İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü PKK/KCK’ya yönelik soruşturma kapsamında Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer, “Silahlı Terör Örgütü Üyesi Olmak” suçlamasıyla mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi. Başsavcılık, Özer’in son 10 yılda PKK mensuplarıyla yoğun irtibat kurduğu, 694 kez örgüt üyeleriyle iletişim sağladığı ve 14 kez Kongra-Gel Eş Başkanı Remzi Kartal ile temas kurduğunu belirtti.
Soruşturma çerçevesinde Özer’in telefon görüşme kayıtları, fiziki takip tutanakları, hesap hareketleri gibi deliller değerlendirildi. Başsavcılık, Özer’in PKK yöneticileriyle süreklilik arz eden bir bağ kurarak suç işlediği yönünde güçlü bir şüpheye ulaşıldığını vurguladı. İstanbul Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliği’nin verdiği karar doğrultusunda Özer’in ikametgahı, iş yeri ve araçlarında arama yapıldı.
Olayla ilgili olarak Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, yaptığı açıklamada Özer’in sabaha karşı evine baskın düzenlenerek gözaltına alınmasını eleştirerek, bu durumun yasal bir dayanağı olmaksızın itibarsızlaştırma çabası olduğunu savundu. Yavaş, söz konusu suçlamaların geçmiş yıllara dayandığını, tutuksuz yargılama usulünün ihlal edildiğini ve siyasi bir hedefin var olabileceğine dikkat çekti.
Son olarak, Yavaş, bazı internet sitelerinde Esenyurt Belediyesi’ne kayyum atanacağına dair iddiaların yer almasının, olayın siyasi bir boyut kazandığını belirtti.
İşte Mansur Yavaş'ın açıklaması:
1. Öncelikle seçilmiş bir belediye başkanının davetle çağrı mümkün iken sabahın 5.30’unda evinin basılarak gözaltına alınması hukuka uygun değildir. Sadece itibarsızlaştırmak istendiğinin bir göstergesidir.
2. Akşam internette yayınlanan Cumhuriyet savcılığının tutuklama talep müzekkeresinde bahsettiği olay ve iddiaların 5-10 yıl kadar geriye giderek tespit edildiği açıklanmaktadır. Neden bu tarihe kadar beklenmiştir?
3. Hiç kimse suç işleme özgürlüğüne sahip değildir. Belediye Başkanının varsa suçu yasalara uygun şekilde yargılaması yapılıp cezalandırılması mümkün iken delillerin karartılma ihtimali olmaması, sabit ikametgah sahibi olması ve bunun gibi nedenlerle tutuksuz yargılama usulü varken tutuklama yapılması usul ve yasaya aykırıdır.
4. Son günlerde bir yandan terör örgütü liderine yasal statü verilmeye çalışılıp (Yargıtay İçtihatlarında terör örgütü üyeliği için çok somut ve ciddi kanıtlar aranmasına rağmen) Ahmet Özer’in afaki ve soyut suçlamalarla tutuklanması demokrasi ve hukuk devleti adına endişe vericidir.
5. Henüz tutuklama yapılmadan soruşturma esnasında bazı internet sitelerinde Esenyurt Belediyesine kayyum atandığı iddiaları ve bu iddianın gerçekleşmiş olması işin siyasi boyutunun inkar edilemez bir hal aldığını göstermektedir.