Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (Türk-İş) 3. Bölge Temsilcisi Hayrettin Çakmak, üçüncüsü düzenlenen basın buluşmalarında gazetecilerle bir araya geldi. Konuşmasına İzmir’deki basın emekçilerine teşekkür ederek başlayan Çakmak, 1 yıllık faaliyet raporunu paylaştı. Çakmak, “Örgütlenme bizim için çok önemli. Kimsesizlerin sesi olmak için bu yola çıktık. Yeter ki bana biri ses versin, ben de o sesi duyurayım. İzmir’de şu anda 17 tane sanayi bölgesi var. Bölgeye baktığımızda toplamda 32 sanayi bölgesi mevcut. Burada çalışanların yüzde 76’sı ne yazık ki asgari ücrete çalışıyor. Bunun yanı sıra sanayi bölgelerinde asgari ücretin altına da işçi çalıştırdıklarına şahit oluyoruz. Ülkemizde fırsatçılar göçmen işçiliğini kullanarak bu kardeşlerimize zulüm ediyorlar. Biz buna şiddetle karşı çıkıyoruz" dedi. 

KENT YÖNETİCİLERİNE SERT ÇIKTI

İzmir genelindeki çalışma koşullarını, işverenlerin, yerel yöneticilerin ve siyasilerin işçi sınıfına bakış açısını masaya yatıran Çakmak, “İşçi sınıfı ve sendika olarak İzmir’de yalnız olduğumuzu hissediyorum. Çünkü sanayiciler bizden korkuyor, işyerine sokmuyor. Aynı şekilde yerel aktörlerden, kenti yönetenlerden de destek alamıyoruz. Biz burada bir grev yaptık, sadece ekmeğine ve ideolojisine saygı duyan işçi sınıfını yanımızda gördük. Geri kalan kimseyi ne yazık ki yanımızda bulamadık. Ben buna hiçbir anlam veremiyorum. Siyasi aktörler ve kenti yönetenler işçi sınıfından bu kadar uzak olmamalı diye düşünüyorum. Biz kazandığımızı bu kentte harcıyoruz. Planlamamızı bu kentte yapıyoruz. İşçi sınıfı olarak bu kentte yaşıyor, çalışıyor ve ölüyoruz. Biz de bu kentten hizmet bekliyoruz. Bugün bir sanayi kuruluşuna her türlü destek veriliyor ancak işçiye asgari ücret reva görülüyor. Ben bundan dolayı İzmir siyasetine çok kırgınım. Çünkü işçiye sahip çıkmıyorlar ve işçiden uzak duruyorlar. İşçiden ne kadar uzak durursanız toplumdan o kadar uzaklaşmış olursunuz. Bizim cebimizde para olursa sendikamızı da, kentimizi de, ülkemizi de güçlendiririz. Biz paralarımızı Miami sahillerinde harcamıyoruz. Yine bu kentte harcıyoruz. Onun için işçi sınıfına sahip çıkılmalı ve destek olunmalı. Herkes bulunduğu iş kolundaki sendikaya üye olmalı ve bunun önü açılmalı" ifadelerini kullandı.

Muhabir: Nazlı Şentürk