İzmir’in Alsancak mevkiinde 30 yıldır ailesi ile birlikte çiçekçilik yapan Hüseyin Çelik, İzmir’de çiçekçilik mesleğini anlattı. Çelik, satışların son dönemde oldukça düştüğünü belirterek, mesleğin içerisinde pek çok usulsüzlük yapıldığını, belediyelerin ise çiçekçilerin satış yapabilmesi için uygun koşulları sağlamadığını belirtti.
Yaz kış demeden tezgahını kurduğunu söyleyen Çelik, Alsancak’ta kendisi gibi tezgahta çiçek satan 6-7 kişi daha olduğunu belirterek, dışarıda ve zor şartlarda çalıştıklarını kaydetti. Kendilerinin İzmir Çiçekçiler Esnaf Odası’na kayıtları bulunduğunu ve vergilerini düzenli olarak ödediklerini belirten Çelik, “Biz 30 yıldır burada bu işi yapıyoruz. Vergi veriyoruz, odamıza kayıtlıyız. Ancak mevcut ekonomi nedeniyle bu sıralar satışlarımız düştü. Tezgahımı her sabah yeniden taze çiçeklerle düzenliyor, her akşam da çiçeklerimi arabama yükleyip götürüyorum. Ancak tezgahımın hali ortada. Oradan buradan toplanan masalar ve tezgahlarla ayakta duruyorum. Burada benim gibi satış yapan birçok arkadaşım da böyle. Tunç Soyer zamanında, odamız ile birlikte bir anlaşmaya varılmış ve bu tezgahların tek tip olacağı yönünde bilgi verilmişti. Ancak maalesef hiçbir şey yapılmadı. Gerek çiçeklerimizi koruyacak, gerekse bizleri soğuktan koruyacak bir tezgah alanımız yok. Örneğin geçen hafta satış yaptığım sırada pos cihazım çalındı. Bir haftadır bununla uğraşıyorum. Bu tezgahların görüntüsünün de hiç hoş olmadığının farkındayız. Sonuçta oldukça göz önünde bir yerdeyiz, buradan yabancılar geçiyor, insanlar çiçek almak istemiyor. Ancak elimizden bir şey gelmiyor. Yeni tezgahlar alıp koysak Zabıta gelip uygun bulmadığını kaldırtıyor. Çiçekleri muhafaza etmek için önceleri bir dolabım vardı uygun bulunmadı ve kaldırıldı. Zor şartlarda çalışıyoruz” dedi.
“Protokol imzaladık”
İzmir Çiçekçiler Esnaf Odasına kayıtlı 37 seyyar stant olduğunu ve buralarda satış yapan çiçekçilerin vergilerini, oda aidatlarını ödediklerini ve BAĞKUR’lu olduklarını belirten İzmir Çiçekçiler Esnaf Odası Başkanı Kazım Kış, eski tip tezgahların oldukça kullanışsız ve kötü bir görüntü yarattığını kaydetti.
Geçmiş dönemde bu tezgahlarla ilgili Tunç Soyer ile görüşmeleri olduğunu belirten Kış, “Önceki dönem İzmir Büyükşehir Belediye Başkanımız Tunç Soyer ile bu konuda görüşmeler yaptık. Görüşmelerde bu tezgahların tek tip ve İzmir vizyonuna yakışır bir görsellikte olması gerektiğini söyledik. Bu tezgahlarda satış yapacak çiçekçiler, ambalajlama ve satışını yapabilsin demiştik. Bununla ilgili bir proje de yaptık. Kendileri bu projeyi ‘Biz yapalım’ dediler. Biz bunu kabul ederken bir tek şartımız vardı, bunun yapılacağı tezgahın işletmecileri mutlaka odamıza üye olacaktı. Bunu da kabul ettiler. Tüm bu görüşmeler sonrasında biz protokolümüzü imzaladık. Tüm bu isteklerimiz kabul olup, protokol imzalandıktan sonra ise bizi ekarte ettiler yani hiçbir şey yapılmadı” ifadelerini kullandı.
Karşıyaka’da uygulanıyor
Karşıyaka’da çiçekçiler için Karşıyaka Belediyesi tarafından kurulan stantlar olduğunu kaydeden Kış, “Karşıyaka’da bu stantlar odaya kayıtlı. Her yıl belediye oda kayıt belgelerini kontrol ediyor. Çok güzel bir uygulama. Ancak Konak ve Karabağlar’da bu durum içler acısı. Yıllardır belediyelere yazılar yazıyoruz ama hiçbir dönüş alamıyoruz” dedi.
“Yasak koyduk, yine başaramadık”
Çınarlı Bölgesi’nde bulunan mezatlarda, vergi levhası olmayan kişilere çiçek satışını yasaklatmaya çalışsalar da başarılı olamadıklarını kaydeden Kış, “Çınarlı Bölgesi’ndeki mezatlarda vergi levhası olmayan kişilere satışı yasaklattık. Ancak orada satış yapanlar da ‘Biz parayı verene çiçeği satarız” diyorlar. Bu yüzden oraya cebine 500 TL koyup giden de çiçek alabiliyor. Sonra bu çiçekleri Kordon’da satıyorlar. Bunun önüne geçemiyoruz. Zaten burada satış yapanların da neredeyse hepsi akraba. Birini tespit etsek başkasına parayı verip yine çiçeğini öyle ya da böyle alıyor. Bunun önüne biz geçemiyoruz, yetkililerin konuyla ilgilenmelerini istiyoruz” diye konuştu.