Dünya

Suriye nüfusu kaç 2024? Savaştan önce Suriye nüfusu ne kadardı?

Ortadoğu'nun kalbinde yer alan Suriye, son yıllarda yaşadığı zorlu süreçlerle dünya gündeminden düşmüyor. Yüzyıllardır pek çok medeniyete ev sahipliği yapan bu kadim topraklar, savaşın yıkıcı etkilerini derinlemesine hissediyor. Peki, savaş öncesinde zengin bir kültürel mozaik sunan Suriye'nin nüfusu ne kadardı ve bugün hangi noktada? Gelin, savaşın gölgesinde kalan bu ülkenin demografik dönüşümüne yakından bakalım

Abone Ol

Ortadoğu’nun kalbinde yer alan, medeniyetlerin beşiği Suriye, tarih boyunca kültürel zenginliği ve stratejik önemiyle dikkat çekmiştir. Ancak son on yılda yaşanan iç savaş, bu kadim toprakların sadece fiziki yapısını değil, nüfus yapısını da derinden etkilemiştir. Bir zamanlar zengin tarihi ve kültürel mirasıyla anılan Suriye, bugün savaşın yıkıcı etkileriyle mücadele ediyor. Şehirlerin yeniden inşa edildiği, ailelerin bölündüğü ve milyonlarca insanın yerinden edildiği bu süreç, Suriye'nin nüfus dinamiklerinde büyük değişimlere yol açtı. Peki, savaş öncesinde tarihi zenginlikleriyle göz kamaştıran Suriye'nin nüfusu ne kadardı ve 2024 yılında bu nüfus hangi seviyelere geriledi? Detayları ve şaşırtıcı verileriyle Suriye’nin nüfus hikayesini yakından incelemeye ne dersiniz?

Suriye nüfusu kaç 2024?

Suriye, tarih boyunca hızlı nüfus artışı ve son yıllarda dramatik değişimler yaşayan bir ülke olarak öne çıkıyor. 1937'de 2.368.000 kişiyle başlayan nüfus, 1950'de %37.3'lük bir artışla 3.252.000'e yükseldi. Bu hızlı büyüme 1960'ta 4.565.000, 1970'te 6.305.000 ve 1980'de 8.704.000 kişiye ulaşarak devam etti.

1980'lerin sonlarına doğru ve 1990'ların başında nüfus, %39.2'lik bir artışla 12.116.000'e çıktı. 1995'te 14.186.000 kişiye ulaşan nüfus, 2004'te %26.3 artışla 17.921.000'e yükseldi. Ancak, 2011'de başlayan iç savaş Suriye'nin demografik yapısında köklü değişikliklere yol açtı. Savaş öncesinde 21.124.000 olan nüfus, 2016'da %18.6 azalışla 17.185.000'e geriledi. 2017'de hafif bir toparlanma yaşanarak nüfus %4.9 artışla 18.029.549 kişiye ulaştı.

Bugün, Suriye'nin nüfusu 24.338.365 kişiye ulaşmış durumda ve nüfus artış oranı %4,559 olarak kaydedilmiş. Nüfusun %50.03'ünü erkekler, %49.97'sini ise kadınlar oluşturuyor. Son zamanlarda yaşanan 2.885 kişilik artış, ülkenin demografik yapısının hala değişim halinde olduğunu gösteriyor.

Savaşın yarattığı zorluklara rağmen, Suriye'nin nüfus dinamikleri ve demografik yapısı, tarihi süreç içinde önemli bir evrim geçirmiş durumda. Ülkenin geleceği ve toplumsal dengeleri açısından bu değişimlerin etkileri büyük bir önem taşıyor.

Savaştan önce Suriye nüfusu ne kadardı?

Suriye'nin nüfusu, savaştan önce 2011 yılı verilerine göre yaklaşık 21 milyon civarındaydı. Ülke, iç savaşın başlamasıyla birlikte büyük bir demografik değişim geçirdi; milyonlarca insan yerinden edildi ve birçok kişi ülkeyi terk etti. Savaşın yıkıcı etkileri, Suriye'nin nüfus yapısını ve büyüme dinamiklerini derinden etkiledi.

Suriye'nin demografik yapısı nasıl?

