Göztepe için her hafta geri sayım yapıyoruz. Şimdi oldu, bu hafta tamam, derken son 4 haftaya girdik. Ne Göz Göz farkı açıp Süper Lig’e çıkışını ilan etti ne de rakipleri farkı kapatabildi.
Tuzlaspor maçı kolay gibi görünse de esasında çok zordu. Çünkü İstanbul ekibi düşmeme mücadelesi veriyordu. Hem de tam sınırda. Sarı kırmızılı takımın ilk 11’ini artık ben bile ezberledim. Oturan oyun sistemi, durumu idare ediyor. Ancak ne uzuyoruz ne kısalıyoruz. İsmail Köybaşı’nın sakatlığı, biraz da olsa takımı etkiledi. Tecrübesiyle hem hücuma hem de defansa katkı yapıyordu. Yerine oynayan Ümit Akdağ belki alışık olmadığından gayret etmesine rağmen aynı etkiyi veremiyor.
Göztepe, skor üretmekte zaman zaman zorlanıyor. Erzurum maçındaki bol pozisyonları bu karşılaşmada göremedik. Neyse ki, Lundqvist’in ilginç golü puanı getirdi. Sarı kırmızılarda Yalçın üretmezse, Messaoudi üretmezse işler daha da zorlaşıyor. 1 – 1’lik skor hiç yoktan iyidir, diyoruz. Fakat şartlar ne olursa olsun; bu takımın 13 maçta sadece Kocaelispor’a kaybettiğini unutmayalım. Bu çok zor bir seriydi. Sadece takım olabilenler bunu başarabilir.
Yine kaçan 3 puanın üzüntüsünü takılan rakipler hafifletti.
Bu hafta lige veda etmiş Giresunspor karşısında bir katakulli olmadıkça Göztepe kazanır diye umut ediyorum. Sonrasında İzmir’de Gençlerbirliği önünde Süper Lig’e çıkışını ilan eder. Hesap yapa yapa ligin sonunu getirdik.
Haydi Göztepe bitir artık şu işi. Hepimiz rahat bir nefes alıp Süper Lig’in keyfini çıkartalım.