Ve sonunda oldu..
Türkiye Kadın Millî Voleybol Takımı Dünya Şampiyonu..
Daha önce birkaç kez kıyısından döndüğümüz şampiyonluk sonunda bizim..
Önce yarı finalde Amerika Birleşik Devletleri'nden 2018 finalinin rövanşını, sonra da Çin Halk Cumhuriyeti'nin elinden kupayı söküp aldı 'Filenin Ezber Bozanları'..
Hem spor kulüpleri hem de milli takımlar düzeyinde en başarılı olduğumuz spor, kadın voleybolu..
Futbolda dönen kirli milyon dolarların belki de ellide biri temiz bütçelerle üstelik..
Milli takım başta olmak üzere, şu pırıl pırıl genç kadınların başarısının yarısını herhangi bir futbol takımı elde etmiş olsa idi, ülkenin her iline o takımın her bir futbolcusunun heykeli çoktan dikilmişti muhtemelen..
Neyse, çok uzatmayacağım bu kez;
Siz isterseniz beş para etmez cahil futbolcuları baş tacı etmeye, kimsenin yüzüne bakmadığı ecnebi topçuları hiçbir yerde kazanamayacakları paralarla ülkeye getirip, havalimanında omuzlara almaya devam edin yine..
Kızlarla erkekleri ayrı okullara hapsetmenin hayallerini kuradurun..
Kendi kızlarınızı 30 yaşına kadar yurtdışında okutup, vatandaşın 15 yaşındaki kız çocukları için 'Evlenebilirler' fetvaları verin.. Kadınların hayatına dair her konudaki tek kriteriniz 'Cinsel olgunluk' ya da 'Küçüğün rızası vardı' ne de olsa..
Zehra'ya, Hande'ye, Eda'ya hakaretler yağdırın sosyal medya üzerinden; yaptıkları sporun gururla giydikleri üniformasını bahane edip..
Milli Utanç manşetleriyle Ebrar'a kimi sevmesi gerektiğini, kimi sevemeyeceğini öğüt vermeye devam edin..
Merak etmeyin, Ebrar da size kendi manşetleriyle, dublajlarıyla, smaçlarıyla yanıt vermeye devam edecek elbet..
Onlar 10 Kasım 2003'te Japonya'da oynadıkları İtalya maçında saat 9'u 5 geçe alınan teknik molada olduğu gibi Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü saygıyla anmaya ve açtığı yolda ilerlemeye devam edecek..
Ve bilin ki bu ülkeye en büyük başarıları yine laik cumhuriyetin aydınlık kadınları getirecek..