Olimpiyat ruhunu en iyi yansıtan ve izleyenleri derinden etkileyen beş film, sporun evrensel dilini ve birleştirici gücünü gözler önüne seriyor. Bu filmler, her yaştan izleyiciye ilham verici mesajlar vererek, sporun sadece fiziksel bir mücadele olmadığını, aynı zamanda ruhsal ve duygusal bir yolculuk olduğunu da gösteriyor. Sporun büyüsünü yaşatan 5 film, izleyicilere unutulmaz anlar yaşatarak, Olimpiyat ateşi bu filmlerle yanacak dedirtiyor. İşte detaylar haberimizde...

Sporun büyüsünü yaşatan 6 Olimpiyat filmi

Chariots Of Fire

Chariots of Fire / Ateş Arabaları (1981)

En İyi Film de dahil olmak üzere dört Oscar sahibi olan "Ateş Arabaları," tam 100 yıl önce düzenlenen 1924 Paris Olimpiyatları'nda yarışan iki sporcuya odaklanıyor. Vangelis'in unutulmaz müziğiyle hafızalara kazınan hikayede, İskoç Hıristiyan Eric Liddell, Tanrı'nın yüceliğini hissedebilmek için koşarken, İngiliz Harold Abrahams, bir Yahudi olarak karşılaştığı önyargının üstesinden gelmek için koşmayı seçer. Filmin ağır çekim koşu sahneleri, sayısız parodiye yol açmış olsa da "Ateş Arabaları" hala ilham veriyor.

I, Tonya

I, Tonya / Ben, Tonya (2017)

"Ben, Tonya," Tonya Harding'in istismarcı bir anne tarafından yetiştirilmesinden profesyonel patenci kariyerine kadar tüm hayat hikayesini anlatan, sıradan bir spor filmi değil. Harding'in en yakın rakibi Nancy Kerrigan'a düzenlenen saldırıdaki rolüne odaklanan filmde, Tonya rolü Margot Robbie'ye En İyi Kadın Oyuncu dalında Oscar adaylığı getirdi. Film, Harding'in çalkantılı hayatını ve kariyerini gözler önüne seriyor.

Cool Runnings

Cool Runnings / Üşütük Popolar (1993)

Jon Turteltaub tarafından yönetilen "Cool Runnings," Jamaika'nın ilk Olimpiyat kızak takımının 1988 Kış Olimpiyatları'ndaki ilk performansının gerçek hikayesinden esinlenen bir komedi filmi. Efsanevi Kanadalı komedyen ve aktör John Candy, takımı eğitmekle görevli eski olimpiyat sporcusu Irv Blitzer'ı canlandırıyor. Bu neşeli film, sadece oyunun nasıl kazanılacağına değil, takım çalışmasındaki güce odaklanıyor.

Foxcatcher

Foxcatcher / Foxcatcher Takımı (2014)

Gerçek bir hikayeye dayanan ve güreş sporuyla ilgili olduğu kadar sınıf, hırs ve aileyle de ilgili olan gerilim dolu "Foxcatcher," Steve Carell'ın multimilyoner güreş hayranı John du Pont'u canlandırdığı bir yapım. 1986'da du Pont, altın madalyalı iki güreşçinin - Channing Tatum'un canlandırdığı Mark Schultz ve Mark Ruffalo'nun canlandırdığı ağabeyi David Schultz- olimpiyat eğitimleri için sponsorluğunu üstlendi ve sonunda üçü için de felakete yol açtı. Film, Carell'ın En İyi Erkek Oyuncu adaylığı da dahil olmak üzere beş dalda Oscar'a aday gösterildi.

Eddie The Eagle

Eddie the Eagle / Kartal Eddie (2016)

"Kartal Eddie," İngiliz kayakla atlamacı Michael Edwards'ın hayatına odaklanıyor. Edwards, 1988'de 1928'den bu yana Olimpik kayakla atlamada Büyük Britanya'yı temsil eden ilk yarışmacı oldu. Edwards'ın Olimpiyat zaferi hayalinden ülkesini Kış Olimpiyatları'nda gerçekten temsil etmeye kadar olan yolculuğunu anlatan film, zorlukların üstesinden gelme konusunda etkileyici ve eğlenceli bir hikaye. Edwards rolündeki Taron Egerton ve daha karanlık bir geçmişe sahip koçu rolünde Hugh Jackman'ın müthiş kimyası da filmin artılarından.

Without Limits

Without Limits / Limit Yok (1998)

"Limit Yok," Olimpiyat koşucusu Steve Prefontaine'in hayatını ve profesyonel kariyerini anlatıyor; başarılı sporcunun 24 yaşında bir araba kazasında hayatını kaybedene kadarki dönüm noktalarını gözler önüne seriyor. Ünlü sporcunun hayatı 1997'de Jared Leto başrollü "Prefontaine" filminde de anlatıldı. Ancak Billy Crudup başrollü bu film, spor filmi klişelerinin üzerinden ustalıkla atlamada daha başarılı. Aynı zamanda sadık antrenör Bill Bowerman rolünde usta oyuncu Donald Sutherland'in muhteşem performansı da yer alıyor.

Kaynak: Haber Merkezi