Yenidoğan bebeklerin ölümüne yol açan ve yasa dışı kazanç sağladığı tespit edilen "yenidoğan çetesi" soruşturmasında, eski Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu'nun sahibi olduğu Özel Avcılar Hospital'in de ismi geçiyor. Müezzinoğlu, hastanesinin adı iddianamede yer almasının ardından açıklamalarda bulundu.
Oda TV'ye konuşan Mehmet Müezzinoğlu, "Bizim hastanemizin ismi geçiyor. Bizim insanı iyileştirmek, hayatta tutmak dışında bir anlayışımız olamaz. Böyle bir anlayışta olan kişiyi kabul etmemiz de mümkün değil. Ve bu anlayış dışında olan kişilerin de hukuk önünde ceza alması için de çalışırım. İnsan sağlığına, yaşam hakkına zarar veren kim olursa olsun bedelini en ağır şekilde öder." dedi.
"İçim rahat"
Özel Avcılar Hospital'in 1989 yılında kurulduğunu belirten Müezzinoğlu, henüz iddianameyi incelemediğini ancak hastane yönetiminden gerekli bilgileri aldığını ifade etti. Eski Sağlık Bakanı sözlerine şu şekilde devam etti: "Bu kapsamda yüzlerce çalışanımız oldu. Kimse yanlış yapmadı diyemeyiz. İddianameye bakmadım kamuoyuna yansıyan dışında da bir bilgim yok. Ancak hastane yönetiminden bilgi aldım o yüzden içim çok rahat. Çalışma arkadaşlarım işlerini iyi yapan kişilerdir. Zaten 6-7 denetim geçiriyoruz. Vicdani anlamda rahatım."
Ne olmuştu?
Türkiye’nin uzun süredir gündeminde olan "Yenidoğan Çetesi" soruşturması sonuçlandı. Hazırlanan iddianameye göre, bazı özel hastanelerin yenidoğan yoğun bakım ünitelerinde bebek ölümleri yoluyla haksız kazanç sağladıkları tespit edildi. Soruşturma kapsamında 22'si tutuklu olmak üzere toplam 47 şüpheliye yönelik cezai işlem yapılması talep edildi.
İstanbul'da faaliyet gösteren suç örgütünün, 112 Acil Çağrı Merkezi çalışanlarıyla işbirliği yaparak acil durumdaki bebekleri, önceden anlaşmaya vardıkları hastanelerin yenidoğan bölümlerine sevk ettikleri öne sürüldü. Ancak bu sevklerin, bebeklerin sağlık durumlarını iyileştirmek amacı gütmek yerine, yalnızca maddi kazanç sağlamak için yapıldığı iddia edildi. Bebeklerin uygun hastanelere yönlendirilmesi yerine, örgütün belirlediği hastanelere gönderildiği ve burada eksik sağlık hizmetleri yüzünden enfeksiyon kaparak ya da başka sebeplerle yaşamlarını yitirdikleri vurgulandı.
İddianamede, bazı hastanelerde sağlık hizmetlerinin usulsüz şekilde verildiği, hemşirelerin doktor gibi davranarak yetkileri dışında müdahalelerde bulundukları ve bunun neticesinde bebek ölüm oranlarının arttığı ifade edildi. Ayrıca, şüphelilerin bazı bebek ölümlerini kasıtlı olarak gerçekleştirdikleri de belirtildi.
Suç örgütünün lideri olduğu belirtilen Fırat Sarı ile diğer şüpheliler için, "kasten öldürme," "nitelikli dolandırıcılık" ve "resmi belgede sahtecilik" suçlarından yüzlerce yıl hapis cezası talep ediliyor. Şüphelilerin elde ettikleri haksız kazançlarla ilgili olarak ise, bu hastanelerin kapatılması ve mal varlıklarına el konulması isteniyor.
Soruşturma, Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam ediyor.