Günümüzde dil ve kültür üzerine yapılan araştırmalar, bazen unutulmuş kavramları yeniden gün yüzüne çıkartıyor. Son günlerde ise vatandaşlar arasında sıkça dile getirilen bir soru var: "Simurg ne demek? Simurg anlamı ne?" Özellikle sosyal medyada ve günlük konuşmalarda sıkça duyulan bu terimin anlamı, pek çok kişi tarafından merak ediliyor.İşte detaylar...

Simurg ne demek?

Simgurg, Pers mitolojisinde ortaya çıkan ve zaman içerisinde doğudaki hikâye ve efsanelerde de yer almaya başlayan bir kuştur.Türk Mitolojisi'nde ise "Anka Kuşu" veya "Tuğrul Kuşu" olarak anılan bu kuş için bir de derler ki "Simurg", öldükçe küllerinden yeniden doğan Phoenix'e benzermiş. Yabancı kaynaklarda ise "Phoenix" olarak adı geçen Simurg, Pers edebiyatında Homa olarak tanımlanmış, Arapça kaynaklarda ise Rukh olarak yer almıştır.

Simurg anlamı ne?

Simurg, Pers mitolojisi ve edebiyatında önemli bir yer tutan, efsanevi ve iyicil bir kuştur. Diğer adları Sênmurw (Pehlevi) ve Sîna-Mrû (Pâzand) olan Simurg'un kökeni çok eski dönemlere dayanır ve çeşitli kültürlerde benzer özelliklere sahip kuşlarla ilişkilendirilmiştir, örneğin Eski Mısır mitolojisindeki Feniks ve Türk mitolojisindeki Hüma veya Tuğrul.

Simurg figürü, Pers sanatı ve edebiyatının her döneminde görülür. Ayrıca, Azerbaycan, Gürcistan, Orta Çağ Ermenistan'ı, Doğu Roma İmparatorluğu ve Pers kültürünün etkili olduğu diğer bölgelerde de iconografilerinde yer alır.

Adı, Avesta'daki "Saêna kuşu"ndan türemiştir ve köken olarak Sanskritçe "śyenaḥ" (kartal veya şahin) ile aynıdır.

Simurg'un mitolojisine göre, bu kuş, dünyanın yıkılışına üç kez tanık olacak kadar eski ve bilge bir varlıktır. Sasani Persler, Simurg'un dünyaya bereket getireceğine ve gökyüzü ile yer arasındaki bağlantıyı temsil edeceğine inanırlardı. Simurg'un yaşam ağacı olan Gaokerena'da yaşadığına ve şeytani güçleri iyileştiren kutsal Haoma bitkisinin bulunduğu bölgede barındığına inanılırdı.

Firdevsî'nin Şehnâme adlı eserinde, Simurg'un en ünlü hikayelerinden biri anlatılır. Prens Zal, babası Kral Sam tarafından albino olduğu için terk edilir ve Simurg tarafından büyütülür. Zal, Simurg'dan büyük bir bilgelik kazanır ve sonunda insanların dünyasına döner. Simurg'un yardımıyla karısı Rudaba'nın doğumunu kurtarır ve bu doğumdan Rüstem adında büyük bir kahraman doğar.

İslam döneminde, İranlı Sufi şair Ferid ud-Din Attar, Mantıku't-Tayr'da (Kuşların Dili) Simurg'u arayan bir kuş sürüsünden bahseder.

Simurg, ölümsüzlük ve spiritüel aydınlanma gibi sembollerle ilişkilendirilir. Örneğin, batıda Feniks, İran geleneğinde Simurg, Orta Doğu geleneğinde Anka kuşu ve Türk geleneğinde Kerkes olarak adlandırılan bu efsanevi kuşlar, ölüm ve yeniden doğum temalarını işlerler.

Simurg, kuşların yanma ve yeniden doğma motifleriyle anlatılan bu sembolizmde, ruhsal dönüşüm ve yeniden doğuşun simgesidir.

Kaynak: HABER MERKEZİ