Gün geçtikçe eski topraklarımızı bir bir kaybediyoruz. Türk sanatçılarının değerini de genellikle bu kayıplardan çok sonra anlıyoruz. Yine Türk tiyatro ve sinemasına yıllarını vermiş, önemli bir sanatçımızı kaybettik. Değerini çok sonra anlayacağımız bir değer daha ellerimizden kayıp gitti.
Ünlü sinema ve tiyatro emekçisi Mehmet Ulay, bir süredir akciğer kanseriyle mücadele ediyordu. Uzun yıllardır yaşadığı Almanya’da tedavisinin istenilen sonucu vermemesiyle hayatını kaybetti. 81 hayata gözlerini yuman Ulay, Ankara Devlet Tiyatrolarında uzun yıllar emek vermiş, birçok yeni oyuncunun yetişmesine yardımcı olmuştu.
Benim yaşım küçük, ancak birçok eski Türk yapımı dizi ve filmleri izlemeyi severim. Büyüklerim Mehmet Ulay’ı gençlik yıllarında oynadığı diziler ve tiyatro oyunlarıyla tanımış olabilir. Benim Ulay ile tanışmam ise “Emret Komutanım” dizisiyle oldu. Dizide Muzaffer Albay rolüyle tanıdığım Ulay’ı daha sonra Hükümsüz, Mahkum, Kızıl Elma, Bu kalp seni unutur mu gibi birçok televizyon dizisi ve filmlerde görme şerefine nail oldum. Tiyatro sahnesinde görmeyi ise çok isterdim. Onu Çalıkuşu’nda oynarken izlemeyi, bir gazeteci olarak oyun sonrası bir iki kelam sohbet etmeyi ve engin bilgilerinden bir parça görmeyi sanırım benden başka çoğu kişi de isterdi. Peki tanımayanlar için Mehmet Ulay kimdir? Hangi okullardan mezun, hangi projelerde boy göstermiş, nasıl bir hayat yaşamıştır? Biraz da bunlardan bahsedelim..
Mehmet Ulay, 1942'de İstanbul'da doğdu. Ankara'da büyüdü ve lise son sınıfta İstanbul'a gelerek Kabataş Lisesinden mezun oldu. 1963'te Devlet Tiyatrolarında sanat hayatına başladı. Ulay, 1969 yılında İngiltere'ye giderek Oldwick Theater'da görev aldı ve iki yıl sonra Türkiye'ye döndüğünde yeniden Ankara Sanat Tiyatrosu bünyesinde, müdürlük, oyunculuk ve yönetmen yardımcılığı yaptı. Bir süre sonra tekrar yurt dışına giderek Almanya ve Amerika'da tiyatro üzerine araştırmalar yapan Ulay, dönüşünden sonra sinema, dizi ve TV reklam filmlerinde rol aldı.
Ünlü aktörün sevenleri sosyal medyadan ona olan hürmet ve sevgilerini dile getirmekten geri durmadı. İsmail Hacıoğlu, “Güle güle ustam…Mekanın cennet olsun inşallah…Hakkını helal et Mehmet abi hakkını helal et ❤️" notuyla usta oyuncuya veda ederken, Süha Uygur ise “Seni hiç unutmayacağım canım abim. Hepimizin başı sağ olsun. Cennet mekanın olsun” ifadelerini kullandı.