Girit, Ege’nin karşı kıyısındaki komşumuz Yunanistan‘a bağlı bir ada. Ege Denizindeki en büyük, Akdeniz’in ise beşinci en büyük adası unvanına sahip. Bembeyaz evleri, tarihi mimari yapıları, antik kentleri, adayı sarıp sarmalayan zeytin ağaçları, balıkçı tekneleri, upuzun temiz kumsalları, güzel denizi ve leziz ve sağlıklı mutfağıyla Akdeniz çanağının en hoş adalarından biri.
Girit, Türk, Yunan ve İtalyan kültürlerinin kesiştiği, sayısız medeniyetin izlerinin görülebildiği bir destinasyon. Yunanistan’ın dördüncü en büyük şehri ve Girit adasının merkezi olan Kandiye (Heraklion) ve sağlıklı Akdeniz mutfağıyla tanınan Girit Adası, bölgenin en eski uygarlıklarından Minos’a yüzyıllar boyunca beşiklik etmiş, sonrasında Venedik ve Osmanlı kültürleriyle yoğrulmuş, çok kültürlü bir dünya harikası.
Dünyaya Akdeniz tipi sağlıklı beslenme modeli ile ismini duyuran Girit, taze deniz ürünleri ve geleneksel zeytinyağlı ot yemekleri ile eşsiz bir mutfak kültürüne sahip. Yunan Adaları arasında kendine has kültürü ve atmosferi ile öne çıkan Girit, yerel kültürü deneyimleyebileceğiniz şirin köyleri, el değmemiş koy ve kumsallarla çevrili kıyı şeridi, zengin sualtı dünyası ve tarihi ve kültürel değerleri ile unutulmaz bir tatil merkezi.
Girit Adası Gezi Rehberi
Girit, Ege Denizinin güneyinde yer alan, Yunanistan’ın en büyük adası. Doğal güzellikleri ve zengin tarihi geçmişi ile bölgenin en eski yerleşim yerlerinden biri olan Girit’in tarihi MÖ 2 binli yıllara uzanıyor. Avrupa’nın ilk uygarlıklarından biri olan Minos uygarlığına ev sahipliği yapan adada, ilk insan izleri MÖ 4 binli yıllarda görülüyor.
Bulunduğu coğrafi konumu nedeniyle tarih boyunca birçok uygarlık ve devletin iştahını kabartan Girit, MÖ 69 yılında Roma İmparatorluğu tarafından fethedilmiş. Roma İmparatorluğunun bölünmesinin ardından Doğu Roma’da kalan ada, Emeviler’den itibaren birçok Arap akınına maruz kalmış.
IV. Haçlı Seferinin ardından Venediklilere satılan Girit, Venedik hakimiyeti döneminde çok sayıda kale ve garnizonun kurulduğu önemli bir ticaret merkezine dönüşmüş. 1645-1669 yılları arasında 24 yıl boyunca devam eden kuşatmanın ardından Osmanlı egemenliğine geçmiş. Osmanlının adadaki hakimiyeti sırasında merkezi Kandiye olmak üzere kurulan Girit Eyaleti, Kandiye, Hanya ve Resmo sancaklarına ayrılmış.
II. Meşrutiyetin ilanından sonra Girit Meclisinin aldığı Yunanistan’a katılma kararını, Yunan ve Girit meclislerinin birleşme kararı izlemiş ve Osmanlı yönetiminden çıkan Girit Adası, Yunanistan’a bırakılmış. II. Dünya Savaşında 1941’de Alman işgalinde ağır bombardımandan hasar gören adanın merkezi, günümüzde adayı ziyaret eden birçok kişi için Girit’e ilk adım atılan nokta.
Girit’te Yunanistan’ın resmi dili Yunanca konuşuluyor. Adanın yüksek turizm potansiyeli ve turist hareketliliği nedeniyle İngilizce de konuşulan diller arasında. Yunanistan para birimi Euro. Girit, Türkiye ile aynı saat diliminde bulunuyor. Girit’in nüfusu 635 bin.
