Mersin şehrinin tarihine ve kültürüne dair dolaşan çeşitli efsaneler, kentteki gizemli hikayeleri gün yüzüne çıkarmaktadır. Bu efsaneler, şehrin derin köklerinden beslenerek zamanla şekillenmiş ve halk arasında dilden dile dolaşarak kendi eşsiz dokusunu oluşturmuştur. Mersin şehir efsaneleri, geçmişle günümüz arasında bir köprü kurarak şehrin zengin kültürel mirasını yansıtmaktadır. Peki, bu efsaneler nelerdir? Hangi olaylar şehre mistik bir hava katmıştır? Mersin'in sokaklarında dolaşan bu efsaneler, şehre özgü bir atmosfer yaratmakta ve insanları geçmişin izlerini takip etmeye davet etmektedir.

Göksu Köprüsü Efsanesi

Göksu Irmağı'nın suları üzerinde yükselen Göksu Köprüsü, sadece bir mühendislik harikası değil, aynı zamanda bir efsaneye de ev sahipliği yapmaktadır. Rivayete göre, köprü inşaatı bir türlü tamamlanamamıştır. Gün boyunca yapılan iş, gece olunca ortadan kayboluyormuş. İşçilerin çözüm olarak yaptıkları adak, köprüde sabaha kadar nöbet tutacak bir kişinin belirlenmesi ve sabah ilk su almaya gelen kişinin kurban edilmesi üzerinedir. Ancak, tesadüf eseri, bu kişi ustanın karısı olmuştur. Kadın çeşitli bahanelerle kurtulmaya çalışsa da başarılı olamamış ve köprünün tamamlanması için kurban edilmiştir. Bugün hala, köprünün bir ayağının içinden kadının iniltisinin duyulduğu söylenmektedir.

Kız Kalesi Efsanesi

Padişahın çocuğu olmayan bir hükümdar, bir ermişten aldığı kehanetle kızının genç yaşta yılan tarafından sokularak öleceğini öğrenir. Kızını kurtarmak isteyen padişah, denizin ortasında bir kale yaptırır ve kızını buraya yerleştirir. Ancak, kızın talipleri arasında geçen bir olay, kaderin değişmeyeceğini gösterir. Padişahın isteklerini yerine getiremeyen gençlerin çabaları, kızın yılan tarafından sokularak ölmesine neden olur.

Muğdat Efsanesi

Mısır'da bir rüya gören bir kişi, Hz. Muhammed ile savaşa katılmak üzere Anadolu'ya gelir. Malazgirt Savaşı'nda şehit düşen bu kahramanın hikayesi, başkanın yaşadığı olaylarla Mersin'in Muğdat mevkisindeki bir türbeye dönüşür. Başkanın rüyasında ermiş kişiyi görmesi sonucunda, türbenin yapılmasıyla başkanın özürleri kaybolur.

Yeşil Türbe Efsanesi

Silifke'nin Kızılgeçit vadisinde yatan ermiş kişiye "Yeşil Baba" denir. Yeşil Baba'nın hikayesi, Türklerin bir kaleyi fethetmesi için verdiği mücadeleyi anlatır. Yeşil Baba'nın öğütleri doğrultusunda yapılan plan, Türklerin kaleyi ele geçirmesini sağlar. Bu zaferin ardından, Yeşil Baba'nın ölümüyle bir türbe yapılır ve günümüzde birçok kişi tarafından ziyaret edilmektedir.

Kaynak: Haber Merkezi