Hayat

Doğanın Kucakladığı Saklı Mekanlar: Türkiye’nin Gizli Kalmış 10 Cenneti

Doğanın muazzam güzelliklerini keşfetmek isteyenler için Türkiye, adeta bir hazine. Ancak, bazı mekanlar halktan uzak kalmayı başararak saklı kalmayı sürdürüyor. "Doğanın Kucakladığı Saklı Mekanlar" başlıklı bu yazımızda, Türkiye'nin gizli kalmış 10 cennet köşesini detaylarıyla inceleyeceğiz. Her biri kendine özgü doğal özellikleri, bozulmamış ekosistemleri ve eşsiz manzaralarıyla öne çıkan bu mekanlar, şehir hayatının stresinden kaçmak isteyenler için ideal rotalar sunuyor. İşte, bu saklı cenne

Abone Ol

Kekova, Antalya Antalya ilinin Demre ilçesine bağlı Kekova, Likya dilinde "Dolichiste" olarak bilinen, kayalık bir adadır. 4.5 km² yüzölçümüne sahip olan bu ada, şu anda yerleşim yeri olmayan bir bölgede yer almaktadır. Üzerinde pansiyonlar ve kafeler bulunan Kaleköy kısmı, adanın karşı kıyısındaki anakaraya bağlıdır ve teknelerle ulaşım sağlanır. Kekova, İtalyan işgali sonrasında Türkiye ve İtalya arasında bir süre anlaşmazlık konusu olmuş; 1932'de yapılan anlaşma ile Türkiye'ye bırakılmıştır. Adanın kuzeyinde, 2. yüzyılda depremlerle yok olan antik Dolkisthe kentine ait batık kalıntılar bulunmaktadır. Bizans döneminde yeniden inşa edilen şehir, Arap akınları nedeniyle terk edilmiştir. Kekova ve çevresi 18 Haziran 1990'da sit alanı ilan edilmiştir; dalış ve yüzüşler özel izinle yapılmaktadır, ancak tarihî batıkların bulunduğu yerler haricinde yasak kaldırılmıştır. Kekova bölgesi, 260 km²'lik bir alanı kapsar ve Kekova Adası ile Kaleköy, Üçağız köyleri, Simena, Aperlae, Dolchiste ve Teimioussa antik kentlerini içerir. Kaleköy (antik Simena) ve Üçağız (antik Teimioussa) köylerine sadece deniz yoluyla ulaşılabilir. Üçağız'ın adı, açık denize açılan üç çıkışa atıfta bulunur.

Şövalye Adası, Fethiye-Muğla Fethiye Körfezi'nin girişinde yer alan, yerel halk tarafından Fethiye Adası veya Megri Adası olarak bilinen Şövalye Adası, bölgedeki tek yerleşim yeri olan ada olarak dikkat çeker. İnce uzun yapısıyla körfezin girişini adeta bir kapı gibi kapatarak, denizden gelen etkilerden korunaklı bir bölge oluşturur. Adanın adı, Rodos Şövalyeleri'nden gelmektedir. Bu ünlü şövalyeler, adayı üs olarak kullanmış ve burada uzun süre yaşamışlardır. Adada, şövalyeler tarafından inşa edilen kalenin kalıntıları hâlâ görülebilir. Şövalye Adası, tarih boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapmıştır. Likyalılar, Romalılar, Bizanslılar, Haçlı Şövalyeleri ve Osmanlılar gibi çeşitli uygarlıkların dikkatini çekmiş ve özellikle savunma alanında önemli bir merkez olmuştur. 15. yüzyılda Rodos Şövalyeleri tarafından yapılan kale, adada uzun süre hakimiyet sağlamış; Roma döneminden kalma ihtişamlı kalenin surları, evlerin ve sarnıçların kalıntıları ise günümüze kadar ulaşmıştır.

