FETÖ lideri Fethullah Gülen’in yeğeni Selman Gülen ve 4 sanık, örgütün "Gaybubet Evi" olarak adlandırılan yerde birlikte kaldıkları ve örgütsel gizlilik talimatlarına uydukları gerekçesiyle mahkemeye çıkarıldı. Sanık Selman Gülen, savunmasında, "FETÖ’nün yeğeni olmak halk içinde psikolojik olarak zor, insanlar sana da kinlerini kusmak istiyor" ifadesini kullandı.
FETÖ elebaşı Fethullah Gülen'in yeğeni Selman Gülen ile birlikte 4 sanık, örgütün 'Gaybubet Evi' olarak adlandırdığı yerde birlikte kaldıkları, gizlilik talimatlarına uydular ve çevrelerindeki kişilere farklı isimlerle tanıtıldıkları iddiasıyla hakim karşısına çıktı. Duruşma, İstanbul 24. Ağır Ceza Mahkemesi'nde gerçekleşti ve tutuklu sanıklar Selman Gülen ile Nur Gülen ile, tutuksuz sanıklar Bekir Öztürk ve Mine Öztürk, Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla duruşmaya bağlandı. Bazı sanık avukatları da SEGBİS üzerinden duruşmada yer aldı.
Selman Gülen'in savunması duruşmada: "FETÖ'nün yeğeni olmak halk içinde psikolojik olarak kolay değil. Sürekli baskı altında mücadele ediyorum. Hiçbir örgütsel iletişimim ve faaliyetim olmadı. Elde edilen dijital materyaller ben hapsedilmeden önceki dönemden kalma. Hakkımdaki iddiaları reddediyorum" şeklindeydi.
Selman Gülen'in eşi Nur Gülen savunmasında: "Eşim FETÖ'nün yeğeni olsa da benim için önemli değildi. Benim toplumsal baskılar altında kaldım, adaletten hiç kaçmadım. Sadece soyadımdan dolayı baskı gördüm. Beraatımı talep ediyorum" ifadelerini kullandı.
Bekir Öztürk'ün savunması: "El konulan paraların bir kısmı bana aittir. Örgütle ilişkim yok. El konulan birikimim bana geri verilsin" dedi.
Mahkeme, tutuklu sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar verdi ve duruşmayı erteledi. İddianamede ise sanıkların 'silahlı terör örgütüne üye olmak' suçundan 7 yıl 6 aydan 15 yıla kadar hapis cezası talep edildi.
