Doğaya karşı açacağın hiçbir savaşı kazanamazsın!
Günümüzde de olduğu gibi tarih boyunca, insanlık doğaya ve hayvanlara karşı acımasızca davranışlar sergilemiş. Ancak doğanın dengesini bozmanın bedelini çoğu zaman ağır ödemişiz.
Hayvanlara yapılan katliamların ardından yaşanan felaketler, doğanın insanlığa bir uyarısı olarak görülebilir.
Eğer o uyarıyı dikkate almazsak ne mi olur? Şimdi size birkaç örnek vereceğim ki bu örneklerden çok daha fazlası var!
Avustralya: Kanguru katliamı ve yangın felaketleri
Avustralya'da kangurular, bazı bölgelerde zarar verici olarak görüldüğü için büyük ölçekte katledilmektedir. 2019-2020 yıllarında yaşanan büyük yangın felaketleri, bu katliamların hemen ardından gelmiştir.
Çin: Yabani hayvan pazarları ve COVID-19
Çin'de yabani hayvanların pazarlarda satılması ve bu hayvanların kötü koşullarda tutulması, COVID-19 pandemisine yol açan etmenlerden biri olarak görülmektedir. Yarasalar ve pangolinler gibi hayvanların doğal yaşam alanlarından koparılması, insanlara bulaşan yeni virüslerin ortaya çıkmasına zemin hazırlamıştır. Bu durum, dünya genelinde milyonlarca insanın hayatını kaybetmesine ve küresel ekonominin durmasına neden olan bir pandemiyi tetiklemiştir.
Hindistan: Vahşi hayvan ticaretinin ardından gelen sel felaketleri
Hindistan'da vahşi hayvanların yasa dışı ticareti, ekosistemleri ciddi şekilde tahrip etmektedir. Ormanların yok edilmesi ve hayvan popülasyonlarının azalması, toprak erozyonunu artırarak sel felaketlerine yol açmaktadır. 2020 yılında yaşanan şiddetli muson yağmurları ve sel felaketleri, binlerce insanın yerinden olmasına ve büyük can ve mal kaybına neden olmuştur.
Amerika: Bizon katliamı ve toprak kayıpları
19. Yüzyıl’da Amerika'da bizonlar neredeyse tamamen yok edilmiştir. Bu katliamın ardından, bu hayvanların doğal yaşam alanlarında büyük toprak kayıpları ve çölleşme yaşanmıştır. Bizonların otladığı alanlar, toprak yapısını koruyan bitki örtüsünü kaybetmiş ve erozyon hızlanmıştır. Bu durum, tarım alanlarının verimliliğini düşürmüş ve yerel ekonomileri olumsuz etkilemiştir.
Daha bitmedi!
Paris! Ahh romantik şehir,
Ahh, aşk şehri Paris…
Aşk şehrinde insanlar; kocaman kocaman fareler ile birlikte yaşamaktalar. Nedenini tahmin edebiliyorsunuz…
Hayvanlara katliamın ardından gelen felaketler bunlarla bitmedi!
Brezilya: Ormansızlaştırma ve Amazon yangınları
Brezilya, dünyanın en büyük yağmur ormanlarına ev sahipliği yapmaktadır. Ancak son yıllarda, özellikle de tarım alanı açmak için yapılan yasa dışı ağaç kesimleri ve hayvan katliamları, Amazon Ormanları'nda büyük yıkımlara yol açmıştır. 2019 ve 2020 yıllarında büyük Amazon yangınları, bu ormansızlaştırmanın bir sonucu olarak görülmektedir.
Kenya: Fil katliamı ve su kaynaklarının azalması
Kenya'da yasa dışı fildişi ticareti, fillerin büyük ölçekte katledilmesine yol açmaktadır. Filler, ekosistemdeki su kaynaklarının dağılımını düzenleyen önemli hayvanlardır. Fillerin azalması, su kaynaklarının dengesiz dağılımına ve bazı bölgelerde su kıtlığına neden olmaktadır.
Anlatabildim mi?
Hayvanlara karşı yapılan katliamlar, sadece o hayvanların yaşamlarını değil, aynı zamanda insanların yaşamlarını da tehlikeye atmaktadır. Doğanın dengesi, insan müdahalesi olmadan kendi içinde bir uyum içindedir. Bu dengeyi bozmak, büyük felaketlere davetiye çıkarmaktadır.
Doğayı ve hayvanları korumak, aslında kendi geleceğimizi korumaktır. Benim sonum senin vicdansızlığını eseri olmamalı! Yapma, yapma ey insan!
İnatlaşma. Sev, yaşat! Yaşat ki yaşayasın.