Liderliğini Rusya ve Çin’in yaptığı BRICS’e Türkiye’nin olası katılımı, uluslararası siyaset ve medya çevrelerinde gündemden düşmeyen bir konu. Türkiye’den bu konuda verilen mesajlar, katılım konusunda arayış ve müzakerelerin sürdüğünü, ancak henüz kesin bir karar açıklanmadığını gösteriyor. Peki, Türkiye BRICS'e katılırsa neler değişir?
Türkiye ve BRICS: Stratejik Bir Adım mı?
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın açıklamaları, Türkiye’nin BRICS’e olan ilgisinin arttığını ve bu örgütü alternatif değil, tamamlayıcı bir platform olarak gördüğünü gösteriyor. Fidan’ın Avrupa Birliği’nin olumsuz politikalarına atıfta bulunarak BRICS’e yakınlaşma ihtiyacını vurgulaması dikkat çekici.
BRICS, 2009 yılında Brezilya, Rusya, Hindistan ve Çin tarafından BRIC adıyla kuruldu ve 2011'de Güney Afrika'nın katılımıyla BRICS adını aldı. Son genişleme ile Birleşik Arap Emirlikleri, Etiyopya, İran ve Mısır da örgüte dahil oldu. Bu genişleme, BRICS'in giderek büyüyen bir ekonomik platform olarak görülmesini sağladı.
Türkiye, BRICS’e üye ülkelerle ikili ekonomik ilişkilerini zaten sürdürüyor. Rusya ve Çin, Türkiye'nin en önemli ticaret ortakları arasında yer alıyor. Bu ilişkiler, Türkiye’nin BRICS’e katılımının ekonomik ve stratejik çıkarlarını destekleyebileceğini gösteriyor.
BRICS'e Katılım Türkiye'yi Nasıl Etkiler?
BRICS, yapısal formasyonunu tam anlamıyla oluşturmamış ve evrim sürecini sürdüren bir platform. Şanghay merkezli Yeni Kalkınma Bankası gibi önemli kurumlar aracılığıyla üye ülkelerdeki projelere kredi sağlamayı amaçlıyor. Ayrıca, BRICS’in bir diğer amacı yerel paralarla ticaret yoluyla doların hakimiyetini azaltmak.
Türkiye, özellikle Rusya, İran ve Çin ile yerel para birimleri üzerinden ticaret yapma arayışında. Bu durum, Türkiye'nin BRICS’e katılımının ekonomik faydalarını artırabilir. Ancak, Dışişleri Bakanı Fidan’ın da belirttiği gibi, BRICS’in AB’den farklı olarak medeniyetler, ırklar ve dinler arasında çeşitlilik barındırması, örgütün önemli bir avantajı olarak görülüyor.
Fidan, BRICS’in ortak para birimi, gümrük birliği, serbest ticaret anlaşmaları gibi araçları geliştirmediğini ve bu açıdan yapısal eksiklikleri olduğunu belirtti. Ancak, BRICS’in evrim süreci devam ediyor ve Türkiye bu süreçte önemli bir rol üstlenebilir.
AB ve Türkiye'nin BRICS'e Katılımı
Türkiye’nin BRICS’e katılımı, Avrupa Birliği ile ilişkilerini nasıl etkileyecek? Dışişleri Bakanı Fidan, Türkiye’nin AB ile olan ilişkilerinin devam edeceğini, ancak BRICS’e katılımın Türkiye için stratejik ve ekonomik açıdan faydalı olabileceğini belirtti. AB’nin Türkiye’ye yönelik olumsuz politikaları, Türkiye’nin BRICS’e olan ilgisini artırmış durumda.
AB, Türkiye’nin demokratik gerilimler nedeniyle tam üyelik müzakerelerini askıya aldı ve gümrük birliğinin güncellenmesi, vize serbestisi diyaloğunun ilerletilmesi gibi konularda adım atmadı. Bu durum, Türkiye’nin BRICS gibi alternatif ekonomik platformlara yönelmesine neden oldu.
