Radyasyon Onkolojisi Bölümü’nden Uzm. Dr. Ahmet Büyükyörük, güneşten gelen ultraviyole (UV) ışınlarına aşırı maruz kalmanın cilt kanserinin başlıca sebeplerinden biri olduğunu vurguladı. Dr. Büyükyörük, bronzlaşmanın cilt kanseri riskini artırdığını ve özellikle 18 yaşından önce meydana gelen şiddetli güneş yanıklarının melanom riskini yükselttiğini belirtti.
Güneş maruziyeti, cilt kanseri gelişiminde kritik bir faktör olarak öne çıkarken, solaryumdan gelen UV ışığının da benzer şekilde zarar verebileceği ifade edildi. Tüm dünyada hızla artan cilt kanserleri, yüzeysel bir lezyondan başlayıp daha derinlere ilerleyerek diğer organlara sıçrayabilen ölümcül bir hastalık olarak tanımlanıyor.
Ciltte meydana gelen değişiklikler, cilt kanserinin en yaygın uyarı işareti olarak gösteriliyor. Üç ana cilt kanseri türü bazal hücreli karsinom, skuamöz hücreli karsinom ve melanom olarak sıralanırken, yeni bir ben veya mevcut bir bendeki değişiklikler dikkatle takip edilmeli.
Bazal hücreli karsinom, yüzde, kulaklarda veya boyunda küçük, pürüzsüz, inci gibi veya mumsu bir şişlik olarak görünebilirken, skuamöz hücreli karsinom sert, kırmızı bir nodül veya kanayıp kabuklu hale gelebilen pullu bir lezyon şeklinde ortaya çıkabiliyor. Melanom ise genellikle pigmentli bir yama veya şişlik olarak görünür ve düzensiz bir görünüme sahiptir.
Melanosit adı verilen anormal cilt pigment hücrelerinden oluşan melanom, cilt kanserinin en ciddi şekli olup tedavi edilmediğinde diğer organlara yayılabilir. Melanom dışı cilt kanserleri olarak bilinen bazal hücreli ve skuamöz hücreli kanserler ise erken tedavi edildiğinde yüksek oranda iyileştirilebilir.
Açık tenli, renkli gözlü ve sarı ya da kızıl saçlı kişilerin cilt kanseri riski daha yüksek olup, aile öyküsü, kişisel cilt kanseri geçmişi, açık havada çalışma ve güneşli iklimde yaşama gibi faktörler de riski artırmaktadır. Şiddetli güneş yanığı öyküsü ve çok sayıda düzensiz şekilli benler de melanom riskini yükseltmektedir.
Güneş yanığının cilt hasarının bir işareti olduğunu belirten Dr. Büyükyörük, cilt hücrelerindeki DNA'nın UV radyasyonu nedeniyle hasar gördüğünü ve güneş yanığına ne kadar çok maruz kalınırsa, cilt kanseri riskinin de o kadar arttığını belirtti.
Güneşten korunmanın önemine dikkat çeken Dr. Büyükyörük, UV radyasyonunun yoğun olduğu saatlerde (10.00-14.00 arası) doğrudan güneş ışığına maruz kalınmaması gerektiğini ve her mevsim cilt yapısına uygun güneş koruyucular kullanılması gerektiğini vurguladı.