Denizli, sadece coğrafi açıdan değil, aynı zamanda kültürel açıdan da zengin bir şehirdir. Vatandaşlar, Denizli'nin özgün kültürünü ve geleneklerini merak ediyorlar. Bu şehrin dokusunu oluşturan örf adetler, yüzyıllar boyunca şekillenmiş ve bugüne kadar taşınmıştır. Denizli'nin gelenekleri ve örf adetleri hakkında bilgi edinmek, şehrin ruhunu anlamak için önemli bir adımdır. İşte Denizli'nin gelenekleri ve örf adetleriyle ilgili detaylı bir bakış...

Denizli örf ve adetleri nelerdir?

Denizli'nin ilçeleri ve köylerinde mahalli yemekler ve sofra adabı, eski geleneklerimiz ve göreneklerimiz tarafından belirlenen kurallara genellikle uygun bir şekilde devam etmektedir. Yemekler genellikle ailelerin toplu halde büyük bir sofra etrafında bir araya gelerek yenir. Sofrada büyüklerin saygı görmesi önemli bir şarttır.

Bazı köylerimizde toplu yemek yeme geleneği sürdürülmektedir. Mahallenin erkekleri toplu av organizasyonları düzenledikleri gün, kadınlar yemek hazırlıklarını yaparlar. Avlanma sonrasında getirilen av etlerinden hazırlanan yemekler toplu halde yenir. Ayrıca kış günlerinde, komşular toplu şekilde mahalli yemeklerle sofralar kurarak birbirlerine saygı geleneğini sürdürürler.

Askerlik çağına gelen gençlerin, değişik kazalar geçirenlerin, ölenlerin ardından, ve doğumlar sonrasında dini kurallar çerçevesinde yemek sofraları düzenlenir.

Denizli'de evlilikler genellikle görücü usulü ile gerçekleştirilir. Erkek, beğendiği kızı ailesine bildirir, ailenin büyükleri kızı ailesinden istemek için geleneksel sözlerle taleplerini iletirler. Kız tarafının onayıyla nişan yapılır. Nişandan önce bazı bölgelerde "inanmalık" adı verilen bir sözleşme yapılır. Nişanın ardından düğün hazırlıklarına başlanır ve taraflar belirli bir tarihte düğün yapmak için anlaşırlar. Düğünler genellikle sonbaharda yapılır, çünkü ürünler hasat edilmiş ve düğünde kullanılacak hayvanlar büyümüştür. Bazı bölgelerde düğünler üç gün üç gece sürer. Günümüzde bazı düğünler balo tarzında yapılsa da bu tarz düğünler azınlıktadır. Genellikle düğünler cuma akşamı başlar ve pazar akşamı sona erer.

Denizli'nin gelenekleri neler?

Düğünün ilk günü "kapma günü"dür. Bu gün genellikle gençler için düzenlenen bir kapma yarışından gelir. Oğlan evinde davullar çalınır, konuklar ağırlanır, türküler söylenir ve geleneksel oyunlar oynanır. Mevsim uygunsa evin önünde ateş yakılır ve oyunlar ateş etrafında gerçekleşir. Kız evinde de eğlenceler düzenlenir, gelin ve arkadaşları misafirleri ağırlar.

Düğünün ikinci günü "kına günü"dür. Bu gün genellikle kına yakma töreni yapılır. Öğleden sonra oğlan evinden gelen çalgılar eşliğinde kız evine çeşitli yiyecekler götürülür. Kız evinde davullar çalınır, gelen konuklar ağırlanır. Akşamüstü kız evinden gelen çalgılar ile gelinin çeyizleri oğlan evine taşınır. Çeyizler oğlan evinde karşılanır, yemekler yenir ve kız evi uğurlanır. Kına gecesi oğlan evinde neşeli geçer, sazlar çalınır, türküler söylenir. Kına yakma töreni düzenlenir ve gelin ile damadın ellerine kına yakılır.

Düğün günü gelin alındıktan sonra gelin mutlaka düğün töreninden önce "çınar meydanı" adı verilen yere götürülür. Düğün gecesi "yatsı güveysi" adı verilen bir adet vardır. Düğün veya nikah yapılan evlerde bu adet sürdürülür. Yatsı ezanında damat abdest alır ve arkadaşlarıyla birlikte camiye gider. Bu sırada gelin kendi evine getirilir, abdest aldırılır ve son nasihatler verilir. Damat eve gelince gelin kapıda karşılar. Ardından dini nikah için hoca çağrılır ve nikah tazelenir. Gelin ve damat yalnız bırakılır. Ertesi gün gelin kayınvalidesinin evine el öpmeye gider, genellikle bir hediye götürür ve kahvaltı yapılır.

Düğünden bir süre sonra "yüzacımı" adı verilen misafir kabul günleri düzenlenir. İsteyen hem erkek hem kız evini aynı günlerde, isteyen farklı günlerde davet eder. Gelin her gün gelinliğini giyer ve ziyaretçileri ağırlar. Bu ziyaretler sırasında yeni evli bir gelin ziyarete gelirse, o da gelinliğini giyer.

Düğünün pazar günkü bölümünde "gelin çıkarma günü" yapılır. Kız evinden gelin, erkek evine siniler taşınarak gelin getirilir. Köy genç kızları tarafından ufak çeyiz eşyaları alınarak damat evine götürülür. Daha sonra camide dua edilir ve toplanan paralar çocuklara dağıtılır. Gelin arabadan indirilirken bereket dilekleri yapılır ve gelin ile damat evin yüksek bir yerine çıkarak misafirleri selamlarlar.

Düğünün dördüncü gününde ise "duvak dedesi" ziyaret edilir. Bunun ardından gelin ve damat evleri tek tek dolaşılır ve alınan borçlar kapatılır.

Kaynak: Haber Merkezi