Gümüşhane, sadece muhteşem doğası ve tarihi zenginlikleriyle değil, aynı zamanda benzersiz örf ve adetleriyle de dikkat çeken bir şehirdir. Gümüşhane'nin gelenekleri, yıllar boyunca kuşaktan kuşağa aktarılarak bugünlere gelmiştir. Peki, Gümüşhane    örf ve adetleri nelerdir? Gümüşhane'nin gelenekleri neler? Bu yazıda, Gümüşhane'nin geleneksel yaşam tarzını ve örf-adetlerini derinlemesine inceleyerek, okuyuculara kapsamlı bir bakış sunacağız.

Gümüşhane örf ve adetleri nelerdir?

Evlilik, insan hayatının önemli bir bölümünü kapsayan, evlilik ve öncesinde yaşanan bir dönemdir. Bu dönemde, ağızdan ağıza anlatılanlarla veya devam eden uygulamalarla günümüze kadar gelen töreler bulunmaktadır.

İnsanoğlu yaradılışı gereği tek başına yaşayamaz. Her zaman hayatını paylaşacağı, birlikte yaşayacağı birini arar. Bu birliktelik isteği, sevgi, saygı ve hoşgörüyle birleşince zamanla evliliğe dönüşür. Evlilik, Türk kültüründe önemli bir yere sahiptir.

Gümüşhane yöresinde düğün kültürünü anlatan şu yerel maniyle başlayalım:

"Elmanın irisini
Kış yedi birisini
Evlenmek bir keredir.
Seç de al iyisini."

Evliliğin geri dönülemez bir yol olduğunu vurgulayan "Ata binmesi bir ayıp, inmesi iki ayıp" sözüyle, doğru karar vermenin önemi "Kırk ölçüp bir biçmek" deyimiyle vurgulanır.

Gümüşhane yöresinde evlenme yaşı eskiden kızlarda 15-16, erkeklerde ise 15-20 olarak belirlenirdi. Köylerde erken evlenme çiftçi olan aileye işgücü katkısı sağlama, büyüklere hizmet, bir de "Erken evlen döl alır, erken kalkan yol alır" atasözünden olduğu gibi nüfusun çoğalması amacıyla yapılırdı. Ancak günümüzde eğitim, öğretim, maddiyat gibi nedenlerden dolayı evlilik yaşı yükselmiştir.

Gümüşhane'nin gelenekleri neler?

Görücü gitme geleneğiyle evlenme, özellikle köylerde gerçekleşir. Oğlanın anne ve babası gelin adayını tanır. Gelin adayı tanındıktan sonra kızın aile yaşantısı titizlikle araştırılır. Kızın becerikliliğini anlamak için çeşitli testler yapılır. Erkek tarafından kız isteme konusunda becerikli olan iki hanım, kız evine gönderilir. Bu gidişler habersiz olur. Evlilik teklifi yapılırken evin tertip düzeni ve kızın aile büyüklerine saygı önemlidir.

Dünürcü gitme adı verilen bir törenle, oğlanın ailesi kızın ailesine giderek evlenme teklifini iletir. Görücüler, kızın ailesine niyetlerini belirtirler ve düşünme süresi isterler. Karar verme süresinin ardından tekrar gelinerek evlenme teklifi yapılır. Kız tarafı olumlu cevap verirse, nüfus cüzdanı teslim edilir ve resmi nikah tarihleri belirlenir.

Nişan günü gelin ve damat tarafından birlikte kutlanır. Nişanda takılar takılır, hediyeler alınıp verilir. Nişan töreni genellikle kız evinde yapılır ve her iki taraf da hazır bulunur. Nişanın ardından gelinle damadın giysileri birbirlerine karşılıklı olarak hediye edilir.

Düğün töreni genellikle sonbahara rastlar. Düğün öncesinde her iki taraf da hazırlıklar yapar. Düğün günü gelin, damat ve davetlilerin katılımıyla gerçekleşir. Düğün sonunda kına yakma töreni düzenlenir. Kına gecesi eğlenceli geçer ve gelin ağlatılır. Kına yakıldıktan sonra gelin ve damat, birkaç gün boyunca yalnız kalırlar.

Gelinin baba evinden ayrılma günü, erkek tarafı gelinle birlikte kız evine gider. Kız evinden gelin alınır, düğün alayı eşliğinde damat evine doğru yola çıkılır. Gelin, gelinlik ve takılarla süslenmiş olarak karşılanır.

Evlilik törenleri devam ederken, gelin ve damat için çeşitli ritüeller gerçekleştirilir. Gerilik töreniyle kız tarafı, çeyizlerin bir kısmını oğlan evine hediye eder. Bu tören, evliliğin tescili olarak kabul edilir.

Günümüzde, salon düğünlerine daha fazla önem verilmekte olup, geleneksel törelerin birçoğu unutulmuştur.

Kaynak: Haber Merkezi