Suriye, 2011 yılına kadar Ortadoğu’nun kalbinde, zengin kültürel ve etnik çeşitliliğiyle tanınan bir ülkeydi. İç savaş öncesi, Suriye'nin tahmini nüfusu yaklaşık 21.124.000 Suriyeliden oluşuyordu. Ayrıca, ülkede 1,3 milyon Iraklı mülteci ve 500.000'den fazla vatansız Filistinli de bulunuyordu. Bu durumda, savaş öncesi Suriye’nin toplam daimi nüfusu yaklaşık 22 milyon civarındaydı.

Ancak, 2011 yılında başlayan iç savaş, Suriye'nin demografik yapısında büyük değişimlere yol açtı. Savaşın etkisiyle milyonlarca Suriyeli ülkesini terk etmek zorunda kaldı, milyonlarca insan ise ülke içinde yerinden edildi. Bu süreçte, Suriyeli mültecilerin sayısı hızla artarken, ülke nüfusunu doğru bir şekilde hesaplamak giderek zorlaştı. 2018 yılına gelindiğinde, CIA World Factbook’a göre Suriye'nin tahmini nüfusu 19.454.263 olarak belirtildi.

Savaş öncesi nüfustan altı milyonu ülke dışında mülteci olarak yaşarken, yedi milyonu ise ülke içinde yerinden edilmiş durumda. Üç milyon kişi isyancıların kontrolündeki bölgelerde ve iki milyon kişi de Kürt yönetimindeki Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi’nde yaşamaktadır.

Günümüz Suriyelilerinin çoğu, Arap kültürü ve tarihine olan bağları nedeniyle kendilerini Arap olarak tanımlamaktadır. Genetik olarak, Suriyeli Araplar bölgedeki çeşitli Sami dillerini konuşan grupların bir karışımını temsil etmektedir. Nüfusun yaklaşık %10’unu oluşturan Kürtler, Suriye’deki en büyük ikinci etnik grubu oluştururken, onları Türkmenler takip etmektedir. Suriye'nin bu karmaşık ve değişken demografik yapısı, savaşın getirdiği zorluklarla birlikte derin bir dönüşüm yaşamıştır.

Suriye İç Savaşı, milyonlarca insanın hayatını kökten değiştiren büyük bir insani krize yol açtı. Savaş boyunca, altı milyondan fazla Suriyeli ülkeyi terk ederek mülteci durumuna düştü. Bu mültecilerin beş milyondan fazlası 2019 ortası itibarıyla Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (BMMYK) tarafından mülteci olarak kaydedildi. Çoğu, komşu ülkeler olan Türkiye, Lübnan, Ürdün ve Irak’a sığınırken, birçok kişi de Yunanistan, Almanya ve İsveç gibi Avrupa ülkelerine kaçtı. 2017'den bu yana, Suriyelilerin yaklaşık yüzde 49’u yoksulluk içinde yaşam mücadelesi veriyor.

Ülkede büyük çaplı yerinden edilme olayları yaşandı. BMMYK, savaş nedeniyle ülke içinde yerinden edilmiş kişilerin sayısının yedi milyon olduğunu tahmin ediyor. 2016-2018 yılları arasında Ürdün sınırındaki Rukban kampında 70.000 kişi mahsur kalmışken, 2019'da bu sayı 40.000'e kadar düştü.

Suriye nüfusunun önemli bir kısmı, hükûmetin kontrolü dışındaki bölgelerde yaşamaya devam ediyor. IŞİD, gücünün zirvesinde olduğu 2015 yılında Suriye ve Irak’ta on milyondan fazla insanı kontrol ediyordu. Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi, yaygın olarak bilinen adıyla Rojava, yaklaşık iki milyon kişilik bir nüfusa sahip. Muhalefetin kontrolündeki bölgelerde de milyonlarca insan yaşamaktadır. 2017 ortalarında, Birleşmiş Milletler İnsani Yardım Koordinasyon Ofisi (OCHA), Haziran 2017 itibarıyla yaklaşık 540.000 kişinin kuşatma altındaki bölgelerde mahsur kaldığını, bunların çoğunluğunun ise Doğu Guta’da hükûmet güçleri tarafından kuşatıldığını belirtmiştir. Hükûmet Nisan 2018'de Doğu Guta’yı geri aldığında, yaklaşık 140.000 kişi evlerini terk etmiş ve 50.000 kadarı İdlib ve Halep’e tahliye edilmiştir. İsyancıların kontrolündeki bölgelerde yaklaşık üç milyon insan yaşarken, İdlib'deki çatışmalar, 250.000 kişinin daha yerinden edilmesine ve Türkiye’ye yeni mülteci akışlarına yol açtı.

