Devasa bir yarık oluşturan bu deprem sonucunda yaklaşık 200 zeytin ağacı bu yarığın içine düşerek zarar gördü. Depremin üzerinden dokuz ay geçtikten sonra, depremzede aile, bu bölgede zeytin hasadına başladı. Ancak bu hasat, korku ve tedirginlik içinde gerçekleşiyor.
Eskiden ailesiyle birlikte gülerek ve keyifle hasat yapan çiftçiler, şimdi deprem sonrası meydana gelen yarığın oluşturduğu tehlike nedeniyle korku içinde çalışıyor. Depremzede Ahmet Genç, deprem sonrası yaşanan bu zorlukları şu şekilde dile getirdi: "Depremden dolayı böyle bir yarık oluştu. Bizim tarlamızın dönümü 33 dönüm civarındaydı. Yani en az iki yüz ağaca yakın yarığa gitti. Şu karşı olan taraflar bana ait. Karşı yani 300 metre aşağı yukarı ara mesafemiz var. Oraya nasıl gideceğimi ben de bilmiyorum. Bir yol var diyorlar ama bizim tarlaya çıkar mı geçer mi bilmiyorum. Traktörle gitme şansımız var mı onu da bilmiyoruz. Çok zor yani çocuklarla birlikte oraya gitmek, toplamak. Bu şartlar içinde çalışmak tabii ki çok üzücü. Eskiden güle oynaya çalışıyorduk malımızda, bugün korkuyla topluyoruz. Yani çocuklarımızı getirmekte bile tedirginiz buraya."
Deprem sonrası bu bölgeye ilk kez gelen Yasemin Elmacıoğlu, korku içinde hasada katıldığını belirterek, "Yarığa doğru gidemiyorum, korkuyorum. İlk kez geliyorum buraya. Bulunduğum yerden ileri gidemiyorum. Korkuyorum, bak kaç metre yükseklik aşağı görünmüyor. Çok tedirginim" şeklinde konuştu.
