Güncel

İngilizcede en çok kullanılan 100 kelime

Kullanıcılar, İngilizce dilinde en çok kullanılan 100 kelimenin ne olduğunu merak ediyor. Bu popüler sorunun yanıtlarını arayanlar için tüm detayları topladık. İngilizce öğrenmenin temel taşlarını oluşturan bu kelimeler, dil becerilerini geliştirmek isteyenler için önemli bir rehber sunuyor. İşte, en çok kullanılan 100 İngilizce kelimenin listesi ve açıklamaları.

Abone Ol

İngilizce, global iletişimde en yaygın kullanılan dillerden biridir ve dil öğrenicileri için temel kelimeler oldukça önemlidir. Bu içerikte, İngilizcede en çok kullanılan 100 kelimenin detaylı bir listesini ve bu kelimelerin nasıl kullanıldığını inceleyeceğiz. Bu liste, dil öğrenme sürecinizi hızlandırabilir ve günlük konuşmalarınızda daha akıcı olmanıza yardımcı olabilir.

1. The

  • Tür: Belirli artikel (article)
  • Kullanım: Belirli bir nesneyi veya kişiyi işaret eder.
  • Örnek: The book on the table is mine. (Masadaki kitap benim.)

2. Be

  • Tür: Fiil (verb)
  • Kullanım: Var olmak, olmak. Özellikle “am, is, are, was, were” formlarında kullanılır.
  • Örnek: She is a teacher. (O bir öğretmendir.)

3. To

  • Tür: Edat (preposition)
  • Kullanım: Yönelme, hedef belirleme veya zaman belirtme amacıyla kullanılır.
  • Örnek: I am going to the store. (Mağazaya gidiyorum.)

4. Of

  • Tür: Edat (preposition)
  • Kullanım: Sahiplik, ilişki veya kısıtlama anlamında kullanılır.
  • Örnek: The cover of the book is red. (Kitabın kapağı kırmızı.)

5. And

  • Tür: Bağlaç (conjunction)
  • Kullanım: Cümleleri veya kelimeleri bağlamak için kullanılır.
  • Örnek: I like coffee and tea. (Kahveyi ve çayı severim.)

6. A

  • Tür: Belirsiz artikel (article)
  • Kullanım: Belirsiz bir nesneyi veya kişiyi işaret eder.
  • Örnek: I saw a cat. (Bir kedi gördüm.)

7. In

  • Tür: Edat (preposition)
  • Kullanım: Bir yerin içinde olmak veya bir zamanda bulunmak anlamında kullanılır.
  • Örnek: She is in the room. (O odanın içinde.)

8. That

  • Tür: Zamir (pronoun) / Bağlaç (conjunction)
  • Kullanım: Belirli bir nesneyi veya kişiyi işaret eder ve bağlaç olarak cümleleri bağlar.
  • Örnek: That book is interesting. (O kitap ilginç.) / I think that she is right. (Onun doğru olduğunu düşünüyorum.)

9. Have

  • Tür: Fiil (verb)
  • Kullanım: Sahip olmak, yapmak, yemek gibi anlamlara gelir.
  • Örnek: I have a car. (Bir arabam var.)

10. It

  • Tür: Zamir (pronoun)
  • Kullanım: Cinsiyeti belirsiz veya önceden bahsedilen bir nesneyi ifade eder.
  • Örnek: It is raining. (Yağmur yağıyor.)

11. For

  • Tür: Edat (preposition)
  • Kullanım: Amaç, neden veya zaman belirtmek için kullanılır.
  • Örnek: This gift is for you. (Bu hediye senin için.)

12. Not

  • Tür: Zarf (adverb)
  • Kullanım: Olumsuzluk ifade eder.
  • Örnek: I do not like spinach. (Ispanak sevmiyorum.)

13. On

  • Tür: Edat (preposition)
  • Kullanım: Bir yüzeyde olmak veya bir tarihte bulunmak anlamında kullanılır.
  • Örnek: The book is on the table. (Kitap masanın üstünde.)

14. With

  • Tür: Edat (preposition)
  • Kullanım: Birlikte olma veya araç belirtme anlamında kullanılır.
  • Örnek: I am with my friend. (Arkadaşımla birlikteyim.)

15. He

  • Tür: Zamir (pronoun)
  • Kullanım: Erkek bir kişiyi ifade eder.
  • Örnek: He is a student. (O bir öğrencidir.)