GİRİT’E GİTMEK İÇİN NE GEREKİYOR
Girit’e gitmek için ya Yeşil Pasaport sahibi olmanız, Schengen vizesi ya da Yunan Adaları Kapı Vizesi almanız gerekiyor.
Yurt dışına çıkarken yurtdışı çıkış harcı ödemeniz gerekiyor. Yunanistan Gezilecek Yerler blog yazımda ülkede gezilip görülecek yerler ile ilgili detaylı bilgiler paylaştım. Gitmeden okumanızı tavsiye ederim. Daha uygun bir Girit tatili yapmak için Seyahat Rehberi kategorisindeki uygun otel nasıl bulunur, vize/pasaport, hayat kurtaran akıllı telefon uygulamaları blog yazılarım size yol gösterebilir.
GİRİT NEREDE?
Girit Adası, Akdeniz’de Yunanistan’a bağlı bir ada. Yunanistan, aynı zamanda bir Güneydoğu Avrupa ülkesi. Yunanistan’ın güneyinde Akdeniz’in Yunanistan ile Türkiye arasındaki bölümünde doğu-batı ekseninde uzanan Girit’in kuzeyinde Mikonos, güneyinde Libya ve Mısır, doğusunda ise Kıbrıs bulunuyor.
GİRİT’E NE ZAMAN GİDİLİR?
Güney Ege’de bulunan Girit’in büyük bölümünde, Akdeniz tipi iklim hâkim. Yazlar oldukça sıcak geçerken kışlar ise ılıman. Adanın güney kıyılarda ise Kuzey Afrika tipi iklim gözleniyor. Bu bölgede yazlar daha uzun ve daha sıcak geçiyor.
Girit tam bir Akdeniz adası. Yaz döneminde planlanacak tatilleriniz için gayet doğru bir tercih, ayrıca tarihi geçmişi ve sahip olduğu mirası düşününce kültür turizmi açısından doğru bir rota. Tatil beklentiniz doğrultusunda, yılın her dönemi, Girit seyahatinizi keyifli kılacak bir neden var. Eğer asıl hedef, Akdeniz’in keyfine varmak ise mayıs-ekim arası adanın keyfini çıkartmak için en uygun dönem olabilir.
GİRİT ADASINA NASIL GİDİLİR?
Türkiye‘den Girit Adasına direkt ulaşım yok. İstanbul Havalimanı’ndan Türk Hava Yolları ve Olympic Air, Sabiha Gökçen Havalimanı’ndan ise Pegasus Havayolları ile Atina üzerinden aktarmalı uçuşlarla Girit’e uçakla gidebilirsiniz. İstanbul-Atina uçuşu 1 saat 25 dakika, Atina-Girit uçuşu ise 50 dakika sürüyor.
Girit Kandiye Havalimanı, Girit’in merkezi olarak kabul edilen Kandiye’nin 3 km doğusunda yer alıyor. Havalimanından şehir merkezine ulaşım için toplu ulaşım imkanı bulunmuyor. Taksi, araç kiralama ve özel transfer araçlarıyla şehir merkezine ulaşabilirsiniz.
Yunanistan’ın en kalabalık nüfusa sahip adalarından Girit ile Atina Pire Limanı arasında düzenli feribot seferleri var. Haftada 42 feribot seferinin gerçekleştirildiği Girit-Atina güzergahında Minoan Lines, Anek Lines, Anek Superfast ve Golden Star firmaları yolcu taşıyor. Girit-Atina feribotla yolculuk süresi 7 saat 15 dakika.
Girit’te şehir merkezlerinden yakın köylere veya özel bölgelere otobüs seferleri düzenleniyor. Adanın bazı bölgelerine karayolu bulunmadığından ulaşım deniz yolu ile gerçekleşiyor. Otobüs saatlerinin seyrek olmasından dolayı araç ya da motosiklet kiralamak en iyi ulaşım yöntemi.
