Okul önlerine gelerek çocuklarla konuşamaya çalışan ve “tebliğciler” ismiyle de bilinen cemaat mensubu kişiler, İzmir’in gündemine bomba gibi düşmüştü. Okullara değerler eğitimi adı altında imam atanması için ortaya atılan “Çevreme Duyarlıyım Değerlerime Sahip Çıkıyorum (ÇEDES)” projesinden muzdarip olan veliler, şimdi de tebliğcilerin çocuklarını etkilemeye çalışmasından dolayı oldukça tedirgin. Sarıklı ve cübbeli kişilerin çocuklarının etrafında dolaşmasını istemeyen velilerden konuyla ilgili İzmir Barosu’na şikayetlerin geldiğini belirten İzmir Barosu Başkanı Sefa Yılmaz gerekli çalışmaların başlatılacağının sinyalini verdi.
“Çalışma başlattık”
İzmir’in Buca ilçesinde bazı okulların etrafında görülen ve çocuklara telkinlerde bulunarak onlara dini değerleri aşılamak amacıyla okul önlerinde bekledikleri öğrenilen sarıklı ve cübbeli kişilerin velilerden herhangi bir izin alınmadan çocuklarla iletişime geçmelerinin suç olduğunu belirten İzmir Barosu Başkanı Sefa Yılmaz, “Bu kişiler çocuklara dini değerlerin aşılanması amacıyla ortaya atılan ÇEDES projesinden cesaret alarak bu eylemi gerçekleştiriyor. Çocuklara velilerinden izin alınmadan herhangi bir yakın temasta bulunamazlar. Bu kanunen suçtur. Veliler bu konuyla ilgili şikayette bulunurlarsa “Kabahatler Kanunu” uygulanır. Öncelikle idari para cezası verilir, devamında cezalar katlanır. Veliler, öğretmenler ve idareciler mutlaka bu tarz durumlarda şikayetçi olsunlar. Konuyla ilgili bize de oldukça fazla dosya geldi. İzmir Barosu olarak konuyla ilgili gerekli görüşmeleri yaptık, çalışmalarımız başlayacak” dedi.
“Cesaretleri ÇEDES’ten”
Öğrencilerin laik eğitimden yoksun bırakılmaya çalışıldığını belirten Eğitim Sen İzmir Şubeleri Dönem Sözcüsü Özcan Çetin, sarıklı ve cübbeli bu kişilerin hükümetin yanlış politikalar uygulaması ve ÇEDES projesi sayesinde cesaretlendiğinin altını çizdi. Çetin, “Geçen günlerde bazı liselerde de velilerden herhangi bir izin talebinde bulunulmadan çocuklar derslerinden çıkarılıp konferans salonuna indirilerek Kuran dinletildi. İdarecilerin ise durumdan haberi yok. Gerçekleşen bu durum suç teşkil ediyor. Velilerin izni olmadan böyle bir uygulama yapılamaz. Dini ve insani değerlerin öğretilmesi Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmenlerinin işidir. Onlar bunu zaten yapıyorlar. Aynı şekilde okul önlerinde sarıklı ve cübbeli kişilerin beklediğine dair de şikayetler aldık. Bu durum velileri ve öğrencileri tedirgin ediyor. Eğitim sendikaları olarak laik eğitim anlayışına karşı her türlü eyleme karşı mücadele edeceğiz” diye konuştu.
"Provokatif bir eylem"
Sarıklı ve cübbeli kişilerin sadece Buca'da değil İzmir'in diğer ilçelerinde de oluşum içinde oldukları hakkında duyumlar aldıklarını belirten Veli-Der İzmir Şube Başkanı Necati Kalafat, "Bu gruplar ısrarla karşı çıktığımız ÇEDES projesinden sonra ortaya çıkmaya başladılar. Onların niyeti dini değerleri çocuklara aşılamak falan değil. Dertleri, projeye gelen tepkiler üzerine "Biz bu ülkenin sahibiyiz" imajını vermek. Devletin bu duruma acilen müdahale etmesi gerekiyor. Okullar siyaset yapılma yeri değildir. Okullar bilimi ve laik eğitimi verme kurumlarıdır. Yapılan bu provokatif eylem kabul edilemez. Bunu engelleyecek kurumlar Milli eğitim Bakanlığı ve devlettir. Çocuklarımızın zarar görmemesi için bu eylemlere acilen dur denilmelidir" ifadelerini kullandı.
