Kur hedefi tutar mı?

Pandemi sonrası ekonominin en önemli gündem maddesi diğer ülkelerde olduğu gibi enflasyon. Fiyatlar genel seviyesini etkileyen en önemli parametre ise döviz kurlarındaki gelişmeler. Son bir yıldır nispeten yatay seyirli ve istikrarlı bir duruş sergileyen kurların önümüzdeki periyotta nasıl bir yol izleyeceğini ise Merkez Bankası’nın döviz rezervlerindeki pozisyonu ve ithalat ihracat denklemindeki gelişmeler belirleyecektir.

Mayıs 2023’te yapılan genel seçimler zamanında 105 milyar dolar olan Merkez Bankası brüt rezervlerinin Eylül/2024 sonu itibariyle en yüksek seviye olan 157 milyar dolara yükseldiğini görüyoruz. Bu durum artık Türkiye ekonomisinde rezervlerin kısa vadeli olarak bir risk olmaktan çıktığını gösteriyor. Özellikle swap mevzuunun artık eskisi kadar konuşulmuyor olması önemli mevzu. Diğer konu da KKM hesaplarında zamana yayılmış tatmin edici azalma. Dönemin Maliye Bakanı sayın Nebati’nin çağın buluşu diye nitelendirdiği, ancak mevcut Maliye Bakanı’nın “Bu illetten kurtulmalıyız” diye tariflediği KKM hesaplarındaki tutar 120 milyar dolarlardan 51 milyar dolar seviyesine gerilemiş vaziyette. Dolayısıyla Merkez Bankası’nın sıkı para politikası işe yaramış görünüyor.

Diğer bir konu da bahsettiğimiz üzere ithalat ihracat denklemindeki durum. Cari açık vermemizin en önemli sebebi olan dış ticaret açığını sürekli finanse etmek durumunda kaldığımız için kurların yukarı seyri ve dönem dönem patlama yaşaması sorunsalını hep birlikte yaşadık. Ancak Bakan Şimşek döneminde izlenen politikalar karşılığını vermeye başladı.

2024 yılı ocak-ağustos döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre % 3,9 artarak 170 milyar 801 milyon dolar, ithalat % 8,6 azalarak 225 milyar 739 milyon dolar olarak gerçekleşti. Ağustos ayında dış ticaret açığı bir önceki yılın aynı ayına göre % 42,7 azalarak 8 milyar 712 milyon dolardan, 4 milyar 992 milyon dolara geriledi. İhracatın ithalatı karşılama oranı 2023 Ağustos ayında % 71,2 iken, 2024 Ağustos ayında % 81,5'e yükseldi. Ocak-Ağustos döneminde dış ticaret açığı % 33,5 azalarak 82 milyar 569 milyon dolardan, 54 milyar 938 milyon dolara geriledi. İhracatın ithalatı karşılama oranı 2023 Ocak-Ağustos döneminde % 66,6 iken, 2024 yılının aynı döneminde % 75,7'ye yükseldi.

Bu verilere bakıldığında ihracattaki büyüme sınırlı kalsa da önemli olan konu ithalattaki bariz düşüş. Bunun en önemli sebebi altın ithalatının ciddi anlamda azalması. Diğer ara mal ve tüketim gruplarında kayda değer bir değişiklik mevcut değil.

Dış ticaret açığı daraldıkça cari açığa etkisi de azalıyor ve ülkenin döviz kaybı daha makul seviyelere erişiyor. Hal böyle olunca da döviz üzerindeki baskı da beraberinde hafiflemiş oluyor.

Bu eksende şunu rahatlıkla söyleyebiliriz, yılsonu itibariyle Orta Vadeli Programda öngörülen 2024 yılı ortalama dolar kuru hedefi 33,2 olduğuna göre yılsonunu 36-37 bandında kapatmamız da muhtemel. Bu eşik rahatlıkla gerçekleşebilecek ve sürprize gebe olmayacak bir öngörüdür. Dolayısıyla buradan bir spor başlık ta verelim, kurun patlama yapacağı ve 40’ların üzerine çıkacağı savı gerçeği yansıtmıyor. Toplumun tüm fertlerinin de OVP’de konulan hedefler çerçevesinde hesabını yapmasında fayda bulunmaktadır.

...