İstanbul’da, yenidoğan bebeklerin özel hastanelerin yenidoğan ünitelerine sevki sırasında ihmaller nedeniyle en az 10 bebeğin hayatını kaybettiği ve haksız kazanç sağlandığı iddialarıyla yargılanan 22’si tutuklu 47 sanığın davasında ikinci güne girildi. Dün başlayan duruşmada, bugün sanıkların savunmalarını yapmaları bekleniyor.
İlk gün neler oldu?
İlk gün sanıkların kimlik tespiti ile başladı. Çete lideri olduğu iddia edilen Fırat Sarı, bekar olduğunu ve cezaevine girdikten sonra peruğunu çıkardığını ifade etti. Aylık gelirini 400 bin lira olarak açıklayan Sarı’nın ardından diğer tutuklu sanıklardan İlker Gönen, evli ve üç çocuk babası olduğunu belirtti.
Davanın ilk gününde tutuklu sanıklardan hemşire Hakan Doğukan Taşçı savunmasını yaptı. Taşçı, evrakta sahtecilik, ilaç ticareti ve Sosyal Güvenlik Kurumu’nu (SGK) dolandırmaya yönelik suçlamaları kabul ederken, ihmalle ölüme sebebiyet verme iddiasını reddetti.
Bugün yapılacak duruşmanın ikinci oturumunda diğer sanıklar, haklarında hazırlanan iddialara karşı savunmalarını mahkeme heyetine sunacak.
Savcıya ölüm tehdidi
Savcılığın soruşturmayı derinleştirdiği süreçte, çetenin savcıyı ölümle tehdit ettiği görüntüler de delil dosyasına eklendi. Zanlıların tahliye taleplerine yönelik baskılar ve tehditlerin, soruşturmanın gidişatını etkileyip etkilemeyeceği merak konusu.
Ağır cezalar talep ediliyor
İddianameye göre çete, yenidoğan bebekleri sahte raporlarla gereksiz tedavilere yönlendirip, özel hastanelerde tutulmalarını sağladı. Bu süreçte 10 özel hastanenin ruhsatı iptal edildi. Dosyada yer alan konuşmalar ise olayın vahametini gözler önüne seriyor. Sanıkların “çocuk defnedildi” gibi ifadeleri, bebeklerin tedavi edilebilir durumdayken hayatlarını kaybettiklerini ortaya koyuyor.
İddianamede örgüt lideri olduğu belirtilen Dr. Fırat Sarı ve örgüt yöneticilerinden Dr. İlker Gönen hakkında 177 yıl 6 aydan 582 yıl 9 aya kadar, diğer örgüt yöneticisi Gıyasettin Mert Özdemir hakkında ise 180 yıldan 589 yıl 9 aya kadar hapis cezası isteniyor.
