Edis'in açıklamalarında, kadın c*nayetlerinin bireysel meseleler olarak değil, politik bir gerçeklik olarak ele alınması gerektiği vurgulandı. Toplumda artan kadınlara yönelik ş*ddetin kabul edilemez olduğunu belirten sanatçı, bu sorunun çözümünün toplumsal bir dayanışma ve bilinçle mümkün olduğunu söyledi.
“Politik ve Toplumsal Bir Sorun”
Edis, bu c*nayetlerin ardında yatan temel nedenin kadınlara karşı sürdürülen ayrımcı ve ş*ddet yanlısı yaklaşımlar olduğunu belirtti. “Kadın c*nayetlerini kişisel olaylar gibi görmek büyük bir hata,” diyen sanatçı, bu olayların toplumsal ve politik bir sorun olduğunu vurguladı. Adalet sistemindeki boşlukların ve kadınlara yönelik ş*ddeti meşrulaştıran söylemlerin, bu vahşeti beslediğine dikkat çeken Edis, ş*ddetin temelinde yatan anlayışa karşı durmanın herkesin sorumluluğu olduğunu dile getirdi.
Edis ayrıca, kadınlara yönelik nefret söylemleri ve bu söylemleri körükleyen medya figürlerinin de sorumluluk taşıdığını belirtti. "Kadınlara yönelik ş*ddeti meşrulaştıran anlayış, toplumun her kesiminde yer alıyor ve bu sadece yabancı bir kültür dayatması değil, hepimizin yüzleşmesi gereken bir sorun," diye ekledi.
"Annelerin Çektiği Acı Katlanılamaz Boyutta"
Sanatçı, toplumdaki ş*ddetin artmasının altında yatan sebepleri sıralarken, bireylerin değişim için önce kendilerinden başlamaları gerektiğini vurguladı. Sosyal medya tepkilerinin ötesine geçilmesi gerektiğini ifade eden Edis, yaşanan acıların derin etkilerinin göz ardı edilmemesi gerektiğini belirtti. "Bir annenin, evladının yaşadığı acıyı tarif ederken hissettiği çaresizlik dayanılmaz," diyerek, toplumun bu konuda daha duyarlı ve aktif bir tutum sergilemesi gerektiğini söyledi.