Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in memur, emekli ve işçiler için yapılacak zamların gerçekleşen enflasyona göre değil ‘hedeflenen enflasyona’ göre olacağı açıklamasının ardından Merkez Bankası da 2025 yılı için yüzde 14’lük enflasyon hedefini duyurdu. Söz konusu yüzde 14’lük oran Aralık ayında yapılacak asgari ücret zammının yanı sıra memur ve emekli maaş zammına da yansıyacak ve bunun üstünde bir zam yapılmayacak. Bu durumda yüzde 14’lük artış sonucu asgari ücret 19 bin 382 TL 28 kuruş olacak. Emekli aylıkları içinse son 6 ayın verileri göz önüne alınacağı için en düşük emekli maaşı 13 bin 500 lirayı bile bulmayabilir.
‘Kırıntı bile kalmadı’
DİSK'e bağlı Emekli-SEN Ege Bölgesi Temsilcisi Sabahattin Yeşiltepe, hükümetin yemek masasında yiyecek bir şey kalmadığı için emeklinin, emekçinin kırıntılarına göz diktiklerini söyledi. Enflasyonun 2 kattan fazla artarken, TÜİK’in hesaplamalarına ve Merkez Bankası’nın (MB) açıklamalarına göre 2025 yılında enflasyonun yüzde 14 olacağına kimsenin inanmadığını aktaran Yeşiltepe, “Emeklilerin ülkedeki ağır ekonomik zorluklardan en çok etkilenen kesimin başında geliyor. Biz emekliler toplumun en alttakileriz. Ancak enflasyon açıklanırken yukardaki insanların yaşamına bakarak değerlendirme yapılıyor. ‘Emekliye en az ne kadar verebiliriz’ diye hesap yapıyorlar. Bu ülkede üretim olmadığı için, ‘başkalarının sırtından nasıl kazanabiliriz’ hesabı yapılıyor. Üzerimize her gün yük bindiriyorlar. Artık masada bırakın paylaşacak kuru ekmeği, kırıntı bile kalmadı. İktidar hala kırıntı bulabilir miyiz, varsa kırıntıları da alalım derdinde” şeklinde konuştu.
‘Fren patlamış’
Ülkeyi ekonomik anlamada zor günlerde beklediğini ifade eden Yeşiltepe şöyle konuştu: “Haberlerde izliyoruz, ekonomik anlamda kara bir kış geliyor. Bu kışı nasıl atlatacağımızı bilmiyoruz. Bizim bildiğimiz bir şey var, örgütlenerek alanlarda, sokaklarda bize ‘ölüm maaşı’ vermelerine engel olmak. maliye bakanları sürekli değişiyor. Son olarak yeniden Sayın Şimşek’i göreve getirdiler. Kendisi enflasyonun ve ülkenin durumunun farkında. Üretimde hiçbir şey yapılmadığı ve kendi yandaşlarından vergi alamadıkları için sürekli yeni vergilerden dem vurmakta. Halkı çok fazla vergilendirmeye tabi tuttular. Freni patlamış kamyon gibiyiz. Uyuyan bir halkız ama biran önce uyanıp örgütlenmeliyiz.”
‘Hissedilen’ olmalı
İşçilerin zam oranı açıklanırken yaşanan ve hissedilen enflasyonun dikkate alınması gerektiğini ifade eden Türk-İş İzmir 3’üncü Bölge Temsilcisi Hayrettin Çakmak ise “Böyle bir uygulamayı kesinlikle kabul edemeyiz. Çünkü gerçekleşen enflasyona göre hareket etmeliyiz. Tahminlere göre hareket edersek en büyük zararı emekçiler görür. Ülke ekonomisi de bundan olumsuz etkilenir. Birilerinin tahmini rakamlarına göre değil realiteye göre hareket etmeliyiz diye düşünüyorum. Ocak ayına daha çok var. Bu ülkede her şey çok çabuk değişebiliyor. Dolayısıyla kimin ne konuştuğu değil ne yaptığı önemlidir bizim için” diye konuştu.