Girit Adası Gezilecek Yerler
Girit Adası gezilecek yerler rotasında ilk durak Kandiye’deki 400 yıllık Venedik hâkimiyetinden kalan tarihi bölge. Eski şirin evleri ve dar caddeleriyle bir zamanlar Ege’nin ticaret merkezi olan Kandiye’de, görkemli Venedik Kalesi’nin hâkim olduğu liman şehri tanımak için en iyi başlangıç noktası. Oldukça hareketli olan şehir merkezinde denize doğru uzanan limanın sonunda, Cenevizlilerden kalma bir kale olan Kules yer alıyor.
Kandiye kent merkezinde, en sık rastlayacağınız eski eserlerden biri de çeşmeler. Venedik duvarları üzerine oyularak yapılan çeşmelerin en bilineni Aslanlı Çeşme’nin olduğu Lion Square Meydanı. Meşhur Roma Çeşmeleri, Osmanlı Çeşmeleri ve Morosini Çeşmesi bunlardan diğerleri. Kentin en hareketli diğer bir meydanı olan Venizelou Meydanı ile meydanın kuzeyinde yer alan Hanya Kapısı da görülmeli.
Venedik izlerinden biri olan Venedik Kalesi, kenti bir uçtan diğer uca çevreleyen Venedik duvarlarının, denize doğru uzanan kısmında yer alıyor. Hemen karşısındaki kıyıda ise, cephanelikler duruyor. Zamanında saldırılara karşı kent buradan korunuyordu.
Her katında, farklı dönemlere ait eserlerin sergilendiği Heraklion Arkeoloji Müzesi, Girit’in tarihine ilişkin bilgi de alınabiliyor. Giritlilerin aslen Mısırlı olan Aziz Minas’ya olan sevgilerinden dolayı, onun adına birçok yerde yaptırdıkları manastırlar ve kiliselerin en önemlisi olan Aziz Minas Katedrali ile Bizans ve Venedik dönemlerinde inşa edilerek onarılan, Osmanlıların da bir dönem cami olarak kullandığı Agios Titus Kilisesi kentin tarihi dokuları arasında bulunuyor.
Helenistik dönem ve Minos uygarlığına ait pek çok kalıntının yer aldığı müzenin en ünlü parçası da halen üzerindeki dilin çözülemediği Phaistos Diski. Kandiye’ye 50 km mesafede bulunan Dikteon Mağarası, efsanelere göre Zeus’un büyüdüğü mağara olmasıyla ünlü.
Knossos Sarayı da merkeze 8 km uzaklıkta bulunan ve yine Minos uygarlığının kalıntıları olan Knossos Şehri’nin yer aldığı alan. Restorasyonu nedeniyle çokça eleştirilen Knossos sarayı, Avrupa’nın en eski sarayı olma unvanı nedeniyle her yıl çok sayıda turisti ağırlıyor. Knossos’u anlamak için rehber eşliğinde gezmek ve gelmeden önce tarihiyle ilgili bir şeyler okumakta fayda var.
Küçük fakat etkileyici bir müze olan Girit Tarih Müzesinde Girit tarihi ve yaşamış olan uygarlıklarla ilgili bilgilerin yanı sıra, Kandiye doğumlu ve Zorba’nın yazarı Kazancakis’in kişisel eşyalarının yer aldığı bir bölüm de bulunuyor.
Akdeniz’in en önemli turizm merkezlerinden Girit Adasında gezilecek yerler arasında adanın yönetim merkezi Kandiye şehri, Kandiye’nin 400 yıllık Venedik hâkimiyetinden kalan tarihi şehir bölgesi, Minos medeniyetinin izlerinin görüldüğü Knossos Antik Kenti, adanın zengin tarihi geçmişinin izlerini taşıyan Heraklion Arkeoloji Müzesi, Retimnon’daki (Resmo) Venedik Kalesi, Batı Girit’in merkezi Hanya ve Imbros Kanyonu bulunuyor.
Kandiye
Kandiye, orijinal adı Heraklion olan, Girit Adasının yönetim merkezi ve en büyük şehri. Yunan Adaları turları içinde önemli bir yeri olan şehir ünlü Yunan yazar Nicos Kazancakis’in memleketi aynı zamanda. Kandiye, bir Yunan kasabası hissinden daha çok Venedik döneminden kalma bir şehir gibi.
