15 yıl önce, 17 yaşındaki Münevver Karabulut’un vahşice öldür*lmesinin ardından uzun süredir gündemden düşmeyen Cem Garipoğlu davasında yeni bir gelişme yaşandı. Cin*yeti işleyen ve firari durumdayken yakalanan Garipoğlu, cezaevinde intihar ettiği iddia edilmişti. Ancak yıllardır süregelen kaçırılma iddiaları sonrasında, mezarı açılarak DNA örnekleri alındı. Adli Tıp Kurumu’nun hazırladığı raporda, alınan DNA örneklerinin Cem Garipoğlu’nun ailesiyle uyumlu olduğu belirlendi.
ANNESİNDEN FLAŞ AÇIKLAMALAR
Olayın ardından ilk kez açıklama yapan Münevver Karabulut’un annesi Nagihan Karabulut, yaşadığı acıyı ve gelişmeler karşısındaki duygularını paylaştı. Öte yandan, oğlunun c*nayetten sonra firar etmesine yardım ettiği gerekçesiyle hapis cezası almış olan Tülay Makbule Garipoğlu da Münevver Karabulut’un annesinden bahsederek yeni bir açıklama yaptı.Bu gelişme, yıllardır Türkiye'nin gündeminde yer alan ve geniş yankı uyandıran Garipoğlu ailesiyle ilgili iddiaların yeniden tartışılmasına yol açtı.
"Artık üzerine konuşulacak bir şey kalmadığını düşünüyorum. Müsaadenizle artık acımızı yaşayalım. İki tarafında ayrı ayrı acılarla kavrulduk. Bana değilse de Nagihan Hanım'a acıyın lütfen"
Bunun üzerine Nagihan Karabulut, sessizliğini bozdu. Acılı anne, katil Cem Garipoğlu'nun annesine ateş püskürdü. Odatv'den Oğuz Ok'un haberine göre; Nagihan Karabulut, Cem Garipoğlu'nun da ölmed*ğini söyleyip kısa bir geçmiş hatırlatması yaptı. Karabulut şunları dile getirdi:
"K*NLI KANEPEDE MUTLU AİLE POZLERİ VERDİLER"
"Bu caninin annesi 'Bana değil de Nagihan Hanım'a acıyın lütfen' demiş. Kendisine soruyorum, oğlu kızımı canlı canlı testereyle kes*rken bana acıdı mı? Bu caniyi 197 gün boyunca saklayıp adalete teslim etmezken kendisi bana acıdı mı? Adli Tıp'ta, yargıda, emniyette dosyanın üstünü örtmek için yaptıklarından sonra bana acıdı mı? K*n gölüne dönen evi temizleyip, kızımın kafasını kest*kleri testereyi saklarken bana acıdı mi? Mahkeme kendisini bundan mahkum ederken bana acıdı mı? K*nlı kanepede çocuklarıyla birlikte mutlu aile pozları verirken, kahkaha atarken bana acıdı mi? Her yıl 3 Mart’ta kutlamalar yaparken, testereli paylaşımlar yaparken bana acıdı mi? 15 yıldır bir defa başsağlığı dilemeyip, rahmet dileklerini iletmediğinde bana acıyor muydu? Bir de Orhan Şahin denilen avukatları çıkıp, ben k*nlı kanepedeki kahkahaları ve fotoğrafı görmedim, hatırlamıyorum diyor. Adli Tıp’ta, emniyette ve yargıda yaşattığı skandalları hatırlıyor mu Orhan Şahin? Bunlar insan değil, insanlıktan nasibini almamışlar, vicdanları yok. Mezarlık demeye bin şahit ister, hiçbir şey yok, Adli Tıp'tan ces*di almaya bile avukatları Orhan Şahin’i gönderiyorlar.
"ÖLDÜĞ*NE İNANMIYORUM"
Kimse bana Cem Garipoğlu denen caninin öld*ğünü iddia etmesin. Ben inanmıyorum. Avukatıma da fethi kabir için de, rapora itiraz için de biz aile olarak talepte bulunduk. Onları Allah’a havale ediyorum, bu dünyada da, öbür dünyada da insanlıktan nasibini almamış olan bu Garipoğlu ailesine hakkımı helal etmiyorum. Şimdi çıkıp yaptıkları bunca pisliğe rağmen kendilerini mağdur duruma düşürmeye çalışıyorlar, benim adımı bir daha o kirli ağızlarına almasınlar. Cem Garipoğlu’nun öld*ğüne inanmıyorum. Kızımın k*nının yerde kalmaması için sonuna kadar hukuki mücadelemiz devam edecek.
Rezzan Epözdemir olmasaydı üzerini örteceklerdi, o tek başına Adli Tıp, yargı emniyetteki bütün usulsüzlüklerle mücadele etti. 15 yıldır bizimle birlikte hiçbir talebi olmadan mücadele ediyor, o olmasaydı böyle kararlar çıkmaz, dosyanın üzeri örtülürdü, mezar da açılamazdı. Garipoğlu ailesi bunu bildiği icin ona saldırmaya çalışıyor. Allah avukatımız Rezan Epözdemir'den de razı olsun. Bu dosyanın üzeri örtülmediyse onun sayesinde olmuştur."