırıyor. Dünyanın en büyük ikinci krater gölü olan Nemrut, toplamda 12 km²’lik bir alanı kaplıyor ve 5 ayrı gölden oluşuyor. Çevresindeki kamp alanları ve yürüyüş yolları, doğaseverler için harika fırsatlar sunuyor.

Göl, sazan balığının bol olduğu bir habitat olduğundan, balıkçılar için popüler bir mekân. Yaz aylarında yürüyüş yapmak, piknik yapmak veya sadece doğanın tadını çıkarmak isteyenlerin uğrak yeri haline geliyor. En derin noktası 155 metreyi bulan gölde, suyun üzerinde yüzülen insanları görmek de mümkün. Patlama sonucu oluşmuş bu doğa harikası, aynı zamanda pek çok kuş türüne ev sahipliği yapıyor. Eğer bir cennet deneyimi arıyorsan, Bitlis'te bulunan Nemrut Krater Gölü listenin başında olmalı.

2.Bitlis Kalesi

Bitlis Kalesi, şehrin simgelerinden biri olarak tarihe ışık tutuyor. Yaklaşık 2300 yıl önce Büyük İskender’in emriyle inşa edilen kale, Osmanlı ve Selçuklu dönemlerinde çeşitli yenilemeler geçirmiş. 50 metreyi aşan surlarıyla Bitlis’in panoramik manzarasını gözler önüne seriyor.

Dik yamaçta konumlanan kale, özellikle fotoğrafçılar için ideal bir mekan. Çevresindeki savunma hendekleri olmaması, kalenin zorlu bir savunma yapısına sahip olduğunu gösteriyor. Arkeolojik çalışmaların sürdüğü kale, yine de ziyaretçilere açık. Bitlis’in tarihi dokusunu hissetmek isteyenler için harika bir gezi noktası.

3.Tarihi Bitlis Çarşısı

Tarihi Bitlis Çarşısı, şehrin kültürel zenginliğini yansıtan önemli bir mekan. Kazım Dirik Caddesi’nde bulunan bu çarşı, yöresel hediyelikler ve el sanatları atölyeleri ile ünlü. Arnavut kaldırımlı sokaklarda gezinebilir, sıcak ve samimi esnafla tanışabilirsin.

Restoranlar ve kafelerle dolu bu çarşı, Bitlis Kalesi’nin hemen altında yer alıyor. Evliya Çelebi’nin övgüyle bahsettiği bu tarihi mekân, geçmişe bir yolculuk yapmanın kapılarını aralıyor.

4.Ahlat Selçuklu Mezar Taşları

Ahlat Selçuklu Mezar Taşları, Bitlis’in tarihi ve kültürel miraslarından biri olarak öne çıkıyor. Van Gölü’nün yakınındaki bu mezarlıkta, yaklaşık 8 bin mezar taşı bulunuyor. UNESCO’nun listesine dahil olması beklenen bu bölge, Selçuklulardan kalan en değerli miraslardan biri olarak kabul ediliyor.

Taşlardaki ince işçilik ve bitki motifleri, bu bölgenin tarihini ve kültürünü gözler önüne seriyor. Türk-İslam dünyasının en büyük mezarlıklarından biri olan Ahlat Mezarlığı, “Kubbet-ül İslam” olarak da biliniyor.

5.Bitlis Etnografya Müzesi

Bitlis Etnografya Müzesi, binlerce yıllık gelenekleri ve kültürel yaşamı yansıtan bir koleksiyona ev sahipliği yapıyor. Müzede, kaybolmak üzere olan mesleklerle ilgili balmumu heykeller de sergileniyor. Demir işçiliği, bastonculuk gibi mesleklerin detaylı anlatımları dikkat çekici.

Müze, Cumhuriyet Caddesi’nde yer alıyor ve giriş ücretsiz. Bitlis’in tarihi değerlerinden biri olan İhlasiye Medresesi de hemen yan tarafta bulunuyor.

6.Çifte Kümbetler

Ahlat’ın simgelerinden biri olan Çifte Kümbetler, 1200’lü yıllardan günümüze ulaşmış etkileyici yapılardır. Kümbetlerin biri Esen Tekin Hatun ve Hüseyin Timur için, diğeri ise Şirin Hatun ve Bugatay Aka için yapılmış.

Geleneksel Ahlat taşlarıyla inşa edilen bu yapılar, külah formunda kubbeleri ve ince işçilikleriyle dikkat çekiyor. Günümüzde dua ve ibadet için kullanılan üst bölümlerinin yanı sıra mezar odaları da mevcut.

7.Süphan Dağı

Türkiye’nin en yüksek üçüncü dağı olan Süphan Dağı, Patnos, Malazgirt, Ahlat ve Adilcevaz ilçeleri arasında yer alıyor. Yüksekliği 4058 metreyi bulan dağ, volkanik yapısıyla biliniyor.

Dağ yürüyüşü ve kamp için ideal olan Süphan Dağı, profesyonel dağcılar tarafından da sıklıkla ziyaret ediliyor. Temmuz ve Ağustos ayları, dağcılık ve doğa yürüyüşleri için en uygun zamanlar. Kalabalıktan uzak, huzurlu bir gün geçirmek isteyenler için mükemmel bir seçenek.

8.Ahlat Müzesi

Ahlat Müzesi, ilçenin tek müzesi olarak Urartu Dönemi’nden Osmanlı Dönemi’ne kadar geniş bir koleksiyon sunuyor. Müze, 2014 yılında yenilenen modern haliyle ziyaretçilerini ağırlıyor. 4 ayrı bölümden oluşan müzede, 4 bin yıl öncesine ait eserler sergileniyor.

Müze, Çifte Hamam ve Ulu Camii gibi tarihi mekanlardaki kazılardan elde edilen buluntuları da içeriyor. Ahlat Müzesi, tarih ve kültür meraklıları için önemli bir ziyaret noktası.

9.İslahiye Medresesi

Selçuklu Dönemi’nden kalan İslahiye Medresesi, 1216 yılında inşa edilmiştir. 16. yüzyılda hasar gören medrese, Bitlis Hanı 5. Şerefhan tarafından onarılmıştır.

Kubbesiz ve dikdörtgen planlı olan bu medrese, birçok bilim ve sanat insanının yetişmesine katkıda bulunmuştur. Bahçesinde Veli Şemseddin ve Ziyaeddin Han’ın türbeleri yer alıyor. Medrese, klasik Selçuklu mimarisinin zarif örneklerini sunuyor.

10.Nemrut Çiftkaya Kayak Merkezi

Nemrut Çiftkaya Kayak Merkezi, şehir merkezine yakın konumda bulunan ve her seviyeden kayakçılara hitap eden bir merkezdir. Kar teleferiği ile zirveye ulaşarak, Nemrut Krater Gölü’nün muhteşem manzarasının tadını çıkarabilirsin.

Kış turizmine önemli katkılar sağlayan bu merkez, özel tesisleri ve pansiyonlarıyla da dikkat çekiyor. Kayak eğitimi almak isteyenler için de çeşitli imkanlar sunuluyor.

Kaynak: HABER MERKEZİ