Şehirde ilk göze çarpanlar, Venedik kalesi ve neredeyse her köşe başında denk gelebileceğiniz çeşmeler. Çeşmeler arasında ise en dikkat çekici olan, şehrin meşhur ve hareketli meydanı Lion’daki Aslanlı Çeşme. Venedik Kalesi ise ada Venedik hakimiyetindeyken, şehri saldırılardan korumak için inşa edilmiş.
Heraklion Arkeoloji Müzesi, sergilediği koleksiyon ve boyutu açısından küçük denilebilecek, Girit tarihindeki savaşlar ve olaylarla ilgili bazı belgeler ve fotoğrafların sergilendiği bir müze. Müze içerisinde Kazancakis’e ayrılmış bir bölüm de bulunuyor. Müzenin en nadide parçası ise kilden yapılma bir tablet olan Phaistos Diski. Girit’in önemli müzeleri arasında olan Girit Tarih Müzesi de Kandiye’de.
Venedik Surları (Venetian City Wall), Kandiye’nin eski kent merkezini çevreleyen, Venedik döneminde inşa edilmiş savunma duvarları. Tarihi geçmişi Orta çağa uzanan surlar, adanın Venedik işgali döneminde baştan aşağıya yeniden inşa edilmiş. Osmanlı fethi sırasında 21 yıl boyunca tarihin en uzun kuşatmasına dayanan surların büyük bölümü günümüze bozulmadan ulaşmayı başarmış. Surlar, Avrupa’da en iyi korunan Venedik surları olarak kabul ediliyor.
Koules Fortress, Kandiye’nin eski limanının girişinde yer alıyor. Venedik Cumhuriyeti tarafından 16. yüzyılın başında inşa edilen kale, günümüze kadar ulaşmayı başarmış. Sanat sergileri ve konserlere ev sahipliği yapan yapı, Venedik’in sembolik tarihi noktalarından.
Aziz Minas Katedrali, Girit Başpiskoposluğu’nun merkezi. 1862 yılında yapımına başlanan katedral, 1895 yılında tamamlanmış. Girit’in en büyük dini yapısı olan katedral, Hristiyanlık dünyası için büyük önem taşıyan Aziz Minas’a adanmış.
Potamos Plajı, Kandiye’nin 41 km doğusunda, Malia kasabasında yer alıyor. İsmini yanı başında akan nehirden alan Potamos Plajı, ince kumlu kumsalı, doğusunda yer alan arkeolojik alanı ve serin ve sığ denizi ile özellikle çocuklu aileler ve kalabalıktan hoşlanmayanların tercih ettiği bir yer.
Cretaquarium, Avrupa’nın en büyük akvaryumlarından biri. 2005 yılında açılan akvaryumda köpek balığı başta olmak üzere birçok balık türü ve deniz canlısı bulunuyor. Akdeniz deniz yaşamının çeşitliliğini yansıtan akvaryum, interaktif sunum salonları ile belgesel gösterimlerine de ev sahipliği yapıyor.
Knossos Antik Kenti
Knossos Antik Kenti, Minos uygarlığına başkentlik yapan antik şehir. Girit’in kuzeyinde Kandiye şehrine 4 km uzaklıkta yer alan antik kentin en önemli yapısı ise Knossos Sarayı. Knossos Sarayı’nın tarihi geçmişi MÖ 1900 yılına uzanıyor. Antik şehirde çıkarılan objelerin birçoğu Kandiye Arkeoloji Müzesi’nde sergileniyor.
Kendine özgü mimarisi, labirent şeklinde inşa edilmiş odaları olan Knossos sarayı geçirdiği yangın ve deprem sonrası, epey hasar görmesine rağmen yeniden onarılarak turizme kazandırılmış.
Antik kentte yapılan kazılarda elde edilen en önemli eser ise Girit ile özdeşleştirilen yılanlı ana tanrıça figürü. Çok sayıda avlu ve odalardan oluşan ve labirenti andıran Knossos Sarayı, Theseus ve Minotor canavarı efsanesine de konu olmuş. Antik kent, büyük bir deprem ya da istila sonucunda terk edilmiş.