Birgi Köyü, İzmir Birgi, İzmir ilinin Ödemiş ilçesine bağlı tarihi bir mahalledir. Tarih boyunca Frigler, Lidyalılar, Ahameniş İmparatorluğu, Pergamon Krallığı ve Romalılar gibi çeşitli medeniyetlerin egemenliği altında kalmıştır. 13. ve 14. yüzyıllarda Aydınoğulları Beyliği'nin başkenti olarak önemli bir rol oynamış, 1426 yılında ise Osmanlı İmparatorluğu'nun sınırlarına dahil edilmiştir. Daha önce bir köy olan Birgi, 2012 yılında çıkarılan 6360 sayılı yasa ile mahalle statüsü kazanmış ve bu statü 30 Mart 2014 tarihinde yürürlüğe girmiştir.

Gideros Koyu, Kastamonu Gideros Koyu'na hem deniz hem de kara yoluyla ulaşılabilir. Karadan gelmek isteyenler, Bolu-Gerede arasında Yeni Çağ Yolu'nu kullanarak Devrek ve Bartın üzerinden ulaşabilirler. Gideros Koyu, Cide’ye 12 km uzaklıktadır. Cide, Kastamonu iline bağlı ve Karadeniz kıyısında yer alan, doğal güzellikleri ve misafirperver Anadolu kültürü ile tanınan bir destinasyondur. Kuzeyde Karadeniz, güneyde ise Küre Dağları ile çevrilidir. Bölgede zengin bir orman örtüsü ve çeşitli çaylar ile dereler bulunmaktadır. Tarih boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapmış olan Cide, Homeros’un İlyada'sında Kytoron ve Aigialos isimli antik kentlerle anılmıştır. Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinden izler taşımaktadır. Ayrıca, tarih boyunca İpek Yolu üzerinde bir ticaret merkezi olmuştur.

Küçük Kargı Koyu, Muğla Küçük Kargı Koyu, Ege Denizi'nde, Güney Türkiye'de bulunan ve çam ormanlarıyla çevrili bir koydur. Bu koy, iki bölgeye ayrılan denizle şekillenen geniş bir alandır ve girişinde Doğan Burnu önünde suyun biraz üstünde kaya ve döküntüler bulunur. Derinliği sayesinde koya giriş rahattır.Koyun etrafında şahane bir plaj bulunur ve arkasındaki 200.000 m²'lik alan, astım ve bronş hastalıklarına iyi geldiği söylenen günlük ağaçlarıyla kaplıdır. Halk arasında "Günlüklü Koy" olarak bilinir. Bölge, modern bir piknik alanı ve çeşitli hizmetler sunan tesislerle donatılmıştır. Burada taksi ve çeşitli ihtiyaçlarınızı karşılayacak olanaklar bulunur. Göcek 8, Dalaman Uluslararası Havaalanı ise 38 kilometre uzaklıktadır. Koy, lodosa açık olup melteme de açıktır. Plaj önünde 8-12 metre kum zemine demir atıp alargada kalınabilir. Ayrıca koyda, tonozlarla 16 teknenin bağlanabileceği bir iskele bulunur. Tesiste elektrik, su, buz, çamaşırhane ve market hizmetleri mevcuttur. Wireless bağlantı da sağlanmaktadır. Restoranlar, kafe, bar ve bungalovlar gibi çeşitli hizmet seçenekleri sunulmaktadır.

Palamutbükü, Datça Türkiye’nin doğa ile iç içe köşelerinden biri olan Datça Yarımadası, her bir koyuyla ziyaretçilerini kendine hayran bırakıyor. Datça ilçe merkezine sadece 25 kilometre uzaklıkta yer alan Palamutbükü, zeytin ve badem ağaçlarıyla çevrili adeta bir cennet köşesi. Masmavi denizi o kadar temiz ki, sudan çıkmak istemeyebilirsiniz. Dalış meraklıları için Palamutbükü, keşfedilecek birçok dalış noktası sunuyor. Ayrıca, tekne turlarıyla çevredeki koyları da keşfetme fırsatı bulabilirsiniz. Dalışla ilgilenmeseniz bile, tekne turlarıyla bu güzel koyları dolaşmanızı öneririm.