16. As

  • Tür: Bağlaç (conjunction) / Edat (preposition)
  • Kullanım: Benzerlik ifade eder veya rol, görev belirtir.
  • Örnek: She works as a nurse. (O bir hemşire olarak çalışıyor.)

17. You

  • Tür: Zamir (pronoun)
  • Kullanım: Dinleyiciye hitap eder.
  • Örnek: You are my friend. (Sen benim arkadaşımsın.)

18. Do

  • Tür: Fiil (verb)
  • Kullanım: Yapmak anlamına gelir ve yardımcı fiil olarak kullanılır.
  • Örnek: I do my homework. (Ödevimi yapıyorum.)

19. At

  • Tür: Edat (preposition)
  • Kullanım: Bir yerde olmak veya bir hedefi belirtmek anlamında kullanılır.
  • Örnek: I am at the park. (Parktayım.)

20. This

  • Tür: Zamir (pronoun) / Belirleyici (determiner)
  • Kullanım: Yakın bir nesneyi veya kişiyi işaret eder.
  • Örnek: This book is new. (Bu kitap yeni.)

21. But

  • Tür: Bağlaç (conjunction)
  • Kullanım: Karşıtlık ifade eder.
  • Örnek: I wanted to go, but I was too tired. (Gitmek istedim ama çok yorgundum.)

22. By

  • Tür: Edat (preposition)
  • Kullanım: Araç, yöntem veya yer belirler.
  • Örnek: I came by car. (Arabayla geldim.)

23. From

  • Tür: Edat (preposition)
  • Kullanım: Bir yerden veya bir kaynaktan hareket etmek anlamında kullanılır.
  • Örnek: I am from Turkey. (Türkiye'denim.)

24. They

  • Tür: Zamir (pronoun)
  • Kullanım: Bir grup kişiyi veya nesneyi ifade eder.
  • Örnek: They are playing soccer. (Futbol oynuyorlar.)

25. We

  • Tür: Zamir (pronoun)
  • Kullanım: Konuşmacıyı ve diğer kişileri ifade eder.
  • Örnek: We are going to the beach. (Plaja gidiyoruz.)

26. Say

  • Tür: Fiil (verb)
  • Kullanım: Konuşmak veya ifade etmek anlamına gelir.
  • Örnek: Can you say that again? (Bunu tekrar söyleyebilir misin?)

27. Her

  • Tür: Zamir (pronoun) / Sıfat (adjective)
  • Kullanım: Kadın bir kişiye ait olanı ifade eder.
  • Örnek: Her dress is beautiful. (Onun elbisesi güzel.)

28. She

  • Tür: Zamir (pronoun)
  • Kullanım: Kadın bir kişiyi ifade eder.
  • Örnek: She is a doctor. (O bir doktordur.)

29. Or

  • Tür: Bağlaç (conjunction)
  • Kullanım: Seçim veya alternatif sunar.
  • Örnek: Would you like tea or coffee? (Çay mı yoksa kahve mi istersin?)

30. An

  • Tür: Belirsiz artikel (article)
  • Kullanım: Ünlü ile başlayan bir kelimenin önüne gelir.
  • Örnek: I need an umbrella. (Bir şemsiye ihtiyacım var.)

31. Will

  • Tür: Yardımcı fiil (auxiliary verb)
  • Kullanım: Gelecek zaman ifade eder.
  • Örnek: I will go to the store tomorrow. (Yarın mağazaya gideceğim.)

32. My

  • Tür: Sahiplik zamiri (possessive pronoun)
  • Kullanım: Kişinin sahip olduğu şeyi belirtir.
  • Örnek: My phone is new. (Telefonum yeni.)

33. One

  • Tür: Sayı (number)
  • Kullanım: Bir tane belirtir.
  • Örnek: I have one brother. (Bir erkek kardeşim var.)

34. All

  • Tür: Belirleyici (determiner)
  • Kullanım: Tamamını ifade eder.
  • Örnek: All the students are here. (Tüm öğrenciler burada.)

35. Were

  • Tür: Fiil (verb) – geçmiş zaman (past tense)
  • Kullanım: “Be” fiilinin geçmiş zaman formudur.
  • Örnek: They were happy yesterday. (Dün mutluydular.)

36. Your

  • Tür: Sahiplik zamiri (possessive pronoun)
  • Kullanım: Dinleyiciye ait olanı ifade eder.
  • Örnek: Your car is parked outside. (Araban dışarıda park edilmiş.)

37. Can

  • Tür: Yardımcı fiil (auxiliary verb)
  • Kullanım: Yetenek veya izin belirtir.
  • Örnek: I can swim. (Yüzebilirim.)

