Stratejik ilişkiler

Abone Ol
“Tek başına yalnız kalmak bir ilişki içinde yalnız kalmaktan her zaman daha iyidir.” Bence insan hissettiği gibi yaşamalı. Ancak insanoğlu bunu imkansız kılmayı başardı. Artık bir sonraki adımı düşünmeden atmanın imkanı yok. Strateji, yaşamın her anında bizi esir almış durumda. İnsanlar duyguları hissetmenin, düşünmenin bir hastalık olduğu kanaatinde hemfikir. Günümüz gençliği işte tam bu noktada psikolojik yetersizlik yaşamaya, ilaçlara başvurmaya ve yalnızlığın en iyi tedavi olduğu ve aynı zamanda en büyük hastalık olduğu konusu üzerine gereğinden fazla düşünmeye başladı. Düşünmek de psikolojik olarak hayattan kopmaya doğru giden yolun kapılarını ardına kadar açtı. Bu kısır döngü halini alan duygu birikiminden çıkmak da yine stratejik bir hayat düzeni oluşturma alışkanlığını kazandırdı. Bunun kanıtını da spor salonlarının aylık ve senelik üyelik talep sayılarından görmeye başladık. Peki vücudu yorarak düşünmeyi en aza indirmek gayesiyle dolup taşan insanlar bu yolla psikolojilerini ne kadar kurtarabiliyor? Bu konuda üzerine tartışılabilecek yüzlerce sorudan en basiti bu. Cevabını bilen kendini bir nebze de olsa bu stratejik düzenden sanırım kurtarabilir.