Son günlerde, Türkiye'de güzellik yarışmasında birinci seçilen genç hekim İdil Bilgen, sosyal medyada yoğun bir hedef haline geldi. Gazeteci Fatih Altaylı, bu durumla ilgili kaleme aldığı köşe yazısında, genç kızı "şabaniye" olarak nitelendiren alaycı söylemleri ve hakaretleri sert bir dille eleştirdi. Altaylı, "Burada İdil Bilgen'i güzel bulmamak başka şey, görüntüsü ve yüzüyle dalga geçip hakaretamiz ifadeler kullanmak ve teşbihlerde bulunmak ayrı şeydir," diyerek, sosyal medyada devam eden bu organize saldırının ciddiyetine dikkat çekti.

Altaylı, özellikle Twitter, Facebook ve Instagram gibi platformlarda, çoğunluğu kadınlardan oluşan bir grup tarafından yapılan bu saldırıların hadsizlik boyutuna ulaştığını vurguladı. Genç kızın adının terennüm edilmesi yerine "şabaniye" gibi aşağılayıcı ifadelerle anılmasının, toplumsal değerlerin ne kadar yozlaştığını gösterdiğini ifade etti.

Güzellik ve Şiddet: Anlamını Yitiren Değerler

Fatih Altaylı, köşe yazısında şu ifadeleri kullandı:

"Siz hiç o ayakkabıların içinde oldunuz mu! Biraz hüzünlü ama hüzünlü başladı diye hüzünlü devam etmesi gerekmeyecek bir hayatın hikayesini anlatacağım. Milenyumun başında doğdu, babasının görevi dolayısıyla göçebe bir hayatları vardı. Annesinin kansere yakalanmasıyla birlikte hayatları derinden sarsıldı. Genç kız, annesiz kaldığı dönemde doktor olmaya karar vermişti; başka çocukların annelerini kaybetmemesi için savaşacaktı."

Bu noktada, Altaylı'nın vurguladığı gibi, İdil Bilgen'in hikayesi sadece bir başarı öyküsü değil; aynı zamanda bir azim ve mücadele örneği. Tıp fakültesini burslu olarak kazanması, yaşadığı zorlukları aşma kararlılığını simgeliyor. Altaylı, genç kızın güzellik yarışmasında birinci olmasının ardından yaşadığı alay ve hakaretlerin, toplumsal bir yaraya dönüştüğünü belirtti.

"Genç kızın sadece bir yarışmada birinci olması, bazı insanların neden bu kadar aşağılıkça davranabildiğini sorgulatıyor. Siz böyle bir hayat yaşamak ister miydiniz bre soysuzlar? Bu kadarcık bir mutluluğun bile çok görülmesine tahammül etmek zorunda kalmak ister miydiniz!" diyerek, toplumsal dayanışmanın ve saygının önemine dikkat çekti.

Toplumsal Bir Yaraya Dönüşen Saldırılar

Fatih Altaylı’nın kaleme aldığı bu yazı, sadece İdil Bilgen'e yönelik saldırılara değil, aynı zamanda toplumsal cinsiyet eşitliği ve güzellik algısına da dikkat çekiyor. Güzellik ve başarı gibi kavramların insanlar tarafından ne denli çarpıtılabileceğini gösteriyor. Altaylı’nın sözleri, sosyal medyada ortaya çıkan bu tür olumsuz davranışlara karşı daha fazla duyarlılık ve farkındalık oluşturulması gerektiğini vurguluyor.

Fatih Altaylı'nın bahsi geçen yazısının tamamına buradan ulaşabilirsiniz.

Kaynak: Haber Merkezi