Türkiye'de enflasyon, maliyet artışlarından kaynaklı ekonomik tarımsal üretim noktasında sorunların giderek artmasına neden oldu. Tarla ile market arasındaki fiyat farkının neredeyse 3 katına ulaşması kamuoyunda tepki çekerken, üretici maliyetler karşısında çökmeye başladı. Maliyetleri karşılayamayan çiftçi ise üretimden vazgeçmeye başladı. Üreticinin pazara erişmekte zorlandığını dile getiren Çiftçi Sen Genel Sekreteri Adnan Çobanoğlu, “Çiftçi mazotun pahalılığı nedeniyle ürününü yerel pazara bile satmaya götüremiyor. Ama marketler kamyonlarla taşıdıkları için maliyetlerini düşürseler de raf fiyatlarını yüksek tutuyorlar. Çünkü gıdayı kontrol etme anlayışındalar” diye konuştu. 

Adnan Çobanoğlu (2)

Kiralamıyor satıyor

Eskiden aracılar ve komisyoncuların devrede olduğunu hatırlatan Çobanoğlu, “Büyük marketler artık onları da oyun dışı bıraktı. Marketler doğrudan doğruya kendileri çiftçiyle sözleşme imzalatıp istediği fiyata bu ürünü yetiştirtiyor. Bu sözleşmeli üretime rağmen zaman zaman marketler bu ürünleri de almıyor” ifadelerini kullandı. Kimi ürünlerde rekoltenin artacağı beklentisi olduğunu söyleyen Çobanoğlu, “Ama rekolte artsa da bu fiyatta indirim veya ucuzlama olacağı anlamına gelmiyor. Marketler ve gıda şirketleri ucuza aldıkları bu ürünleri depolarında bekletip fiyatları yükseltebiliyorlar” dedi. Tarla satışlarının da arttığını sözlerine ekleyene Çobanoğlu şunları söyledi: “Son çıkan yönetmeliğe göre 2 yıl üst üste tarlasında ürün yetiştirmeyen üreticinin tarlası özel şirketlere kiralanabilecek. Fakat üretici alacağı düşük kira geliriyle eski borçlarını kapatamayacağını bildiği için tarlasını satışa çıkarıyor.”

Hakan Çakıcı (2)

‘İki eksiğimiz var’

Ziraat Mühendisleri Odası (ZMO) İzmir Şube Başkanı Hakan Çakıcı ise çiftçinin masrafını kurtarabilecek düzeyde bir gelir edemediğini ve çok zor durumda bulunduklarını aktardı. Tarladaki ucuz ürüne karşın marketlerde bu fiyatların çok pahalı olduğunu söyleyen Çakıcı, “Ürün pazara, markete gelene kadar ambalaj, nakliye, işçilik, aracılar gibi birçok aşamadan geçtiği için fiyatı artıyor. Marketlerin çiftçiden ürün alması ve ürünün bedelinin ödenmesiyle ilgili sıkıntılar var. Marketler maliyetlerini, ürünlere çok fazla yansıtıyorlar” dedi. Üretim planlaması ve Hal Yasası’nın eksikliğini tarımdaki en önemli sorun olduğunu aktaran Çakıcı, “Üretimden vazgeçen çiftçi özellikle İzmir gibi büyük şehirlerin yakınındaki tarlalarını hızla satıyor. Büyük tarla sahipleri artık sadece kiraya verip, tarımın bu zorluğuyla uğraşmak istemiyor. Tarımda kazançlar düşük, sosyal imkânlar az. Gittikçe ülkede tarım yapmak zorlaşıyor” diye konuştu.

‘Küçükler tasfiye ediliyor’

Çıkarılan son yönetmelikle 2 yıl üst üste ürün yetiştiremeyen üreticinin tarlasının alınıp büyük şirketlere kiraya verileceğini vurgulayan Çiftçi Sen Genel Sekreteri Adnan Çobanoğlu, “Girdi maliyetlerinin ciddi anlamda arttığı noktada üreticinin alacağı kira geliriyle eski borçlarını kapatabilmesi mümkün değil. Kira geliri cüzi rakamlarda olduğu için birçok çiftçi bankalara borcunu kapatamıyor. Ürettikçe zarar ettiği ve borcunun da katlanarak büyüdüğünü gördüğü için tarlasını satmaya karar veriyor. Ürettiği ürünü maliyetine bile satamadığını yazın çok net gördük. Türkiye’de ciddi bir anlamda tarlalar el değiştirmeye başladı. Özellik küçük üretici artık üretimden tamamen tasfiye edilmeye başlandı. Bunun tek çözümü tarım politikalarının değiştirilmesi, desteklemelerin aile tarımı yapan çiftçilere verilmesinden geçiyor. Ama ‘sertifikalı tohum kullanırsanız destekleme olur’ şartından da mutlaka vazgeçilmeli. Çünkü bu şart üreticiye değil, tohum şirketlerine yarıyor” ifadelerini kullandı.

Kaynak: Filiz Erol