Yerel

Süleyman Taştekin Semt Polikliniği’nin boşaltılmasındaki gerekçe deprem mi rant mı?

Geçtiğimiz günlerde Alsancak’ta bulunan Salih İşgören İlkokulu’nun ardından bu kez de Süleyman Taştekin Semt Polikliniği’nin de depreme dayanıksız, riskli yapı olduğu gerekçesiyle bu ayın sonunda boşaltılacağı iddia edildi. Binanın risk kaydına ulaşmadıklarını belirten semt sakinleri duruma tepki gösterdi

Abone Ol

Geçtiğimiz günlerde Alsancak’ta bulunan Salih İşgören İlkokulu’nun ardından Eşrefpaşa Süleyman Taştekin Semt Polikliniği’nin de depreme dayanıksız, riskli yapı olduğu gerekçesiyle bu ayın sonunda boşaltılacağı iddia edildi. Binanın risk kaydının bulunmadığını belirten semt sakinleri, poliklinik önünde basın açıklaması yaparak duruma tepki gösterdi. Basın açıklamasını Konak Belediyesi MHP Meclis Üyesi Ali Peynirci okudu. Ali Peynirci semt polikliniğin kuruluş tarihine ilişkin bilgiler vererek, “Süleyman Taştekin Semt Polikliniği 1995 Nisan ayında hayırsever iş insanı Süleyman Taştekin tarafından 4 kat olarak, sağlık hizmetlerinde kullanılmak üzere İzmir Ticaret Odası Vakfı aracılığıyla Sağlık Bakanlığı’na bağışlandı” dedi.

Bakım, 700 hastadan yaklaşık 200 hastaya düştü

Poliklinik açıldığı zaman uzun süre dahiliye, üroloji, diş, aile hekimi, nöroloji, ortopedi, kardiyoloji, psikiyatri, kulak burun boğaz, genel cerrahi, intaniye, cildiye, göğüs hastalıkları, göz, fizik tedavi, kadın hastalıkları ve doğum gibi bölümlerinin olduğunu ve günde 700 hastaya bakıldığı belirten Ali Peynirci, geçen zaman içinde emekli olan doktorların yerine yeni görevlendirme yapılmadığı için 9 bölümün hizmet vermediğini, günlük hasta bakım sayısının 150-200 arasına düştüğünü söyledi.

Aldıkları bilgi doğrultusunda polikliniğin depreme dayanıksız, riskli olduğu gerekçesiyle ağustos ayı sonunda boşaltılacağını ifade eden Ali Peynirci, “Elbette depreme dayanıksız, riskli yapılarının can ve mal kaybına neden olmadan yıkılması doğrudur, gereklidir” diye konuştu. “Bu aşamada şunları soruyoruz” diyerek sözlerine devam eden Peynirci, “2020 yılında yaşanan Bayraklı depreminden sonra Çevre ve Şehircilik Müdürlüğü tarafından karot testi yapıldı” dedi. Bu bilgilerin Çevre ve Şehircilik Müdürlüğü’nde mevcut olduğunu vurgulayan Peynirci, “Test sonucunda binanın dayanıksız ve riskli sonucu çıkmış olsaydı mutlaka Çevre ve Şehircilik Müdürlüğü işlem başlatırdı” sözlerini ekledi. Ali Peynirci, Çevre ve Şehircilik Müdürlüğü’nden aldıkları bilgiye göre müdürlüğün sisteminde böyle bir kayda rastlanmadığını ifade etti.

Bina ile ilgili bir şerh yok

Peynirci ayrıca, Çevre ve Şehircilik Müdürlüğü karot testi sonucunda dayanıksız, riskli çıkan binalara ilgili tapu müdürlüklerinin o bina için şerh koyduğunu belirtti. Peynirci, tapu incelemesinde poliklinik binası işe ilgili şerhe rastlanmadığını kaydetti.

20 mahalle ve 100 bin insan polikliniksiz kalacak

“Bozyaka SSK Hastanesi’nin de Ağustos ayı sonunda kapanacağını göz önüne alacak olursak 20 mahalle, yaklaşık 100 bin insanımıza hitap eden Süleyman Taştekin Semt Polikliniği’nin kapatılmasını doğru bulmuyoruz” diyen Ali Peynirci, binanın gerekiyorsa güçlendirme yapılarak bağışlama amacına uygun sağlık hizmetine devam etmesini istediklerini söyledi.

Emekli olan doktorların yerine yeni görevlendirme yapılmasını istediklerini söyleyen Peynirci, polikliniğin tam kadro hizmet vermesiyle büyük hastanelerde yığılmanın önüne geçilmiş olacağını ifade etti.

Peynirci, “Semtimizde bulunan muhtarlarımız, semt sakinlerimiz olarak Süleyman Taştekin Semt Polikliniğinin hizmete devam etmesini ilgili ve sorumlu herkese iletiyoruz” sözleriyle basın açıklamasını sonlandırdı.

Sosyal devlet gereğini yerine getirsin

Konuyla ilgili görüş belirten Konak Belediyesi CHP Meclis Üyesi Cumhur Ter ise, “Sağlık ocakları, bizim gibi az gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler için çok önem teşkil ediyor. Çünkü vatandaş, sağlık hizmetlerine semtinde erişim sağlıyor. Yapılan uygulamalar; Şehir Hastaneleri, özellikle Eşrefpaşa bölgesinde yaşayan insanların zorluk yaşamasına neden oluyor. Bizim ülkemizde ortalama ücret, asgari ücret. Vatandaşın özel hastaneye gitmesi özellikle emeklilerin, asgari ücretle yaşayanların hizmete ulaşması çok zor. Burada sosyal devletin, sosyal gerekliliğini yerine getirmesi lazım yani vatandaşa en azından koruyucu hekimlik hizmetlerinin bu bölgelerde temin edilmesi lazım” diye konuştu.

Kaynak: Kardelen BUĞDAY