Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı, Brezilya'nın Rio de Janeiro kentinde, G20 Liderler Zirvesi çerçevesinde "Küresel Yönetişimde Dezenformasyonla Mücadele: G20'nin Rolü ve Uluslararası İşbirliği" temalı yuvarlak masa toplantısı düzenledi. Toplantıya, dünyadaki dezenformasyon tehditlerine karşı çözüm önerileri geliştirmek amacıyla uluslararası düzeydeki çeşitli aktörler katıldı.

Toplantıda katılımcılara video mesajla hitap eden Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, hızla değişen dünyada, teknolojik gelişmelerin medya ve iletişim ekosisteminde büyük dönüşümlere yol açtığını belirtti. Altun, her teknolojik yeniliğin önemli faydalar sunduğu gibi, yeni sorunların da doğmasına neden olduğunu ifade ederek, bunların başında bilgi düzensizliğinin geldiğini vurguladı.

Hakikat Krizi ve Dezenformasyon

Altun, bilgi akışının son derece hızlandığı ve kolaylaştığı günümüzde doğru bilgiye ulaşmanın zorlaştığını belirterek, bunun "hakikat krizi" olarak tanımlandığını söyledi. "Yalanın sıradanlaşması, hakikatin önemsizleşmesi" şeklinde ifade ettiği bu durumu, dezenformasyonun etkilerinin derinleşmesiyle daha da kritik hale geldiğini söyledi. Altun, dezenformasyonun yalnızca ulusal sınırlarla sınırlı kalmadığını, küresel ölçekte de tehdit oluşturduğunu ve uluslararası ilişkileri, krizleri derinleştiren bir araç olarak kullanıldığını belirtti.

Dezenformasyonun, özellikle kriz bölgelerinde kutuplaşmayı, ırkçılığı, İslamofobiyi ve yabancı düşmanlığını körüklediğine dikkat çeken Altun, bunun somut örneklerinden birinin İsrail'in Filistinlilere uyguladığı soykırımda görüldüğünü ifade etti. Altun, "İsrail'in son bir yıldır süren insanlık dışı saldırılarında sadece insanlık katledilmekle kalmamış, aynı zamanda hakikat de katledilmiştir. İsrail, dezenformasyon üretme konusunda adeta bir yalan makinesine dönüşmüştür" şeklinde değerlendirdi.

Türkiye'nin Dezenformasyonla Mücadeledeki Tutumu

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı, Türkiye'nin dezenformasyonla mücadelede güçlü bir duruş sergilediğini belirtti. Türkiye'nin, ulusal sınırların ötesine geçerek, küresel çapta dezenformasyonla mücadele ettiğini vurgulayan Altun, özellikle İsrail'in dezenformasyonlarını ifşa etme çabalarını sürdürebilir kılmanın önemine değindi. "Son bir yıl içinde, İsrail kaynaklı 250'den fazla dezenformasyonu belgeledik ve dünya kamuoyuyla paylaştık. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde, Türkiye İletişim Modeli'nin merkezinde bizzat hakikat bulunmaktadır" diyen Altun, bu modelin Türkiye'nin uluslararası arenada hakikatin savunulmasındaki kararlılığını simgelediğini ifade etti.

Altun, dezenformasyonun yol açtığı hakikat krizini aşmak ve küresel barışı sürdürülebilir kılmak için uluslararası işbirliğinin gerekli olduğunu vurguladı. G20 ülkelerinin bu konuda öncü bir rol oynaması gerektiğini belirten Altun, "G20 ülkeleri olarak, bilgi paylaşımı, ortak politika geliştirme ve dijital platformlarla işbirliği yapma konusunda birlikte hareket etmemiz, dezenformasyonun yıkıcı etkilerini en aza indirilmesine yardımcı olacaktır" şeklinde konuştu.

Türkiye'nin İşbirliğine Açıklığı

Son olarak, Altun, Türkiye'nin G20 ülkeleriyle medya okuryazarlığını artırma, teyit sistemleri oluşturma ve dezenformasyon kampanyalarına karşı etkili çözümler geliştirme konusunda her türlü işbirliğine açık olduğunu vurguladı. Türkiye'nin, dezenformasyonla mücadelenin küresel boyutta daha etkili hale gelmesi için G20 ülkeleriyle projeler üretmeye ve çözüm yolları geliştirmeye kararlı olduğunu söyledi.

Toplantı, küresel çapta dezenformasyonla mücadelede işbirliği ve ortak çözümler geliştirmek adına önemli bir adım olarak kaydedildi. G20 ülkelerinin, küresel güvenlik ve barış için dezenformasyonla mücadelede birleşmesi gerektiği bir kez daha gündeme geldi.

Kaynak: AA