38. Said

  • Tür: Fiil (verb) – geçmiş zaman (past tense)
  • Kullanım: “Say” fiilinin geçmiş zaman formudur.
  • Örnek: He said he would come. (Geleceğini söyledi.)

39. There

  • Tür: Yer belirleyici (locative)
  • Kullanım: Bir yerde olduğunu belirtir.
  • Örnek: There is a problem. (Bir sorun var.)

40. Use

  • Tür: Fiil (verb)
  • Kullanım: Bir şeyi kullanmak anlamına gelir.
  • Örnek: Please use this pen. (Bu kalemi kullanın.)

41. How

  • Tür: Soru zarfı (interrogative adverb)
  • Kullanım: Nasıl sorusunu sormak için kullanılır.
  • Örnek: How are you? (Nasılsın?)

42. Work

  • Tür: Fiil (verb)
  • Kullanım: Çalışmak veya iş yapmak anlamına gelir.
  • Örnek: I work at a bank. (Bir bankada çalışıyorum.)

43. Down

  • Tür: Zarf (adverb) / Edat (preposition)
  • Kullanım: Aşağı yönde hareket etmek anlamında kullanılır.
  • Örnek: She fell down the stairs. (Merdivenlerden düştü.)

44. May

  • Tür: Yardımcı fiil (auxiliary verb)
  • Kullanım: İzin veya olasılık ifade eder.
  • Örnek: May I come in? (Girebilir miyim?)

45. Part

  • Tür: İsim (noun)
  • Kullanım: Bir bütünün bölümü veya parçası.
  • Örnek: I need a part for my car. (Arabam için bir parçaya ihtiyacım var.)

46. Get

  • Tür: Fiil (verb)
  • Kullanım: Almak, elde etmek anlamına gelir.
  • Örnek: I need to get a new phone. (Yeni bir telefon almam gerekiyor.)

47. Place

  • Tür: İsim (noun)
  • Kullanım: Yer veya konum anlamına gelir.
  • Örnek: This is a nice place. (Burası güzel bir yer.)

48. Before

  • Tür: Edat (preposition)
  • Kullanım: Bir şeyin zaman olarak veya yer olarak öncesi.
  • Örnek: I arrived before him. (Ondan önce geldim.)

49. Between

  • Tür: Edat (preposition)
  • Kullanım: İki şeyin arasında yer almak anlamında kullanılır.
  • Örnek: The book is between the two boxes. (Kitap iki kutunun arasında.)

50. Own

  • Tür: Sıfat (adjective)
  • Kullanım: Kişinin sahip olduğu anlamında kullanılır.
  • Örnek: I have my own room. (Kendi odam var.)

51. After

  • Tür: Edat (preposition)
  • Kullanım: Bir şeyin zaman olarak veya yer olarak sonrasını belirtir.
  • Örnek: We can go after dinner. (Akşam yemeginden sonra gidebiliriz.)

52. Just

  • Tür: Zarf (adverb)
  • Kullanım: Tam olarak, yeni veya sadece anlamında kullanılır.
  • Örnek: I just saw him. (Onu yeni gördüm.)

53. Name

  • Tür: İsim (noun) / Fiil (verb)
  • Kullanım: Kişi, yer veya nesnenin adı; adlandırmak anlamında kullanılır.
  • Örnek: Her name is Anna. (Onun adı Anna.)

54. Good

  • Tür: Sıfat (adjective)
  • Kullanım: Kalite veya olumlu bir özellik belirtir.
  • Örnek: She is a good student. (O iyi bir öğrencidir.)

55. New

  • Tür: Sıfat (adjective)
  • Kullanım: Daha önce var olmamış, yeni anlamında kullanılır.
  • Örnek: I bought a new car. (Yeni bir araba aldım.)

56. Want

  • Tür: Fiil (verb)
  • Kullanım: İstemek anlamına gelir.
  • Örnek: I want to go home. (Eve gitmek istiyorum.)

57. Because

  • Tür: Bağlaç (conjunction)
  • Kullanım: Neden-sonuç ilişkisi belirtir.
  • Örnek: I stayed home because it was raining. (Yağmur yağıyordu çünkü evde kaldım.)

58. Any

  • Tür: Belirleyici (determiner)
  • Kullanım: Belirsiz miktar veya sayıda şey ifade eder.
  • Örnek: Do you have any questions? (Herhangi bir sorunuz var mı?)