Akgöl, Sinop Ayancık İlçesi'nin güneyinde bulunan Akgöl, etraftaki sık köknar ormanları içinden akan iki çayın birleşmesiyle oluşmuş yapay bir gölettir. 1991 yılında Bakanlar Kurulu Kararı ile ismi Akgöl Yaylası olarak değiştirilmiş ve turizm merkezi ilan edilmiştir. Göl, ortalama 3 dönümlük bir alanı kaplamaktadır. Günübirlik geziler için uygun olan göl civarındaki orman içlerinde piknik alanları bulunmaktadır. Çevresindeki ormanlarda yaban domuzu, ayı, kurt, çakal ve tavşan gibi yabani hayvanlara rastlamak mümkün olan gölün yanında Orman İşletme Müdürlüğü’ne ait bir tesis bulunmaktadır.

Bördübet Koyu, Marmaris Bördübet Koyu, hem ormanla hem de denizle iç içe, gece yıldızları çıplak gözle izleyebileceğiniz büyüleyici bir doğal tatil cenneti olarak bilinir. Ayrıca, Kız Kumu Plajı ve Bayır Köyü gibi etkileyici bölgeleri de içerir. Bu koy, "Amazon Koyu" olarak da anılmaktadır. Bölgeye giderken ağaçlar arasındaki bazı bozuk yolları geçerek ulaşabileceğiniz Bördübet Koyu, Marmaris’e gelenlerin mutlaka görmesi gereken bir doğa harikasıdır.

Kovada Gölü, Isparta Kovada Gölü, Isparta ilinde, Antalya Körfezi'nin kuzeyinde bulunan tatlı su gölüdür. Eğirdir Gölü’nün doğal bir uzantısı olan bu göl, Eğirdir Gölü’nden gelen fazla suyla beslenir. Kovada Gölü, tektonik hareketler ve karstik erime sonucu oluşmuştur ve 6 km uzunluğunda, 2-3 km genişliğindedir. Denizden 908 metre yükseklikte yer alır ve 7,9 km² yüzölçümüne sahiptir. En derin noktası 6 metre kadardır. Gölün suları tatlıdır ve Kurudere adlı bir akarsu tarafından dışarıya akıtılır, ancak yazın bu akarsu kurur. Sular genellikle düdenlerle kaybolur ve Haymana Köyü yakınlarında yeniden yüzeye çıkar. Kovada Gölü’nün çevresi zengin bitki örtüsüne ve çeşitli hayvanlara ev sahipliği yapar, bu nedenle "Milli Park" olarak korunmaktadır. Göldeki balık türleri arasında pulu sazan, sudak, kadife balığı ve gümüş havuz balığı bulunur. Kovada 1 ve Kovada 2 Hidroelektrik Santralleri, Isparta ve Burdur bölgesinin elektrik ihtiyacını karşılar, ancak bu durum göl seviyesinde düşüşlere yol açmaktadır. Ayrıca, Eğirdir arıtma tesisinden çıkan sular Kovada Kanalı ile göle karışmakta ve bu durum su kalitesinin düşmesine neden olmaktadır. Gölde yaşayan ıstakozlarda metal birikmesi de tespit edilmiştir.

Borabay Gölü, Amasya Boraboy Gölü, Amasya'nın Taşova ilçesine yaklaşık 25 km uzaklıkta ve Boraboy köyünün batısında bulunan doğal bir heyelan set gölüdür. Göl, Kuzey Anadolu Fay Hattı'nın etkisiyle oluşan heyelan sonucu meydana gelmiştir. Heyelan, Çatağın Deresi'nin su birikintisiyle gölü oluşturmuş ve göl seviyesinin kontrolü için bir beton bent inşa edilmiştir. Bentteki kapak sistemi, aşırı su yükselmelerini engellemektedir. Göl, tarımsal sulama ve rekreasyon amaçlı kullanılmaktadır. Gölün çevresi, kuzeyde sarıçam ormanları, güneyde ise gürgen ve kayın ormanları ile kaplıdır. Yaz aylarında çevredeki insanlar için serin bir alan sunan göl, 2017'de 70.000 ziyaretçi tarafından görülmüştür. Boraboy Gölü, Boraboy Gölü Tabiat Parkı içinde yer almaktadır.