Platanyas
Platanyas (Platanias), Girit Adası’nın batısında, Hanya kentinin 10 km batısında yer alıyor. Plajı, otelleri, restoranları, kafeleri ve hediyelik eşya dükkanları ile ünlü bir tatil merkezi olan köy, Hanya Körfezi’nin batı ve güney kıyılarını oluşturuyor. Platanyas’ın eşsiz kumsalı Girit’in batısının en gözde plajı olarak biliniyor. Plajın yanı başında yer alan küçük limandan günübirlik teknelerle Ege’nin maviliklerini keşfedebilirsiniz.
Rethymnon
Rethymnon (Resmo), Kandiye’nin 80 km batısında, Ege Denizi kıyısında, büyük bölümünde Venedik ve Osmanlı yapılarının bulunduğu bir tatil bölgesi. Bölgenin doğusunda bulunan kumsallar ve arkasına dizilmiş dağlarıyla tablolardan fırlamış gibi bir manzarayla karşılaşıyorsunuz. Bu dağlar küçük Yunan köylerine ev sahipliği yapıyor. Rethymnon’da geçireceğiniz bir günü de bu dağlarda yürüyüşe ve köyleri keşfetmeye ayırabilirsiniz.
Birçok tarihi yapının küçük butik otellere, mağazalara ve restoranlara dönüştürüldüğü Resmo’nun, daracık, kıvrımlı sokaklarını yürüyerek keşfettikten sonra Antik Venedik Limanı’ndan bir şeyler atıştırıp deniz havası alabilirsiniz.
Kournas Gölü, Hanya’ya 47 km uzaklıkta, Kournas Köyü yakınında bulunuyor. Girit Adası’nın tek tatlı su gölü olan Kournas Gölü’nün de içinde bulunduğu alan doğa koruma bölgesi olarak sayısız bitki ve hayvan türüne ev sahipliği yapıyor. Göl, özellikle yılan balığı popülasyonu ile ünlü. Gölün çevresinde deniz ürünleri ve zeytinyağlı yemekler sunan restoranlar ve deniz bisikleti kiralama dükkanları bulunuyor.
Plakias
Plakias, geçmişte mütevazı bir balıkçı köyüyken günümüzde Girit’in güney sahilindeki en popüler tatil merkezlerinden birine dönüştü. Adanın en gelişmiş bölgesi olan kuzey sahilinin aksine küçük bir kasaba hissini yansıtan sakin atmosferi ve bakir özelliklerini koruyan köy, hilal şeklindeki plajı ile ünlü.
Preveli Manastırı, Plakias köyünün Ege Denizi’ne hakim tepesinde eşsiz bir manzaraya sahip. 17. yüzyılda inşa edilen manastırın içerisinde dini eserler koleksiyonuna sahip bir müze bulunuyor. Açık havalarda Libya’yı da görebileceğiniz manastır, birçok kişinin günbatımı manzarasını seyretmek için geldiği bir yapı.
Preveli Plajı, Girit’in en ünlü plajlarından biri. Adanın güneyinde, küçük bir nehrin ağzında yer alan plaj, her iki tarafından yükselene kayalıklarla sarılı. Hem karadan hem de teknelerle denizden ulaşılabilen plaj, adanın güneyini keşfetmek isteyenlerin uğrak noktalarından.
Matala Plajı, Girit’in güney kıyısında, bir tarafı kayalıklarla çevrili, mavi mağaralarla çevrili, ince kumlu bir plaj. Çevresinde çok sayıda restoranın sıralandığı plajda küçük teknelerle mağara turları düzenleniyor. 1960’lı yıllarda hippilerin uğrak noktası olan mağaralar günümüzde gezginlere hitap ediyor.
