İzmir’den Oscar’a açılan kapı

Abone Ol

Bir organizasyonu ya da bir festivali devamlı hale getirmek, gerçekten zor. 

Yani gelenekselleştirmek…

Günümüz şartlarında sponsor bulmak ve uluslararası düzeyde bunu gerçekleştirmek gerçekten emek istiyor. İşte bu yüzden 24’üncüsü düzenlenecek İzmir Kısa Film Festivali çok değerli. 

Bu tarz festivallerin sektöre katkıları yadsınamaz. Özellikle kısa film üretimine destek olmak, kısa film yapımını özendirmek, olanaklar ölçüsünde destek vermek, kısa filmcilerin ulusal ve uluslararası platformlarda daha çok ve daha etkin bir şekilde tanınmasına katkıda bulunması açısından önemli. 

Katkısı bu kadar fazla olunca katılım da fazla oluyor doğal olarak. 24. İzmir Uluslararası Kısa Film Festivali’ne 118 ülkeden toplam 3 bin 999 film başvurdu.

Bu filmler, ulusal ve uluslararası alanda animasyon, belgesel, deneysel ve kurmaca kategorilerinde yarıştı ve finalist kısa filmler belli oldu. 5 kategoride finale kalan 38 film, Altın Kedi ödülleri için yarışacak.

Ayrıca kurmaca ve animasyon dallarında birinci olan eserler, Akademi ödüllerine yani popüler adıyla Oscar ödüllerine başvuru şansı yakalayacak.

İzmir Kısa Film Festivali bu yıl 14-19 Kasım tarihleri arasında yüzlerce filmi ücretsiz olarak sinemaseverlerle buluşturacak. Gösterimler Fransız Kültür Merkezi, Karaca Sineması, Tarık Akan Gençlik Merkezi ve çevrimiçi olarak gösterilecek.

Ayrıca Alman Kültür Merkezi de film seçkileri ile programa dahil olurken festival kapsamında genç yönetmenlere de sürdürülebilir film eğitimi konusunda atölyeler düzenlenecek. Bu eğitimlerle geleceğin sinema sektörünün çevre bilinci konusunda farkındalık sahibi olmaları amaçlanıyor. 

İzmir Uluslararası Kısa Film Festivali’nin bu yılki afişini festivali yakından takip eden Meksikalı sanatçı Olga Hernandez tasarladı. Hernandez, ‘Festivalin simgesi haline gelen kedi sembolünü yaratma fırsatı, festivalin görsel kimliğinin ve mirasının bir parçası olarak benim için bir onur olacaktır. Türkiye'ye ve kültürüne olan sevgim birçok eserime yansıdı. Türk mimarisinde, doğasında ve geleneklerinde bulunan renk, şekil ve desen zenginliği sanatsal tarzımı etkilemiş ve çalışmalarımı zenginleştirmiştir. Umarım sanatım her gösterimde bulunan tutkuyu ve büyüyü aktarabilir ve diğer sanatçılara ve sinemaseverlere ilham verebilir.” dedi.

Bu festivalin gerçekleşmesinde desteklerini esirgemeyen Kültür ve Turizm Bakanlığı, Sinema Genel Müdürlüğü, İzmir Büyükşehir Belediyesi, Konak Belediyesi, Karşıyaka Belediyesi, Balçova Belediyesi, Narlıdere Belediyesi, Buca Belediyesi, Migros, Folkart ve Egemoney’i de unutmamak lazım. Alkışı fazlasıyla hak ediyorlar.