Savaşın yol açtığı yerinden edilmeler, demografik değişimlere de neden oldu. Özellikle, Kuzey Suriye'deki Kürt liderliğindeki ve ABD destekli Suriye Demokratik Güçleri (SDG) tarafından kontrol edilen bölgelerde, insan hakları grupları ve uluslararası örgütler, SDG’yi ele geçirdikleri Arap bölgelerinde etnik temizlik yapmakla suçladı. Bu suçlamalar, Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov tarafından da dile getirildi. Ayrıca, sivil toplum kuruluşları ve muhalefet, hükûmeti demografik yeniden yapılanmayı etkilemek için çatışmayı kullanmakla suçladı.

Savaşın doğum ve ölüm oranlarına etkisi de yıkıcı oldu. Nisan 2016'da Birleşmiş Milletler, savaşta 400.000 kişinin öldüğünü tahmin etti. 2019 ortalarına gelindiğinde, toplam ölü sayısının 220.000 sivil, 175.000 hükûmet savaşçısı ve 174.000 hükûmet karşıtı savaşçı olmak üzere 569.000 kişiyi bulduğu tahmin ediliyor. Suriye İç Savaşı'nın insani maliyeti, tarihe kara bir leke olarak kazındı ve ülkenin geleceğini derinden etkiledi.

Suriye'de ekonomik sınıf ve okuryazarlık

Suriye'de eğitim sistemi, 6 ila 11 yaşları arasındaki çocuklar için ücretsiz ve zorunludur. Eğitim, 6 yıllık ilköğretimden başlayarak 3 yıllık genel veya mesleki eğitim ve ardından 3 yıllık akademik veya mesleki programla devam eder. Üniversiteye kabul edilmek isteyen öğrencilerin, ikinci 3 yıllık akademik eğitim dönemini tamamlaması gerekmektedir. Ortaöğretim sonrası okullara kayıtlı öğrenci sayısı toplamda 150.000'in üzerindedir.

Suriye'de okuryazarlık oranı, 15 yaş ve üzeri nüfus için dikkate değer düzeydedir. Erkeklerde okuryazarlık oranı %86,0 iken, kadınlarda bu oran %73,6’dır. Bu veriler, savaş öncesi eğitim sisteminin güçlü yapısını ve toplumsal cinsiyet farklarına rağmen eğitimde önemli ilerlemeler kaydedildiğini göstermektedir. Ancak, savaşın etkisiyle eğitim sisteminde yaşanan aksaklıklar ve yerinden edilmiş insanların eğitim erişimindeki zorluklar, okuryazarlık oranlarını ve genel eğitim seviyesini olumsuz yönde etkilemiştir. Eğitim, Suriye’nin geleceği için kritik bir öneme sahip olmaya devam ediyor.

Suriye'de kaç milyon Türk var?

Suriye'deki Türk nüfusu konusu, çeşitli kaynaklarda farklı tahminlere sahip olmuştur. Çeşitli raporlar ve araştırmalar, Türk kökenli nüfusun Suriye'de geniş bir yelpazede olabileceğini göstermektedir. Örneğin, ORSAM'ın 2011 tarihli bir araştırmasına göre, Türkçe konuşan Türkmenlerin sayısı yaklaşık olarak 1.5 milyon kişi civarında olup, Türkçeyi unutmuş olan Türkmenlerle birlikte bu sayının 3.5 milyon civarında olduğu belirtilmiştir.

Farklı kaynaklar arasındaki bu geniş tahmin aralığı, Suriye'deki Türk kökenli nüfusun kesin bir sayısının belirlenmesini zorlaştırmaktadır. Türkmenlerin çoğunlukla Suriye'nin kuzey bölgelerinde yoğunlaştığı ve Türk kültürüne ve diline sıkı sıkıya bağlı oldukları bilinmektedir.

Suriye'deki siyasi ve demografik değişimler, Türk kökenli toplulukların da yaşam koşullarını etkilemiş ve bu etnik grupların dağılımını değiştirmiştir. Savaşın etkileriyle birlikte, Türkmenler ve diğer Türk kökenli grupların sayısında da önemli değişiklikler yaşandığı gözlemlenmektedir.