Türk müziğine frak giydiren kişiyi tanıyan yoktur ama Türk müziğini rakıya meze edene sanat güneşi denir Türkiye'de...
Vasat olan ne kadar aşina olunursa o denli başarılı kabul ediliyor. Zevklerin ve renklerin tartışılmadığı yalnızca bir dilde kendi anlamını kavrar. Her yanıyla egzajere edilmiş gerçeklikle kaplı bir hayat idealize edilirken standart olan gözardı ediliyor. İlerlemecilikten ziyade birkaç saniyelik heveslere kurban gidiyor tüm çabalar. Emek ve para eğirisi tersine döndürülmeye çalışırken kuşaklar arası var hem çok azalıyor hem uzaklaşıyor. Konjonktürel ve analitik kritikten uzaklaşan düşünce yapısı, empoze edilmiş sahte hayallerin girdabında giderek nesnelleşiyor. Hedefler temelde hep aynı, başarı kıstasları zamanla benzeşiyor. Kültürü oluşturan değerler yıkıldıkça yenilenmiyor, aksine derinden sarsılmaya devam ediyor.
Kulağını gerçeğe tıkayanlar kendi doğrularını icat eder, iptidai mukavemetleri ağır basar...
Ne geçmişi tümden doğru kabul etmek ne de geleceği peşinen mübah görmek gerekir. Yer sofrasından masada şahsi tabakla yemek yemeye terfi edenlerin, 'abi bak bu elle yenir' yılışıklığı ne kadar samimiyetsizse avokadosuz sağlıklı beslenilemediğini düşünenler o denli samimiyetsizdir. Değer biçici kıstasların muhteviyatı boşaltıldıdkça biçilen değerin de anlamı kayboluyor.
İşin ilginç tarafı, bu 'non-binary; gender, ideology, identification' yani anlam atfedilmemiş cinsiyet, ideoloji ve kimlik durumu bu denli yaygınlaşırken siyasal yönetim biçiminin nereye gideceğinin pek dillendirilmiyor oluşu. Düzenler yıkılırken temel atılmamış olması bir bakıma anarşiyi mi getirecek yoksa elinde fore kazıklarla bekleyen otoriter rejimler daha kuvvetli bir şekilde kenarıda mı bekliyor, cevabını vermek zor. Anarşi dahi bir anlamda altında bilinç yatan, öylece peydahlanamayacak bir şey.
Halkların kendi kaderini tayin hakkını sosyalist devletlere tanımayan ve bunu hiçbir şartta düşünmeyen sözde sosyalistler, sosyalist olmayan coğrafyalarda kendi kaderini tayin edebilmesi gerektiğini savunur ve hatta bunun için emperyalistlerin, burjuvaların, bilimum kompradorlardan icazet, destek alabilir. Dar alanda demokratik paslaşmalar sonucu Amerikan mandası olan kazanır.