59. These

  • Tür: Belirleyici (determiner) / Zamir (pronoun)
  • Kullanım: Yakın birden fazla nesneyi ifade eder.
  • Örnek: These books are mine. (Bu kitaplar benim.)

60. Give

  • Tür: Fiil (verb)
  • Kullanım: Vermek anlamına gelir.
  • Örnek: Can you give me a hand? (Bana yardım edebilir misin?)

61. Day

  • Tür: İsim (noun)
  • Kullanım: Gün anlamına gelir.
  • Örnek: Today is a sunny day. (Bugün güneşli bir gün.)

62. Most

  • Tür: Belirleyici (determiner) / Zarf (adverb)
  • Kullanım: En yüksek miktar veya derecede, çoğu anlamında kullanılır.
  • Örnek: Most people like music. (Çoğu insan müziği sever.)

63. Those

  • Tür: Belirleyici (determiner) / Zamir (pronoun)
  • Kullanım: Uzak birden fazla nesneyi ifade eder.
  • Örnek: Those cars are expensive. (O arabalar pahalı.)

64. Tell

  • Tür: Fiil (verb)
  • Kullanım: Söylemek veya anlatmak anlamına gelir.
  • Örnek: Please tell me the truth. (Lütfen bana gerçeği söyle.)

65. One

  • Tür: Sayı (number)
  • Kullanım: Bir tane, tek bir şey belirtir.
  • Örnek: I only have one question. (Sadece bir sorum var.)

66. Very

  • Tür: Zarf (adverb)
  • Kullanım: Sıfatları güçlendirmek için kullanılır.
  • Örnek: She is very kind. (O çok nazik.)

67. Her

  • Tür: Sahiplik zamiri (possessive pronoun)
  • Kullanım: Kadın bir kişiye ait olanı ifade eder.
  • Örnek: Her car is red. (Onun arabası kırmızı.)

68. See

  • Tür: Fiil (verb)
  • Kullanım: Görmek anlamına gelir.
  • Örnek: I see a bird outside. (Dışarıda bir kuş görüyorum.)

69. Him

  • Tür: Zamir (pronoun)
  • Kullanım: Erkek bir kişiyi ifade eder.
  • Örnek: I will call him later. (Onu daha sonra arayacağım.)

70. How

  • Tür: Soru zarfı (interrogative adverb)
  • Kullanım: Nasıl anlamında kullanılır.
  • Örnek: How do you do this? (Bunu nasıl yapıyorsun?)

71. Our

  • Tür: Sahiplik zamiri (possessive pronoun)
  • Kullanım: Konuşmacı ve diğer kişiler için aitlik belirtir.
  • Örnek: Our house is big. (Evimiz büyük.)

72. Their

  • Tür: Sahiplik zamiri (possessive pronoun)
  • Kullanım: Bir grup kişiye ait olanı ifade eder.
  • Örnek: Their dog is friendly. (Onların köpeği dost canlısı.)

73. My

  • Tür: Sahiplik zamiri (possessive pronoun)
  • Kullanım: Kişiye ait olanı ifade eder.
  • Örnek: My laptop is new. (Bilgisayarım yeni.)

74. Down

  • Tür: Zarf (adverb) / Edat (preposition)
  • Kullanım: Aşağıya doğru hareketi belirtir.
  • Örnek: The cat jumped down from the table. (Kedi masadan aşağıya sıçradı.)

75. Up

  • Tür: Zarf (adverb) / Edat (preposition)
  • Kullanım: Yukarıya doğru hareketi belirtir.
  • Örnek: She climbed up the hill. (O tepeye tırmandı.)

76. Now

  • Tür: Zarf (adverb)
  • Kullanım: Şu anda anlamında kullanılır.
  • Örnek: I am busy now. (Şu anda meşgulüm.)

77. Only

  • Tür: Zarf (adverb) / Sıfat (adjective)
  • Kullanım: Tek, yalnızca anlamında kullanılır.
  • Örnek: I have only one ticket. (Sadece bir biletim var.)

78. Other

  • Tür: Sıfat (adjective) / Zamir (pronoun)
  • Kullanım: Diğer, başka anlamında kullanılır.
  • Örnek: I need another book. (Başka bir kitaba ihtiyacım var.)

79. Into

  • Tür: Edat (preposition)
  • Kullanım: Bir şeyin içine hareket etmek anlamında kullanılır.
  • Örnek: She walked into the room. (O odaya girdi.)

