Bursa, tarih boyunca pek çok hikayenin ve efsanenin merkezi olmuş bir şehirdir. Her köşesinde geçmişin izlerini taşıyan bu şehir, yılların eskitemediği birçok hikayeye ev sahipliği yapmaktadır. Bursa'nın derinliklerinde kaybolmuş, zamanla şekillenmiş ve insanların belleğinde efsaneleşmiş pek çok hikaye bulunmaktadır. Şimdi, Bursa'daki bu yılların eskitemediği hikayeleri ve şehir efsanelerini yakından inceleyelim.
Cennet Bursa Efsanesi
Vaktiyle, Hazreti Süleyman'ın hükümdarlığı sırasında, bir gün dağların eteğine kurulu olan Bursa'nın güzellikleriyle meşhur olduğunu duyan Hazreti Süleyman, şehri ziyaret etmeye karar verir. Mührü Süleyman'la dağları aşan Hazreti Süleyman, vezirlerine şehirdeki güzellikleri değerlendirmelerini söyler. Sağ vezir, doğanın güzelliklerini öne çıkarırken sol vezir, insan sesinin ve aşkın özleminin en güzel şey olduğunu dile getirir. Bu sözler üzerine Hazreti Süleyman, şehri kaybolup gitmiş bir şehir olarak tanımlar ve şehri tekrar inşa etmeye karar verir. Periler ve dağ perileri yardımıyla şehir, sular altında kalmış bir yerden çıkartılır ve Cennet Bursa'nın temelleri atılır. Belkıs Sultan'ın tahtı da kurulan sarayda yer alır ve Bursa adını alır.
Beyaz Atlı Savaşçı
Yıldırım Beyazıd'ın savaşa gittiği bir dönemde, Emir Sultan Bursa'da kalmıştır. Yıldırım Beyazıd'ın karısı ve Emir Sultan'ın kızı, Emir Sultan'ı savaşa gitmemekle suçlar. Emir Sultan, savaşın zamanının gelmediğini belirterek, Allah'ın izniyle yardıma gideceğini söyler. Bir gün savaş meydanını gösteren Emir Sultan, Yıldırım Beyazıd'ın ayağından yaralandığını fark eder. Hemen karısının başörtüsünü alarak savaşa gider ve beyaz atlı bir savaşçı gibi düşmanları perişan eder. Zaferle dönen Yıldırım Beyazıd, Emir Sultan'ı damat olarak kabul etmez ve beyaz atlı gibi cesur bir damat ister. Emir Sultan, kim olduğunu açıklamaz ve beyaz atlı savaşçının kendisi olduğunu gizler.
Gönül Alan Hatıra
Bursa'nın fethinden sonra Orhan Gazi, zaferi kutlamak için gelenleri ağırlar. Ancak, Geyikli Baba adındaki bir din adamının olmaması Orhan Gazi'yi üzüntüye sevk eder. Baba Sultan, zaferi kutlamak için sırtına bir kavak fidanı alarak yola çıkar. Fidanı Osmanlı ordularının giriş yaptığı yere diker. Bu kavak fidanı, günümüzde Bursa Hisar içi olarak bilinen bölgede, Kavaklı Cami'nin önünde hala yaşayan bir anıdır ve Gönül Alan Hatıra efsanesini hatırlatır.
