Hayat

Baraj yapımında keşfedilen 4 bin 500 yıllık fosil ayak izleri, müzede sergileniyor

Manisa'da baraj inşaatı sırasında bulunan 4.200-4.500 yıllık fosil insan ayak izleri, Kula-Salihli UNESCO Global Jeoparkı girişindeki interaktif müzede sergilenmeye başladı. Ayak izlerinin bir erkeğe ait olduğu düşünülüyor

Abone Ol

Manisa'da inşaatı süren bir baraj sırasında ortaya çıkan, yaklaşık 4 bin 200 ile 4 bin 500 yıl öncesine ait fosil insan ayak izleri, Türkiye’nin ilk ve tek UNESCO sertifikalı jeoparkı olan Kula-Salihli UNESCO Global Jeoparkı'nın girişindeki interaktif müzede sergileniyor. Bu ayak izlerinin 44 ile 45 numara arasında olduğu ve bir erkeğe ait olduğu düşünülüyor.

Fosil izleri, Salihli ilçesine bağlı Sindel Mahallesi yakınlarında, 1960'lı yıllarda Demirköprü Barajı'nın yol kazı çalışmaları sırasında keşfedilmişti. Sindel Volkan Konisi'nin ilk patladığı ve çevresine kül saçtığı dönemde meydana geldiği belirlenen bu izler, çocuk, yaşlı ve hayvanlara ait ayak izleriyle birlikte bulunmuştur.

Yapılan araştırmalar sonucunda, bu izlerin 4 bin 200 ile 4 bin 500 yıllık olduğu ortaya çıktı. Fosil ayak izleri, doğal ortamlarında korunurken, daha önce Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğü tarafından inceleme amacıyla alınmıştı. Şimdi ise Kula-Salihli UNESCO Global Jeoparkı girişindeki interaktif müzede sergilenmeye başlandı.

Kula-Salihli UNESCO Global Jeoparkı'nın mühendislerinden Yiğit Karakuzu, bu bulguların önemine değinerek, "Bu jeosit, jeoparkımızın en kıymetli bilimsel varlıklarından biri. Sindel Volkan Konisi’nin eteklerinde yer alıyor. 1960'lı yıllarda Demirköprü Barajı inşaatı sırasında yapılan yol kazısı sırasında keşfedildi. Volkan konisi aktif hale geldiğinde, etrafa yayılan kül, yağmurla birleşerek çamurlaşır.

O dönemde bölgede yaşayan insanların, volkanik patlamalar sırasında korkuyla değil, yavaşça volkanın yanına doğru yürüdükleri düşünülüyor. Çünkü ayak izleri volkanın patlamasından kaçış yönünde değil, aksine volkanın bulunduğu yere doğru. Bulunan izler arasında hayvan ve insan izleri, ayrıca kadın, erkek ve çocuklara ait izler de var.

Bu izler, kül tabakasının üzerinde oluştu ve ardından ikinci bir patlama ile sıcak kül bu izleri kapladı, böylece günümüze taşlaşmış halde ulaşabildi. Sergilenen ayak izleri, 44-45 numara arasında olup, bir erkeğe ait olduğu düşünülmektedir" şeklinde konuştu.