80. Just

  • Tür: Zarf (adverb)
  • Kullanım: Yakın zamanda veya sadece anlamında kullanılır.
  • Örnek: I just finished my homework. (Ödevimi yeni bitirdim.)

81. Only

  • Tür: Zarf (adverb) / Sıfat (adjective)
  • Kullanım: Tek bir şey, yalnızca anlamında kullanılır.
  • Örnek: This is the only option. (Bu tek seçenektir.)

82. Where

  • Tür: Soru zarfı (interrogative adverb)
  • Kullanım: Yer veya konum sormak için kullanılır.
  • Örnek: Where are you from? (Nerelisin?)

83. Just

  • Tür: Zarf (adverb)
  • Kullanım: Kısa bir süre önce veya sadece anlamında kullanılır.
  • Örnek: I just saw him. (Onu yeni gördüm.)

84. Such

  • Tür: Belirleyici (determiner)
  • Kullanım: Belirli bir nitelik veya türü ifade eder.
  • Örnek: Such a beautiful day! (Ne kadar güzel bir gün!)

85. Over

  • Tür: Edat (preposition)
  • Kullanım: Üstünde veya üzerinde anlamında kullanılır.
  • Örnek: The lamp is over the table. (Lamba masanın üstünde.)

86. Most

  • Tür: Belirleyici (determiner) / Zarf (adverb)
  • Kullanım: En fazla veya en yüksek anlamında kullanılır.
  • Örnek: Most people agree. (Çoğu insan hemfikirdir.)

87. Before

  • Tür: Edat (preposition)
  • Kullanım: Bir şeyin zaman olarak veya yer olarak öncesi.
  • Örnek: We arrived before noon. (Öğleden önce geldik.)

88. Just

  • Tür: Zarf (adverb)
  • Kullanım: Tam olarak veya yeni anlamında kullanılır.
  • Örnek: I just arrived. (Yeni geldim.)

89. After

  • Tür: Edat (preposition)
  • Kullanım: Bir şeyin zaman olarak veya yer olarak sonrasını ifade eder.
  • Örnek: We can talk after lunch. (Öğle yemeğinden sonra konuşabiliriz.)

90. Still

  • Tür: Zarf (adverb)
  • Kullanım: Hala, şimdiye kadar anlamında kullanılır.
  • Örnek: She is still here. (O hala burada.)

91. While

  • Tür: Bağlaç (conjunction)
  • Kullanım: İki olayın aynı anda gerçekleşmesini ifade eder.
  • Örnek: I read a book while she cooked. (O yemek yaparken ben kitap okudum.)

92. Around

  • Tür: Edat (preposition)
  • Kullanım: Bir şeyin etrafında olmak anlamında kullanılır.
  • Örnek: The dog is running around the yard. (Köpek bahçede koşuyor.)

93. Down

  • Tür: Zarf (adverb) / Edat (preposition)
  • Kullanım: Aşağıya doğru hareketi ifade eder.
  • Örnek: The price went down. (Fiyat düştü.)

94. Work

  • Tür: Fiil (verb)
  • Kullanım: Çalışmak veya iş yapmak anlamında kullanılır.
  • Örnek: I work at a bank. (Bir bankada çalışıyorum.)

95. Over

  • Tür: Edat (preposition)
  • Kullanım: Bir şeyin üstünde veya üzerinde olmak anlamında kullanılır.
  • Örnek: The painting is over the fireplace. (Tablo şöminenin üzerinde.)

96. Many

  • Tür: Belirleyici (determiner)
  • Kullanım: Çok sayıda anlamında kullanılır.
  • Örnek: There are many books on the shelf. (Rafın üzerinde birçok kitap var.)

97. Different

  • Tür: Sıfat (adjective)
  • Kullanım: Diğerlerinden farklı olan anlamında kullanılır.
  • Örnek: This book is different from the others. (Bu kitap diğerlerinden farklı.)

98. Another

  • Tür: Belirleyici (determiner) / Zamir (pronoun)
  • Kullanım: Bir tane daha anlamında kullanılır.
  • Örnek: Can I have another cup of coffee? (Bir fincan kahve daha alabilir miyim?)

99. Must

  • Tür: Yardımcı fiil (auxiliary verb)
  • Kullanım: Gereklilik veya güçlü bir öneri ifade eder.
  • Örnek: You must see this movie. (Bu filmi görmelisin.)

100. Last

  • Tür: Sıfat (adjective) / Fiil (verb)
  • Kullanım: Son, en son anlamında kullanılır.
  • Örnek: This is the last day of the month. (Bu ayın son günü.)