Imbros Kanyonu
Imbros Kanyonu, Girit’in güneyindeki Hora Sfakion bölgesinde bulunan 11 km uzunluğundaki doğa harikası. En dar kısmı 1.60 metre olan kanyonun 8 km’lik bölümünde işaretli yürüyüş yolu bulunuyor. Rehberli yürüyüş turlarının düzenlendiği kanyon, İkinci Dünya Savaşı sırasında İngiliz askerlerinin Mısır’a tahliyesinin yapıldığı yer olarak tarihi öneme de sahip.
7. Hanya Gezilecek Yerler
Hanya, 1971 yılına kadar Girit’in başkentiydi. Günümüzde Batı Girit’in merkezi konumunda olan Hanya, pastel renkli evleri, yemyeşil sokakları ile romantik bir Yunan kasabası. Agora adı verilen kapalı çarşısı ile bilinen Hanya’nın bakir doğası ve plajları da her yıl binlerce ziyaretçiye ev sahipliği yapıyor. Hanya’nın en ünlü plajları ise Elafonissi ve Balos.
Eski Venedik Limanı (Old Venetian Harbor), Hanya’nın en hareketli merkezi. İskele, kafe, restoran, bar ve gece kulüpleri ile yaz aylarında cıvıl cıvıl olan limanda Venedik, Osmanlı ve Mısır egemenliği döneminin izleri görülüyor.
Balos Lagünü, Girit’in batısında, adanın en çok fotoğraflanan noktalarından biri. Egzotik manzarası, etkileyici plajları ve sığ turkuaz renkli suyuyla lagün deniz, kum, güneş keyfi yapmak için ideal bir nokta.
Elafonissi Plajı, Hanya’ya 70 km uzaklıkta yer alıyor. Doğal güzellikleri, sığ kristal berraklığındaki suyu, ince kumlu kıyı şeridiyle bölgenin en çarpıcı kumsalı. Kumsalın üzerinde yer alan deniz kabukları nedeniyle uzaktan bakıldığında pembe görünen plajın çevresinde çok sayıda saklı koy da bulunuyor.
Assumption Katedrali, Hanya Katolik Katedrali ismiyle de bilinen, Girit’in tek Katolik katedrali. 1879 yılında Girit Katolik Piskoposu Aloisio Cannavo tarafından bölgenin tüm Katolik nüfusuna hizmet etmek üzere inşa edilen katedral iç ve dış tasarımı ile dikkat çekici güzellikte.
Theriso Geçidi, Hanya’nın 15 km güneyinde, Theriso Köyü’nde yer alıyor. 14 km boyunca, dar bir vadiden oluşan geçit trekking, tırmanma ve doğa sporları için elverişli bir bölge. Köyün çevresindeki yeşil alanlarda çok sayıda restoran, mangal ve piknik alanı bulunuyor.
8. Samaria Kanyonu
Samaria Kanyonu, Girit’in güney batısında, 18 km uzunluğunda, muhteşem bir manzaraya sahip. Girit porsuğu ve dikenli fare gibi Girit’e özgü endemik hayvan türlerine de ev sahipliği yapan kanyonun 16 km’lik kesiminde işaretli yürüyüş parkuru bulunuyor. Kanyonla aynı ismi taşıyan milli park içinde yer alan kanyon UNESCO Biyosfer Rezervi alanı olarak koruma altında.
9. Agios Nikolaos
Agios Nikolaos için Girit’in modern yüzü tanımlaması yapılıyor. Adanın doğu kıyısında bulunan Agios Nikolaos, modern, şık otel ve restoranları ile adaya gelen turistlerin gözdesi. Antik kalıntılarla dolu bir bölgede yer alan kasaba gölü, limanı, Kitroplatia Plajı ve marinasıyla ünlü.
Spinalonga, Girit’in kuzeydoğusunda, Elounda doğal limanının ağzında konumlanan 8.5 hektarlık bir alana sahip, kurak ve çorak kayalıklardan oluşan adacık. Stratejik konumu nedeniyle yüzyıllar boyunca Girit’in savunmasında öncü bir rol üstlenen adanın etrafı surlarla çevrili. İnsan yaşamanın olmadığı adaya tekne turları ve özel teknelerle ile ulaşılıyor.
