Telegram, son yıllarda dünya genelinde suç örgütleri, dolandırıcılar ve aşırı sağcı grupların en çok tercih ettiği platformlardan biri haline geldi. The New York Times’ın yaptığı dört aylık bir inceleme sonucunda ortaya çıkan bulgulara göre, Telegram üzerinden yasaklı madde ticareti, silah satışı, çocuk istismarı, terör propagandası ve ırkçı söylemler yaygın şekilde sürdürülüyor. 3,2 milyon Telegram mesajının analiz edildiği bu çalışma, uygulamanın suç aktiviteleri için adeta bir zemin oluşturduğunu gösterdi.
Suç ve Terör Gruplarının Tercihi: Telegram
Telegram, uçtan uca şifreleme ve anonimlik sunan özellikleriyle suç örgütlerinin ilgisini çekiyor. Uygulamanın sunduğu “kanallar” ve “süper gruplar” gibi özellikler, organize suçları kolaylaştırıyor. The New York Times’ın analizine göre, 1.500 beyaz ırk üstünlüğü savunan kanal, yaklaşık bir milyon kişiye ulaşıyor. Bunun yanı sıra, 20'den fazla kanal, yasaklı maddelerin satışı için kullanılıyor. Üstelik bu yasaklı maddeler 20'den fazla ülkeye teslim ediliyor.
Terör örgütleri de Telegram’da aktif bir şekilde yer alıyor. Hamas, IŞİD ve diğer radikal gruplar, platformda büyük kitlelere ulaşıyor. Özellikle Hamas, 7 Ekim 2024’te İsrail'e karşı düzenlediği saldırıları Telegram üzerinden duyurarak, dünya genelinde 400 milyonun üzerinde izlenme aldı. Telegram’ın terörist gruplar tarafından bu kadar yoğun kullanılmasının nedeni, platformun kontrol mekanizmalarının zayıf olması ve kullanıcılarına neredeyse sınırsız bir hareket alanı tanıması.
Yetersiz Denetim ve Yaptırım
Telegram’ın kurucusu Pavel Durov, platformun özgürlükçü ve hükümet müdahalesinden uzak bir yapı sunması gerektiğine inanıyor. Ancak bu özgürlük anlayışı, suç gruplarının işine geliyor. Durov, Fransa’da çocuk istismarı materyalleri ve yasaklı madde ticareti gibi suçlarla ilgili olarak geçtiğimiz ay tutuklandı. Durov’un, platformun denetlenmesi ve yetkililerle iş birliği yapması konusundaki isteksizliği, birçok demokratik ülkenin sabrını taşırdı.
Özellikle Avrupa Birliği, Telegram’ın denetlenmesi için yeni düzenlemeler üzerinde çalışıyor. Dijital Hizmetler Yasası kapsamında Telegram’a daha sıkı yaptırımlar uygulanması gündemde. Durov, suç içeriği ile mücadelenin kişisel bir hedef haline geldiğini söylese de, platformdaki suç faaliyetlerinin kapsamı giderek artıyor.
Kriminal Faaliyetlerin Pazaryeri
Telegram, suç örgütleri için adeta bir dijital pazaryeri haline geldi. Silah satışı, yasaklı madde ticareti ve sahte banka kartları gibi yasa dışı faaliyetler, platformun sunduğu anonimlik avantajıyla açıkça yürütülüyor. The New York Times’ın incelemesi, 50’den fazla kanalın yasadışı ticaret yaptığını ortaya koydu. Örneğin, Amerika Birleşik Devletleri’nde yasa dışı silah ticareti nedeniyle hapse giren bir mahkûm, Telegram üzerinden ticaretine devam edebildi.
Suçlular, platformu bir e-ticaret sitesi gibi kullanarak, ürünlerini tanıtıyor ve müşterilere nasıl sipariş vereceklerini açıklıyor. Üstelik bu ticaret, neredeyse hiçbir yasal denetime tabi tutulmuyor. Telegram’ın moderasyon eksikliği, suçluların serbestçe hareket edebilmesine olanak sağlıyor. Facebook, Instagram ve YouTube gibi platformlar, yasa dışı içerikleri filtrelemek için binlerce moderatör istihdam ederken, Telegram’ın yalnızca birkaç yüz kontratlı çalışanı bulunuyor.
Telegram, özgürlük ve sansürsüzlük ilkeleriyle ortaya çıkmış olsa da, bu durum platformun hızla bir suç yuvasına dönüşmesine neden oldu. Beyaz ırkçı gruplardan terör örgütlerine, yasaklı madde tacirlerinden dolandırıcılara kadar birçok kötü niyetli aktör, Telegram’ı güvenli bir liman olarak görüyor. Telegram’ın mevcut yönetim yapısı ve denetim eksikliği göz önünde bulundurulduğunda, bu platformun suçla mücadelesinde daha etkin adımlar atması kaçınılmaz görünüyor.