İzmir

Orfozun İzinde: Akdeniz’in Gizemli Yalnız Balığına Bilimsel Takip

Akdeniz’in ekosisteminde kilit bir rol oynayan orfoz balığının popülasyonu, İzmir Katip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Su Ürünleri Fakültesi tarafından yürütülen bir proje ile yakından takip ediliyor

Abone Ol

İzmir Katip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Su Ürünleri Fakültesi tarafından yürütülen proje kapsamında, Akdeniz'de besin zincirinin üst basamaklarında yer alan ve deniz ekosistemi için büyük öneme sahip orfozun yayılım alanları inceleniyor. Projede, orfozun Akdeniz ve Ege Denizi'ndeki mevcut durumu, boy ve kilo gibi gelişimleri Yemli Uzaktan Su Altı Video Kaydı (BRUV) tekniğiyle gözlemleniyor.

Proje, İKÇÜ Su Ürünleri Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Tuğçe Şensurat Genç ve proje koordinatörü Fen Bilimleri Enstitüsü öğrencisi Kaan Kırşan tarafından yürütülüyor. Ayrıca, çeşitli dalış okulları da projeye destek veriyor. Her ay belirlenen noktalarda dalgıçlar tarafından kameralar yerleştirilerek yaklaşık 20 saatlik görüntü elde ediliyor ve birey sayıları kayıt altına alınıyor.

AA muhabirine konuşan Doç. Dr. Tuğçe Şensurat Genç, "Çevreye duyarlı ve balığa zarar vermeyen bir yöntemle yürüttüğümüz takip çalışmasında umut verici gelişmeler tespit ettik." dedi. Genç, ayrıca su altı görüntüleme çalışmalarının yanı sıra dalış merkezleri, dalgıçlar ve ticari balıkçılarla anket çalışmaları da gerçekleştirdiklerini belirtti. "Projemiz, Birleşik Krallık'taki The Rufford Vakfı tarafından destekleniyor. Vakıf, bu türün gelişimlerini izlemek için bir yıl boyunca maddi destek sağlıyor." diye ekledi.

Orfozun ekolojik önemi hakkında bilgi veren Genç, "Akdeniz'de besin zincirinin üstünde yer alan bu tür, genellikle yalnız yaşar ve yaşam alanını sahiplenir. Ekolojik önemi çok fazla, besin piramidinde üstlerde yer alıyor. Çok uzun bir yaşam döngüsü var. Bu nedenle de kıymetli, ekolojik bir öneme sahip. 2024 Şubat'ta başladığımız proje kapsamında her ay belirlenen noktalarda dalış yaparak veri elde ediyoruz. Aynı zamanda da bölgedeki dalış merkezleriyle, dalgıçlarla, küçük ve büyük ölçekli ticari balıkçılarla anket çalışmasıyla veri topluyoruz. Görüntülerden balığın boyunu ve ağırlığını hesaplamaya çalışıyoruz. Bunun için yazılım programları satın aldık, aynı zamanda da sayı verimiz var. Her ay 20 saate yakın görüntü elde ediyoruz. Görüntülerde kaç birey olduğunu sayıyoruz. Bugünkü kaydımızda da 3'ü 1 metreye yakın 10 orfoz görüntüledik." dedi.

Orfozun avcılığı, toplanması, gemilerde bulundurulması, karaya çıkarılması, nakledilmesi ve satılmasının 2016 yılında yasaklandığını hatırlatan Genç, "Bu yasağın 2028 yılına kadar uzatılması, popülasyonu olumlu etkiledi. Bizim kullandığımız video kayıt sistemi yöntemiyle popülasyonda artış olduğunu söylemek için henüz erken. Ancak dalgıçlardan ve ticari balıkçılardan edindiğimiz veriye dayanarak söylüyorum, sayıda geçen yıla göre bile bir artış var. Bu da türün bizim sularımızda avcılığının tamamen yasak olmasının olumlu bir etkisi olarak söylenebilir." ifadelerini kullandı.

Projeye destek veren dalış eğitmeni Hamdullah Aras ise Karaburun ve çevresinde yaklaşık 25 yıldır dalış yaptığını belirterek, "Korunduğunda aynı balığın aynı bölgeden yıllarca hiç ayrılmadığını görüyoruz. Bugünkü çalışmamızda su altında kamera sistemlerini kurduk, 1,5-2 saat çekim yaptık. Güzel görüntüler elde ettik. Bir orfoza 1-1,5 metre yaklaştık. Proje kapsamında her ay dalış yapıyoruz, bir artış görüyoruz. Koruma altında olduğu için sayısında artış var. Tehlike hissetmedikleri için dalgıçlara yaklaşıyorlar. Yaklaşık 8 senedir gözlemlediğim bir orfoz var. 8 kilodan 13-14 kilograma ulaştı." diye konuştu.

2004 yılında Dünya Doğayı Koruma Birliği tarafından kırmızı listeye alınan orfoz, Bern Sözleşmesi kapsamında Akdeniz ülkeleri tarafından koruma altına alınıyor. Bu türün, dişi olarak başlayıp belirli bir yaşa geldiğinde erkek olma özelliği taşıdığı biliniyor. Yavaş büyümesi ve toplu yumurtlama gibi özellikleri nedeniyle orfozun popülasyonu tehdit altında bulunuyor.