Voulismeni Gölü, Agios Nikolaos bölgesinde zaman geçirmek için en keyifli noktalardan biri. Göl kenarına konumlanmış restoran ve kafelerde dingin zamanlar geçirebileceğiniz gibi bot turuna da çıkabilirsiniz.
10. Kritsa Köyü
Kritsa, Girit’in doğusunda yer alan Agios Nikolaos kasabasına 11 km uzaklıkta bulunuyor. Lassithi (Dikti) dağlarında eski evleri ve dar sokakları ile geleneksel bir Girit köyü olan Kritsa’nın pek çok noktasından zeytin bahçeleri, sahil ve dağ manzarasını izleyebilirsiniz. Ödüllü zeytinyağı üreten çok sayıda butik işletmenin yer aldığı köyün aile işletmesi restoranlarında mola verebilirsiniz.
11. Richtis Kanyonu
Richtis Kanyonu (Richtis Gorge), Agios Nikolaos ve Sitia arasında yer alan 4 km uzunluğundaki kanyon. Kanyonla aynı ismi taşıyan eşsiz güzellikteki şelale kanyonun en ilgi çeken noktası. Çınar ağaçlarıyla bezeli yemyeşil bir bitki örtüsüne sahip olan kanyonda yerel kelebek türleri, küçük sürüngenler, kuşlar ve küçük memelerden oluşan zengin bir yaban hayatı var.
12. Paliani Manastırı
Palliani Manastırı (Moni Palianis), Kandiye’nin 20 km güneybatısında, Venereto Boğazı’nın doğusunda bulunan Avgeniki ve Venerato köylerinin yanında yer alıyor. Girit’in en eski manastırlarından biri olan Palliani Manastırı, Osmanlı’nın Girit’e egemen olduğu dönemde tahrip olmasına rağmen Yunanistan’ın bağımsızlığının ardından restore edilerek yeniden ibadete açılmış. Manastırın Hristiyan dünyası için önemi Meryem Ana’nın ikonuyla ilişkili olan kutsal Myrtle ağacının manastırın bahçesinde yer alması.
13. Palm Beach
Girit’in en izole bölgesi olan doğu kıyısında yer alan Palm Beach, altın renkli kumları, palmiye ağaçları ve doğal bir havuzu andıran turkuaz deniziyle turistler arasında oldukça popüler. İzole bir bölge olmasından dolayı plajın doğası göz alıcı bir görünüme sahip. Asıl ismi Finikodasos olan plaj, günümüzdeki adını dev palmiye ağaçlarından alıyor.
14. Listis Plajı
Listis Plajı, Kandiye’nin 69 km güneydoğusunda, Kastri ve Tsoutsouras köyleri arasında yer alıyor. İnce kumu, kristal berraklığındaki sığ suları ve sakin atmosferi ile Girit’te gözlerden uzakta dinlenmek ve denizin tadını çıkarmak isteyenler tarafından en çok tercih edilen plajlarından biri olan Listis’te plajın doğusunda yer alan dev kayalar görülmeye değer. Plajın yanı başında bulunan iki ayrı mağara, geçmişte korsan yatağı olarak kullanılmış.
15. Chrissi Adası
Chrissi Adası, Altın Ada olarak bilinen, Güney Girit Denizi’nde, Girit’in yaklaşık 15 km doğusunda yer alan altın sarısı renkli kumsallarıyla ünlü bir ada. Ierapetra’dan ve Myrtos’tan teknelerle ulaşılabilen adanın kuzey bölümü çıplaklar plajı olarak kullanılıyor. Adanın batı kesiminde ise 13. yüzyılda inşa edilen St. Nicholas Şapeli bulunuyor. Ada çevresindeki sığ sulu plajlar çocuklu aileler ve yüzme bilmeyenler için ideal.
Yunanistan’ın en büyük adası Girit, Akdeniz çanağının en önemli turizm merkezlerinden. Avrupa medeniyetine öncü olan Minos uygarlığının izlerine ev sahipliği yapan ada, leziz yemekleri, zengin tarihi geçmişi ve doğal güzellikleriyle öne çıkıyor.